EMEK
İnşaat işçileri: Ölümle ekmek arasında yaşamak istemiyoruz
Dev Yapı-İş Sendikası, Büyükçekmece'de Yalçınlar Fotoğraf ve Elektronik Ürünler A.Ş. tarafından yapımı devam eden Batı Mahal Projesi inşaatında çalışan üyesinin tazminatsız işten atılmasını protesto etti.
DİSK'e bağlı Dev Yapı-İş Sendikası, Büyükçekmece'de Yalçınlar Fotoğraf ve Elektronik Ürünler A.Ş. tarafından yapımı devam eden Batı Mahal Projesi inşaatında çalışan üyesinin tazminatsız işten atılmasını protesto etti.
"İnsanca bir ücret insanca çalışma barınma koşulları istemek suç değildir" pankartı açan işçiler sık sık "Sendika haktır engellenemez", "Birleşe birleşe kazanacağız", "Çalışırken ölmek istemiyoruz", "Atılan işçiler yalnız değildir" sloganları attı. Şantiyede çalışmaya devam eden sendikalı işçilerin de katıldığı eyleme, DİSK/Gıda-İş Marmara Bölge Temsilcisi İbrahim Kızılyer, Gıda-İş Genel Sekreteri Levent Gökçek, DİSK/Genel-İş 2 No'lu Şube Başkanı Adil Çiftçi ve Liman-İş Örgütlenme Uzmanı Sinan Ceviz destek verdi.
SENDİKA ÜYELİĞİ İŞTEN ATMA GEREKÇESİ
Basın açıklamasını Dev Yapı-İş Örgütlenme Daire Başkanı Sedat Aydın yaptı. "İnşaat işçilerinin insanca bir ücret ve insanca bir yaşam talebi işten atılma sebebi oldu" diyen Aydın şöyle devam etti: "Büyükçekmece'de bulunan Yalçınlar Fotoğraf ve Elektronik Ürünler Ticaret A.Ş'nin Batı Mahal Projesi'nde çalışan işçiler, zam talepleri karşılanmayınca daha iyi bir ücret almak, insanca çalışma ve barınma koşulları için sendikamıza üye olmuş ve geçtiğimiz günlerde haksız nedenle asılsız gerekçeler sonucu işten atılmaya başlanmıştır."
'YILLARDIR ÖLÜME TERK EDİLİYORUZ'
İnsanca bir ücret ve çalışma koşulları istemek işten atılma sebebi olamayacağını söyleyen Aydın, "Şantiyede işçi sağlığı ve iş güvenliği kurullarına ilişkin uygunsuzlukların defalarca dile getirilmesine rağmen birçok kararın uygulanmadığını dile getirdi. Aydın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın "Alo 170" hattına haber verildiği, üzerinden 2 ay geçmesine rağmen hala teftişin beklendiğini söyledi.
İnşaat işçilerinin yıllardır ölüme terk edilmiş olduğunu ifade eden Aydın şunları söyledi: "Ekmeğimiz ve ölüm arasında ince bir çizgide yaşamak istemiyoruz. Yalçınlar Fotoğraf ve Elektronik Ürünler Ticaret AŞ'nin projesinde işler büyük bir oranda bitti. İş makinelerini başka bir firmaya devretmiş ve operatör olarak çalışan arkadaşlarımızı basın kuruluşlarında çıkan haberin ardından ihbar ve kıdem tazminatları verilerek işten çıkardı. Operatör arkadaşlarımızın işten çıkarılmasından 5 gün sonra saha formeni olarak çalışan arkadaşımız asılsız iddialar ile haksız bir şekilde işten çıkarıldı. Üyemiz Soner Atalay iş tanımında olan işleri yaptığı için işten çıkarılmış ve asılsız iddialar ile gerekçeler uydurulmuştur" dedi.
'İŞTEN ATMALARI DURDURUN'
4 Mayıs Cuma günü yapılan görüşmede patronun tazminat ödemesi için sendikadan istifa şartını getirdiğini aktaran Aydın, "Arkadaşlarımızla yaptığımız toplantı sonrası eylemlere başlama ve haklarımız alınana kadar eylemleri devam ettirme kararı alınmıştır. Buradan Yalçınlar Fotoğraf ve Elektronik Ürünler Ticaret AŞ'ye şu çağrıyı yapıyoruz. İşten atmaları durdurun. Yıllardır bu firmaya emek veren sendikaya üye olana kadar hiçbir sorun yaşamayan Soner Atalay arkadaşımızın tüm haklarını ihbar ve kıdem tazminatlarını ödeyin" diye konuştu.
'MÜCADELENİZ MÜCADELEMİZDİR'
DİSK/Genel-İş 2 No'lu Şube Başkanı Adil Çiftçi, "Bu hak gasplarına, emek gasplarına, kapitalist ve bozuk düzene karşı mücadelemizi birlikte, omuz omuza vermeye devam edeceğiz. İnşaat işçileri sadece çoluk çocuğuna bir lokma daha fazla götürebilmek için karın tokluğuna çalışıyor. Her yerde güvencesiz yaşam, iş güvenliğinden yoksun işyerleri ve hak gaspları ile karşı karşıyalar. Bu zulme, kapitalist düzene, ahlaksız düzene karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Mücadeleniz mücadelemiz olacak" dedi.
'ÜLKENİN BAŞBAKANI İŞÇİLERİ SUÇLUYOR'
Liman-İş Örgütlenme Uzmanı Sinan Ceviz ise şunları söyledi: "Türkiye'de inşaat sektöründe iş güvenliği tedbirleri alınmadığı için işçiler hayatını kaybediyor. Sakat kalıyor. Ülkenin Başbakanı çıkıyor işçileri suçluyor. Bu genel patronların tavrıdır. 'Baret takmıyorsunuz, kendi güvenliğinizi almıyorsunuz, cahilsiniz' denilerek işçi sınıfı aşağılanıyor. Eğer işçi sınıfı örgütlüyse, aynı sizin yaptığınız gibi 'Birimiz hepimiz için' diyorsa o zaman dengeler değişiyor. O zaman insanlar kendi haklarını kazanıyor. Siz Türkiye'deki işçi kardeşlerimize neler yapılması gerektiğini gösteriyorsunuz. Bizi aşağılayan hor görenlere karşı işçi sınıfının kazanacağını gösteriyorsunuz. Biz de elimizden geldiğince yanınızda olacağız. Birleşe birleşe kazanacağız."
'24 HAZİRAN'DA İŞÇİLER CEVABI VERECEK'
DİSK/Gıda-İş Genel Sekreteri Levent Gökçek de "Geçtiğimiz günlerde Adalet Bakanı 'İnşaat ekonomiye can veriyor' dedi. Asıl olarak inşaat sektörü işçilerin canını alıyor. Sadece inşaat iş kolunda da değil, tüm iş kollarında işçiler iş cinayetine kurban gidiyor. Nisan ayında en az 177 işçi çalışırken hayatını kaybetti. Başbakan Binali Yıldırım iş cinayetlerinden işçileri sorumlu tuttu. Bu, sermayenin vahşi sömürü düzenini ve iktidarın sorumluluğunu gizlemeye yöneliktir. Çünkü AKP Hükümeti döneminde en az 21 bin işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Yine memleketin dört bir yanında sendikalaşan işçiler baskıya uğruyor işten atılıyor. Tüm bu emek düşmanı politikalara karşı 24 Haziran seçimlerinde işçi ve emekçiler kendi talepleri etrafında birleşerek gereken cevabı verecektir" dedi.