HDK Kadın Konferansı tamamlandı: 2023 yılında kadınlar kazanacak
"İsyanımız erkek egemenliğine, ısrarımız özgür ve eşit yaşama. Jin, jiyan azadî" şiarıyla toplanan HDK 12. Kadın Konferansı tamamlandı. HDK Eş Sözcüsü Esengül Demir, tüm saldırılara karşı hayatları, hakları için mücadele ettiklerini kaydetti. HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, 2022 yılının kadın direnişinin yılı olduğunu vurguladı, kadınların mücadele ortaklığını büyüteceğini söyledi. Konferansa katılan kadınlar, mücadelenin geliştirilmesinin yol ve yöntemleri üzerine tartışmalar yaptı, HDK fikriyatıyla mücadeleyi daha da yükselteceklerini vurguladı.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) 12. Kadın Konferansı, Okmeydanı'nda bulunan Labella Düğün Salonu'da gerçekleşiyor. Konferansa, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran ve HDP milletvekilleri, bileşen temsilcileri katıldı.
Konferans salonuna Kürtçe ve Türkçe, "Yeni yaşamı, kadınların özgürlük mücadelesi kuracak", "Jîna'nın saçlarından Nagihan'ın hakikat kalemine birlikte özgürleştireceğiz", "Kadın mücadelesi yargılanamaz", "Yoksulluğun cinsiyeti kadın olmayacak, eşit işe eşdeğer ücret", "Çok dilli çok renkliyiz Kadın Meclislerinde birlikteyiz", "Tekoşina jinan xeta heqiqete" ve "Jin, jiyan, azadi" pankartları asıldı.
"İsyanımız erkek egemenliğine, ısrarımız özgür ve eşit yaşama. Jin, jiyan, azadî" sloganıyla gerçekleşen konferans divan seçimiyle başladı. Divan adına açılış konuşması yapan Çilem Küçükkeleş, hayatın her alanını tecride çevirmeye karşı özgür bir yaşam için mücadeleyi sürdüreceklerini söyledi. Ardından özgürlük mücadelesinde ölümsüzleşenler anısına saygı duruşu yapıldı.
DEMİR: HAYATTA VE AYAKTA KALMA MÜCADELESİ VERİYORUZ
HDK Eş Sözcüsü Esengül Demir delegelere seslendi. Dünyanın dört bir yanında direnenleri selamlayarak sözlerine başlayan Demir, ırkçılığın, faşizmin, IŞİD vari yöntemler içeren şiddetin egemen olmaya başladığı bir dönemden geçildiğini söyledi. "Hayatta kalma mücadelesi veriyoruz, bir tarafta bütün bu saldırılar karşısında ortak, örgütlü mücadele bir yandan da tekil hayatlarımızda da hayatta ve ayakta kalma mücadelesi veriyoruz" diyen Demir, bu süreci "karanlık bir dönem" olarak tanımladı.
Kadınların sokulmaya çalışıldıkları kıskacın içinden çıkmaya çalıştığını, bunun için yol ve yöntem geliştirmeye çabaladığını dile getiren Demir, Afganistanlı kadınların ölümü göze alarak sokaklara çıktığını, aynı şekilde İran'da Mahsa Amini'nin ardından on yıllardır biriken öfkenin ve kadın özgürlük talebinin sokaklara yayıldığını ve tüm dünya kadınlarına ilham olduğunu söyledi. Rojavalı kadınların IŞİD ve kapitalist güçlere karşı direnişine dikkat çeken Demir, "Biz bu kadınlardan ilham alıyoruz ve bu kadınların yürüttüğü mücadelenin, karanlık, ırkçı, despotik dünyadan çıkışına ilham olacağına inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
'MÜCADELEMİZ BÜYÜYEREK DEVAM EDECEKTİR'
Türkiye'de de halkların, kadınların, LGBTİ+'ların ırkçı, faşist AKP-MHP iktidarına karşı mücadele ettiğini söyleyen Demir, "Bize dayatılan bu sistemde yaşamak zorunda değiliz" dedi. Rejimin dayattığı savaş siyasetinin sonuçlarını da dikkat çeken Demir, Kürt halkını yok sayan TC devletinin yoksulluk, açlık, kimliksizleştirme saldırılarına sessiz kalmayacaklarını vurguladı. Demir, "Hayatlarımız ve haklarımız için sokaklardayız, mücadele ediyoruz. Nefret söylemiyle kutuplaştırma siyasetine hapsedilmeye çalışılsak da mücadelemiz büyüyerek devam edecektir" dedi.
AKP-MHP'nin savaş siyasetinin sonuçlarından olan toplum sessizleştirme çabalarına karşı mücadeleyi sürdüreceklerini kaydeden Demir, bu ülkenin ezilenleri ve ötekileştirilenlerinin savaş siyasetine karşı birleşmesi ve mücadele etmesi gerektiğinin altını çizdi. Demir, son olarak "Israrımız özgür ve eşit yaşamaktır. Ne haklarımızdan ne hayatlarımızdan vazgeçmeyeceğiz" diye vurguladı.
BULDAN: KAZANMAK TÜM KADINLARA ONUR BORCUMUZDUR
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, konuşmasına, tutsak ve sürgünde olan kadın siyasetçileri selamlayarak başladı, HDK'nin kuruluşuna katkılarından dolayı her birine teşekkür etti. Özgür yarınlarda buluşmalarına çok az kaldığını söyleyen Buldan, "Ortak mücadelemizin zaferini hep birlikte kutlayacağımız günlere az kaldığını belirtmek isterim. Tarihsel sorumluluğumuz ve birlikte yürürken yitirdiğimiz kadın yoldaşlarımıza mücadele sözümüz, tüm kadınlara onur borcumuzdur" ifadelerini kullandı.
Tekçi, otoriter erkek rejimine karşı HDK'nin en güçlü alternatiflerden olmaya devam ettiğini vurgulayan Buldan, "HDK'nin sesi kısılmak istenirken aynı zamanda ezilmeye çalışılırken, hakları gasp edilen ve yok sayılan bütün kesimlerin ortak mücadelesi ve bunun çatısı ve gücü olmaya çalışan bir HDK var. HDK'nin bugün gerçekleştirilen Kadın Konferansından bütün kadınlar gibi bir kadın partisi olan HDP de büyük bir güç almaktadır ve bu güçle yoluna devam edeceğini belirtmek isterim" dedi.
'AKP-MHP ERKEK İTTİFAKI KADINLARIN CESARETİNİN FARKINDA'
Büyük değişimin, ülkenin demokratik inşasında yer almanın arifesinde olduklarını söyleyen Buldan, kadınların yeni yaşamın kurucu gücü olduğunu vurguladı. AKP-MHP erkek ittifakının kadınların büyük yürüyüşü ve cesaretinin farkında olduğuna dikkat çeken Buldan, İstanbul Sözleşmesi'ni feshederek kadınları güvencesiz, şiddete karşı savunmasız bırakmaya çalışan iktidarın politikaları sonucu 2022 yılında 200'den fazla kadının erkek şiddetiyle katledildiğini hatırlattı. Kadınları erkekler katlederken diğer yanıyla yasa, politika ile erkeklere güç verildiğini, kadına yönelik şiddetin yolunu açanın da yine erkek iktidar olduğunu belirten Buldan, "Yoksulluk, işsizlik ve savaş politikasıyla kadınları iktidar şiddetinin açık hedefi haline getirdi. Kadın siyasetçisinden, kadın sanatçısına, gazetecisine, bilim insanına kadar her kesimden kadın iktidar ve yandaş medyasının lincine ve saray yargısının tehdidine maruz bırakıldı. Geçtiğimiz dönemde de şu an içinde bulunduğumuz dönemde de aynı anlayış ve zihniyet devam ediyor. Bizler kadınlara yönelik şiddetin politik olduğunu biliyor ve her fırsatta söylüyor, ifade ediyoruz" dedi.
'2022 YILI KADIN DİRENİŞİNİN YILI OLDU'
Kadın özgürlük mücadelesi yürüten kadınlara yönelik iktidarın saldırı ve şiddetini de hatırlatan Buldan, özellikle Kürt kadınları üzerinde özel bir politika yürütüldüğünü belirtti. "Biz kadınlar, kadın mücadele tarihimizi ne kadar sömürü ne kadar baskı şiddet varsa ondan daha fazla direniş diyerek, ondan daha fazla mücadele ortaya koyarak kazandık, kazanmaya da devam edeceğiz" diyen Buldan, 2022 yılının kadınların direniş ve mücadele yılı olarak tarihe geçtiğini ekledi. Kadınların sokakları, alanları asla terk etmediğine dünyanın tanık olduğuna ve tanık olmaya devam edeceğini belirten Buldan, engellemelere karşı sokaklarda, meydanlarda, parlamentoda kadınların sesini yükseltmeye devam edeceklerini belirtti.
'SEÇİMİN BELİRLEYENİ KADINLAR OLACAK'
Tüm hukuksuzluklar ve tecrit politikası kırılana kadar mücadeleyi yükselterek sürdüreceklerini dile getiren Buldan, seçimlere işaret etti: "Hiç kuşku yok ki bu seçimlerin belirleyeni yine biz kadınlar olacağız. O nedenle şimdi bu ortak mücadele gücümüzü, birikimimizi seçimlere taşıma vakti. Bizler demokratik tutum belgemizi açıklayarak seçimlerin startını bir buçuk yıl önce Ankara'da verdik. Emek ve Özgürlük İttifakımızı ve Kürt ittifakımızı kurduk. İttifakımızı daha da genişletecek ve büyüteceğiz. Yanı sıra her zaman olduğu gibi kadın ittifakımızı da en temel gücümüz olduğu ve en temel mücadele ortaklığımız olduğunu belirtmek istiyorum."
'MÜCADELE ORTAKLIĞIMIZI DAHA FAZLA BÜYÜTELİM'
HDP olarak sorumluluklarının farkında olduklarını ve seçimlere kadar çalışmalarda da ortaya koyacaklarını belirten Buldan, tarihsel sorumluluğun gereğini de yerine getireceklerini dile getirdi. Mücadelelerinin adının 3. yol olduğunu söyleyen Buldan, yeni bir başlangıç ve yeni yüzyıl iddiası ve hedefiyle seçimlere kadar ve sonrasında da yürüyeceklerini söyledi. Buldan, "Kadınlar değiştirecek, kadınlar dönüştürecek. Gücümüze inanalım güvenelim, daha fazla örgütlenelim, mücadele ortaklığımızı daha fazla büyütelim. Tüm kadınların ortak sesi olmak için daha fazla yol alalım" dedi.
"Bu seçimler bizimdir" diyen Buldan, kadınların inşa ettiği, söz kurduğu bir sistemde yaşamak istediklerini dile getirdi, 14 Mayıs seçimlerinin kadınlar için dönüm noktası olduğunu kaydetti. AKP-MHP iktidarının erkek saltanatına son vermek için 14 Mayıs'ta tarihin en büyük çıkışı için mücadele çağrısı yapan Buldan, "Jin, jiyan, azadî"nin şiarları olduğunu kaydetti ve şöyle devam etti: "8 Martların, 1 Mayısların, Newrozların ortak iradesini 14 Mayıs'ta buluşturma zamanıdır. Kadınların öncülüğünde gerçekleşecek demokrasi için hep birlikte 'biz kazanacağız' diye haykırmanın zamanıdır. Eşitlikçi, adil, demokratik ve ekolojik bir sistemi biz kadınlar inşa edeceğiz."
Buldan'ın konuşması salonda bulunan kadınlar tarafından, "Jin, jiyan, azadî" sloganı ve alkışlarla karşılandı.
ÖZBAŞ: JİN, JİYAN, AZADÎ SLOGANINI SÖYLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ
Buldan'ın ardından bileşen temsilcileri söz aldı. Yeşil Sol Parti Kadın Meclisinden Çiğdem Özbaş söz aldı. Tüm kadınların hak ve özgürlüğü savunma iradesinin salonda olduğunu dile getiren Özbaş, "İran'dan yükselen kadın çığlığını tüm sokaklara, evlere, işyerlerine götüreceğiz. Hep birlikte bu sloganı söylemeye devam edeceğiz 'Jin, jiyan, azadî', 'Kadın, yaşam, özgürlük'" dedi.
YÜCE: EŞİT, ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN MÜCADELEYİ SÜRDÜRECEĞİZ
SYKP Eş Genel Başkanı Canan Yüce de çoklu bir kriz döneminden geçildiğini, erkek egemen sistemin hem Türkiye'de hem de dünyada kadınlara savaş açtığını vurguladı. Kadın hareketinin ciddi saldırılarla karşı karşıya olduğunu söyleyen Yüce, "Çoklu krize karşı boş durmuyoruz, çoklu mücadele yürütüyoruz. 2022 yılı kadınların direniş yılıydı, bu kadar şiddete rağmen biz kadınlar susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz dedik. Her gün her an mücadele ettik" dedi ve eşit, özgür bir dünya için mücadeleyi sürdüreceklerini kaydetti.
KONUKÇU: KADINLAR TÜM DÜNYADA UMUT OLUYOR
SODAP Eş Sözcüsü Kezban Konukçu da direnen kadınları selamlayarak söze başladı. Devrimci, demokratik seçeneği tabandan çok güçlü şekilde örgütlenmeleri gerektiğini dile getiren Konukçu, "Çok geniş toplumsal kesimlerin örgütlenmesi için elimizden geleni yaparken kadınların örgütlenmesi topluma model oluyor" dedi. Kadınların tüm dünyada umudu örgütlediğini belirten Konukçu, faşizmin en çok kadınları vurduğunu ve yapmak istediğinin umutsuzluğu yaymak olduğunu ekledi. Konukçu sözlerini "Mutlaka kazanacağız" vurgusuyla sonlandırdı.
OTLU: YASAK ELMAYI YEDİĞİMİZDEN BERİ YASAKLARI SEVEN CİNSİZ
SKM Genel Sözcüsü Çiçek Otlu söz aldı. 2023 yılı seçimlerinin tarihsel olduğunun altını çizen Otlu, "AKP-MHP faşist erkek rejimi; aile politikası, başörtüsü yasası, 41. madde, 24. madde ile sürdürdüğü topyekun saldırısıyla kapitalist erkek egemen sistemi kalıcılaştırmak istiyor. LGBTİ+'lara 'sapkın' derken, evliliklerini yasaklarken, aynı zamanda kadınları da eve kapatıp kuluçka görevi görmesini istiyorlar. Çünkü onlar için ucuz iş gücü lazım. Kürdistan'da SADAT'ı DAİŞ'i büyütecekleri çocuklara ihtiyaçları var. O yüzden kadınları köle yapmaya, başörtüsü yasasıyla başımıza bir tane yetmeyen 'erkek reis' dışında sokaktaki erkekleri reis atamaya ihtiyaçları var. Çünkü biz kadınlar köle ilan edildiğimizden beri, yasak denilen elmayı yediğimizden beri yasakları seven cinsiz. O elmayı yedik ve yemeye devam edeceğiz" dedi.
'BAŞIMIZI EĞMEDİK, EĞMEYECEĞİZ'
Erkek egemenliğinin dayattığı yasakları reddettiklerini söyleyen Otlu, "Çünkü 19. yüzyılda Fransız Devrimini yapan, 20. yüzyılda Sovyetler Devrimini yapan kadınlardı. 21. yüzyılın ilk on ayında Rojava'da devrim yaptık. Şimdi İran'da Rojhilat'ta 'jin, jiyan, azadî' diyerek başlayan belki de bu topraklara gelecek bir devrim söz konusu. 2023 yılında kesinlikle biz kadınların kazanacağına inanıyoruz. Semra Güzel vekilin başını eğmeye çalıştılar, gözaltına alınan kadın gazetecileri ya da herhangi bir kadını gözaltına aldıklarında başını eğmeye çalışıyorlar. Eğemediklerinde şimdi bir 'seyyar Filistin askısı' var ters kelepçe, bu şekilde başımızı eğmeye çalışıyorlar. Erkek egemen rejim bizi köle gördüğü günden bu yana başımızı eğmedik, eğmemeye devam edeceğiz. Aile yasalarına, 'Tanrı' diye dinli, dinsiz ayırmaya çalıştıkları, kadınları bölmelerine karşı direnişi büyüteceğimize inanıyorum" ifadelerini kullandı.
'AKP-MHP İKTİDARINI SEÇİMLE DEĞİL DİRENİŞLE GÖNDERECEĞİZ'
PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik İmralı Hapishanesinde uygulanan mutlak tecride dikkat çeken Otlu, tecridin tüm hapishanelere yayıldığını belirtti. Hapishanelerde infaz yakma, görüşçülerin "güvenlik soruşturması" bahanesiyle engellenmesi, mektup engelleri gibi birçok hak gasbı olduğuna işaret eden Otlu, AKP-MHP iktidarının seçimle gidecek bir siyasi yapı olmadığını belirterek, direnişle göndereceklerini vurguladı.
2023 yılının direniş yılı olacağına dikkat çeken Otlu, "Direnişin bol olacağı bir dönem. O nedenle tüm kadın kitlelerini, LGBTİ+'ları örgütleyerek AKP-MHP faşist rejimine baş eğmeyeceğimizi, susmadığımızı, korkmadığımızı, yasaklı elmaları yemeye devam edeceğimizi isyanımızla söylüyoruz" dedi.
TORUN: 2023 YILINA MÜCADELEMİZ DAMGA VURACAK
Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren de devrim mücadelesinde ölümsüzleşenleri selamladı. Erkeklerin sömürüsüne karşı isyan etmeyi sürdüreceklerini söyleyen Öneren, emekçi sol hareket içinde yaşanan ifşaları hatırlattı ve "Biz kadınları güçlendirdi" dedi. 2022 yılının kadınların direniş yılı olduğunu belirtti ve "2023 yılına söz verdik, bizim mücadelemiz damga vuracak" ifadelerini kullandı.
RADICAL WOMEN: KADINLAR AYAKLANDIĞINDA HERKES AYAKLANIR
Radical Women, Amerika'dan Konferansa mesajla katıldı. Helen Gilbert imzalı mesajda şu ifadeler yer aldı: "Radical Women sizi Amerika'dan yoldaşça selamlıyor. Ayaklanma ve baskı zamanında uluslararası dayanışma en kuvvetli silahımız. Türkiye'deki kadınlar, LGBTİ+'lar ezilen uluslar göçmeler ve radikallerin verdiği mücadele bize umut veriyor. Kadınların devrimin öncüsü olması, şimdi her zamankinden daha gerçek. Ve kadınlar ayaklandığında, herkes onlarla ayaklanır. Size verimli tartışmalar ve birlikte çalışma fırsatları diliyorum."
Konuşmaların ardından basına kapalı devam eden HDK Kadın Konferansı yapılan tartışmaların ardından sona erdi.
'YÜKSELEN FAŞİZM KARŞISINDA KADINLAR DAHA ÇOK MÜCADELE ETTİ'
Konferansta, tüm dünyada yükselen erkek egemenliğine, faşizme ve ırkçılığa dikkat çekilirken, bunun karşısında kadınların daha çok mücadele ettiği vurgulandı.
ÖZELEŞTİREL TARTIŞMALAR YÜRÜTÜLDÜ
İran'da, Afganistan'da, Rojava'da direnen kadınların selamlandığı konferansta, dünya kadınlarının hayatları ve hakları için ayakta olduğu kaydedildi. Siyasal durum değerlendirmesinde kadınların mücadeledeki yeri tartışılırken örgütlenme durum değerlendirmesinde ise özeleştirel tartışmalar yürütüldü, sorunların çözümünde ortaklaşıldı.
21. yüzyılın kadın yüzyılı olarak tanımlandığı hatırlatılan konferansta, siyasette artan erkek egemen yaklaşımlara dikkat çekildi, bu duruma karşı mücadele edilmesi gerektiği vurgulandı. Tartışmalarda, devrime olan ihtiyaca dikkat çekildi.
ZILGITLAR YÜKSELDİ
Konuşmaların sık sık "Jin, jiyan, azadî" sloganı ve alkışlarla karşılandığı konferansta kadınlar hep birlikte halaya durdu, zılgıtları yükseltti.
"Jin, jiyan, azadî" sloganıyla sona eren konferansın sonuç bildirgesinin önümüzdeki günlerde paylaşılması bekleniyor.