4 Ekim 2024 Cuma

'Hayvan hakları yasasında dağ fare mi doğuracak?'

İstanbul Veteriner Hekimler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan, Meclis gündemine yeniden gelmesi beklenen Hayvan Hakları Yasası'na ilişkin açıklama yaptı. Veteriner hekimlerin çekinceleri olduğunu dile getiren Arslan, hayvan haklarını savunan bir yasa olmasını istediklerini dile getirdi. 

Meclis gündemine yeniden gelmesi beklenen Hayvan Hakları Yasası'na ilişkin veteriner hekimlerin bazı çekinceleri var. Bunların başında, hayvan haklarını ihlal eden kişilerin ceza almasına rağmen hapse girmemesi riski geliyor. İstanbul Veteriner Hekimler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yeni yasadan her şeyden önce hayvanların mal değil can olarak değerlendirilmesi, bunun içinse şiddete karşı caydırıcı cezalar getirilmesini bekleyen veteriner hekimler, hayvanlara karşı işlenen suçların kabahatler kanunu kapsamından çıkarılıp TCK kapsamında değerlendirilerek hapisle cezalandırılmasını istiyor. Yeni yasa tasarısı bu düzenlemeyi içeriyor ancak bu kez öngörülen hapis cezalarının miktarı sorun teşkil ediyor. 2 yılın üzerindeki cezaların hapisle sonuçlanabildiğini hatırlatan Arslan, "Duyumlara göre yeni tasarıda hayvanlara işkence yapanlara ya da cinsel istismarda bulunanlara 4 aydan 3 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor. Bu durumda suçu işleyen hapse girmeyecek ancak ceza sabıkaya işlense de CMK gereği adli para cezasına çevrilecektir" diye konuştu.

'SUÇLU HAPSE GİRMEYECEKTİR'
Hayvanın öldürülmesi fiilinin işkence ile gerçekleşmesi halinde ise cezanın yarı oranında arttırılarak, 6 aydan 4,5 yıla kadar çıkarılabileceğini ifade eden Arslan, "Bu durumda, şimdiye kadar verilen idari para cezası adli para cezasına dönüşecek ancak suçlu hapse girmeyecektir. Bu nedenle öldürme, her türlü şiddet, işkence ve kötü muameleye verilecek cezanın en az 2 yıl 1 ay olması gerekmektedir. Ancak sorunun hayvan ticareti, ülkemizdeki cezaevlerinin kapasitesi, avcılık lobisi gibi boyutları da etkili olacaktır" dedi.

'BİRÇOK VETERİNER HASTALARINA YARDIM EDEMEYEBİLİR'
Tasarıda, hayvanlara karşı işlenen suçlarda açılacak davalara, ilgili kuruluşlar ve hayvan koruma derneklerinin müdahil olabileceği hükümleri bulunduğunu duyduklarını aktaran Prof. Dr. Arslan, "Bu süreçte, veteriner hekimler ve yardımcı sağlık personelinin hukuksal yükümlülüğü doğru tanımlanmalı, hekimlik uygulamalarından kaynaklı durumların 'hayvana kötü muamele' olarak değerlendirilmesi engellenmelidir. Veteriner hekimlerin profesyonel mesleklerinden dolayı bu hükmün dışında tutulduğu açık olarak ifade edilmelidir. Aksi takdirde birçok veteriner hekim hastalarına yardım etmede tereddüt yaşayabilir" diye konuştu.

Tasarının pozitif yönlerine de dikkat çeken Prof. Dr. Arslan, hayvanlara eziyet bakımından sahipli-sahipsiz hayvan ayrımının ortadan kaldırılmasının olumlu bir adım olduğunu belirtti. Ancak kovuşturmanın şikayete bağlı olmayıp, savcılıklara re'sen kovuşturma yetkisi verilmesi gerektiğini söyleyen Arslan, aksi durumda birçok suçun cezasız kalma riskinin ortaya çıkacağı uyarısını yaptı.

'GIDA OLARAK KULLANILAN HAYVANLARIN DA HAKKI VAR'
Hayvan haklarının hayvan ve insan sağlığı, çevre, sosyal yaşam, kent bilincini de içine alan oldukça karmaşık ve çok boyutlu bir konu olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Murat Arslan şöyle devam etti: "Özellikle son 15-20 yıldır doğaya, çevreye karşı yapılan tahribatlar, plansız ve sınırsız gelişen şehirler hayvanların yaşam alanlarını bozdu. Yine başta kaçak hayvan girişi ve denetimsiz satışlar sokak hayvanları konusunu da bu büyük sorunun merkezine oturttu. Diğer taraftan, hayvan hakları konusunu tartışırken, gıda olarak kullanılan büyükbaş, küçükbaş ve kanatlı hayvanların da taşınması, barındırılması ve kesimin hayvan refahı kurallarına aykırı yapıldığını genellikle gözden kaçırıyoruz."

Ülkemizde hayvan hakları ve hayvan refahı denince genellikle sokak hayvanlarının akla geldiğini, oysa büyük ve küçük baş hayvanların bakımı, barındırılması, transferi ve acısız kesimi konularında hala büyük sorunlar yaşandığını belirten Arslan, "Bunların yakından izlenmesi, yeniden değerlendirilmesi gerekiyor. Umarız yeni kanunla bu konular çözüme kavuşturulur, umarız Genel Kurul aşamasında beklenmedik değişiklikler olmaz, umarız dağ fare doğurmaz" ifadelerini kullandı.