HDP heyeti Gülistan için Dersim'de: Kürdistan'da insanlar kaybolmaz, kaybedilir
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü, beraberindeki heyet ile birlikte Dersim'de 10 gündür kayıp olan Gülistan için inceleme yaptı. Taşdemir, "Nefesimizin bile takip edildiği bir kentte Gülistan bulunamıyor" diyerek, olayın üzerinin kapatılmak istendiğine dikkat çekti.
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir ve Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, beraberindeki HDP heyeti Munzur Üniversitesi Öğrencisi Gülistan Doku'nun kaybolması ve Dersim'de son dönemlerde yaşanan gelişmelere ilişkin bölgede incelemelerde bulundu.
HDP Dersim İl Örgütü'nde açıklama yapan Taşdemir, Gülistan Doku'nun 10 gündür kayıp olduğunu hatırlatarak, "Bir kişi daha eksilmeyeceğiz ve Gülistan Doku nerede? demeye geldik" dedi.
Doru kaybolduğu günden beri HDP Dersim İl Örgütü'nün hem de milletvekillerinin olayın takipçisi olduklarını kaydeden Taşdemir, "Gülistan bulunana kadar, bu durum aydınlatılana kadar bu durumun peşini bırakmayacağız" diye belirtti.
'NEFESİMİZİN BİLE TAKİP EDİLDİĞİ KENTTE GÜLİSTAN BULUNAMIYOR'
Küçük bir kent olan Dersim'in, 7/24 mobeselerle takip edildiğini hatırlatan Taşdemir, "Herkesin birbirini tanıdığı, bildiği gibi bir kent. Bırakın insanları, taşların bile bilindiği, nefesinizin takip edildiği bir kentte bunca zamandır Gülistan'dan haber alınamıyor. Dolayısıyla biz bu olayın örtbas edilmeye çalışıldığını, Gülistan'ın bulunması için ciddi bir çalışma yürütülmediği kanısındayız. Özellikle birinci fail niteliğinde olan şahsın durumu ile ilgili açık ve net kamuoyu bilgilendirilmedi. Çünkü daha önce bu kişinin yurt dışına çıktığı söylendi, sonra gözetim altında olduğu söylendi. Peki bu gözetim altında olan kişinin ifadeleri neden kamuoyuyla paylaşılmıyor" dedi.
'KADIN ÖRGÜTLERİ ÜSTÜNÜN ÖRTÜLMESİNE İZİN VERMEYECEK'
"10 gündür bu gizem nedir?" diye soran Taşdemir, kadınlara yönelik tacizin, tecavüzün ve istismarın olağan hale getirilmeye çalışıldığını belirtti. Taşdemir, "Dolayısıyla Gülistan'ın kayıp olmasına yaklaşım da şu; 'bir kadın kayboldu bir süre sonra unutulur'. Önemsemeyen, kamuoyunu yeterince bilgilendirmeyen bir yaklaşım söz konusu. Ama biz de, kadınlar örgütleri de bu işin takipçisi olacağız ve üstünün örtülmesine izin vermeyeceğiz" şeklinde konuştu.
'İNSANLAR KÜRDİSTAN'DA KAYBOLMAZ, KAYBEDİLİR'
Taşdemir, konuşmasını şöyle sürdürdü: "'Kürdistan'da insanlar kaybolmaz,kaybedilir' diye bir deyim var. Bu, kadınların da gerçeği haline geldi. Maalesef kadınlar öldürülüyor ya da ölüme sürükleniyor bu erkek egemen zihniyet tarafından. Bu meseleye yaklaşımda bir duyarlılık varsa kadın örgütleri ve Dersim halkının mücadelesi sonucundadır. Bugün Gülistan'ın arkadaşları, kadın örgütleri, kadın meclisi Gülistan nerede sorusunu sormaya devam ediyor. Bu sorunun muhatapları ve soruya cevap vermesi gerekenler yürüyüşlere müdahale ediyor, kadınların sesini kısmaya çalışıyor. Bu işin üzerini örtmeye çalışılıyor. Biz bu işin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Üstünün örtülmesine izin vermeyeceğiz.
'BİR KİŞİ DAHA EKSİLMEYECEĞİZ'
"Bir kez daha bir kişi daha eksilmeyeceğimizi buradan ifade etmek istiyoruz. Bu ülkenin en can alıcı sorunlarından biri hem kadınlara yönelik şiddet ve çocuk istismarıdır. Sadece son 1 hafta 10 gündür açığa çıkan istismar vakalarına baktığımızda kadına yönelik şiddetin bu bu boyutta olması, çocuk istismarının bu kadar pervasızlaşması iktidarın politikalarından bağımsız değildir."
'PERTEK'TE İSTİSMARIN ÜSTÜ ÖRTÜLMEYE ÇALIŞILDI'
Pertek'te çocuklara yönelik istismar olayını da hatırlatan Taşdemir, "Dersim'de Gülistan'ın kaybolması ve hem de Pertek'de çocuklara yönelik istismar olayı bu politikanın nasıl işletildiği nasıl görmezden gelindiği ve üstünün örtüldüğünü gösteriyor" dedi.
Harun Y'nin, Pertek halkının mücadelesi sonucu tutuklandığını söyleyen Taşdemir, "Ama biz biliyoruz ki Harun Y. sadece bu istismar ile gündeme gelmedi daha önce 2015 yılında zihinsel engelli bir çocuğun istismarı ile gündeme geldi ve o olayın üstü örtüldü. Dolayısıyla eğer o gün ciddi bir yargılama süreci yaşanmış olsaydı, gerçekten bu konuya ciddiyetle eğilmiş olunsaydı bugün bu çocuklar bu durumu yaşamayacaktı. Açıkçası bir göz yumma siyaseti izleniyor. Özellikle Dersimde bir göz yumma ve cezasızlık siyasetiyle üstünün örtülmeye çalışıldığını söyleyebiliriz" şeklinde konuştu.
'KADINA YÖNELİK ŞİDDET VE İSTİSMAR CEZASIZ KALIYOR'
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Taşdemir, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Bakın daha geçen aylarda Munzur Üniversitesi'nde Bilgi İşlem Daire Başkanının kız öğrencileri taciz ettiği, para karşılığında ilişkiye zorladığına dair bilgiler kamuoyuna yansıdı. Ama sonuca dönüp baktığınızda bu konuda ciddi bir soruşturma yürütülmediği görülüyor. Failler yargılanmadı, yargılandıysa da takipsizlikle sonuçlandı ve yaptıkları yanlarına kar kaldı. Dolayısıyla kadına yönelik şiddet ve istismar davalarında “Siz yapın nasıl olsa size ceza verecek kimse yok” deniyor. Bu siyasetin kendisinin topluma mesajıdır. Bunun üzerinden topluma bir mesaj verilmeye çalışıyor. Sistematik bir politika olarak hayata geçirilmeye çalışıldığını söyleyebiliriz. Taciz, çocuk istismarı kadına yönelik şiddette ciddi bir artış söz konusu tüm Türkiye'de ama Kürdistan'da cezasız bırakılması ciddi bir politika. Dolayısıyla toplumsal değerleri yürütmeyi kadınları ve çocukları hedef haline getirerek siyaset izlendiğini söyleyebiliriz.
'KADIN VE ÇOCUK BEDENİ ÜZERİNDEN BİR POLİTİKA ALANI YARATILIYOR'
"Benzer durum geçenlerde Şırnak'ta da yaşandı. Şırnak'ta bir okul müdürü 50'ye yakın öğrenciye cinsel içerikli mesaj gönderdi. Bir bakıyoruz aynı şahıs başka bir okulda görevlendirilmiş. Resmen şu söyleniyor: Sen yaptığını sürdürmeye devam et kimse sana müdahale edemez. Buna benzer yüzlerce örneğin şahidiyiz. Biz bunun politika olduğunu biliyoruz. Bu ilk değil, daha önce de benzer örnekler yaşandı. Gençleri bu politikalara alet ederek suskunlaştıran, kadın ve çocuk bedeni üzerinden bir politik alan yaratarak bir siyaset izlendiğini biliyoruz. Biz kadın örgütleri olarak bunun mücadelesini yürütmeye devam edeceğiz.
'ÖRGÜTLENEREK ÇÜRÜTÜCÜ SİYASETİ ORTADAN KALDIRABİLİRİZ'
"Nasıl Kürdistan'da özel bir hukuk varsa, Kürt ve kadın düşmanı politikalar ve milliyetçilikle kendi hükümdarlığını sürdürüyorsa buradaki kadına yönelik şiddet istismar bir politika olarak geliştiriyor. Bu çöktürme adını verdikleri planın toplumsal ayağı burada, toplumun bütün değerleri altüst edilmeye çalışılıyor. Düşünmeyen sorgulamayan bir nesil için bu politikalarla bir yok etme çürütme siyaseti izleniyor. Bir kez daha halkımıza, kadınlara çağrıda bulunuyoruz. Bu politikalar karşısında bilinçlenerek, örgütlenerek güçlü bir duruş sergileyebiliriz; bu yok edici, çürütücü siyaseti ortadan kaldırabiliriz. Kadınların ve gençlerin bu özel sistematik politika karşısında çok daha bilinçli bir duruş sergilemeleri gerekmektedir."
'BULUNANA KADAR 'GÜLİSTAN NEREDE' DİYE SORMAYA DEVAM EDECEĞİZ'
"Elbetteki bu Kürdistan'a özgü işlenen bir durum olmakla beraber kadınlara ve çocuklara karşı ülke genelinde bir siyasete dönüştü. AKP bunun üzerinden bir rejim kurmak istiyor. Kadın kazanımlarını yok ederek bu rejimi geliştirmek istiyor. Elbetteki bu rejimin ana hedeflerinden biri de kadınlar ve çocuklardır. Bizler de feminist hareket, Kürt Kadın Hareketi ve HDP Kadın Meclisi olarak bu erkek egemen sisteme ve politikalar karşısında mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz. Bugün Dersim'deyiz, biraz sonra Gülistan'ın arkadaşlarını ve ailesini ziyaret edeceğiz. Gülistan bulunana kadar 'Gülistan nerede' sorusunu sormaya devam edeceğiz."
Taşdemir ve beraberindeki heyet, açıklamanın ardından Gülistan Doku'nun ailesini ziyaret etti.