Hasta tutsak Yalçın "hapishanede kalamaz" raporuna rağmen tahliye edilmiyor
Hasta tutsak Adnan Yalçın, pandemi gerekçesiyle tedavi edilmeyerek adeta ölüme gönderilmek isteniyor. 26 yıldır hapishanede tutulan kolon kanseri Yalçın, "hapishanede kalamaz" raporuna rağmen tahliye edilmiyor.
İnsan Hakları Derneği (İHD) verilerine göre; Türkiye ve Kürt illerindeki hapishanelerde bin 600 hasta tutsak bulunuyor. Hasta tutsaklar tahliye edilmezken, pandemi gerekçesiyle tedavileri de engelleniyor. Adeta ölüme gönderilmek istenen hasta tutsaklardan biri olan 26 yıllık tutsak 59 yaşındaki Adnan Yalçın'ın tedavisi yapılmazken, "hapishanede kalamaz" raporuna rağmen tahliye edilmiyor.
KALP, KANSER VE HEPATİT B HASTASI
Ağırlaştırılmış müebbet hapis hükümlüsü Yalçın, 26 yılda 10 farklı ilde 15 ayrı hapishanede kaldı. 15 Temmuz 2016'da yaşanan askeri darbe girişimi sonrası Antep H Tipi Kapalı Hapishanesine sürgün sevk edilen Yalçın, kolon kanseri, kalp ve Hepatit B hastası olmasına rağmen tedavisi engelleniyor.
Yalçın'ın oğlu Welat Yalçın, babasının birden fazla hastalığı olduğunu belirterek, Diyarbakır Hapishanesinde kolon kanseri nedeniyle ameliyat olduğu, ameliyat sırasında kalbinin durduğu ve doktorların müdahalesiyle yeniden hayata döndüğü bilgisini verdi. Sonraki yıllarda, Hepatit B, bel fıtığı ve kalp rahatsızlıkları görülen babasının hapishane yaşamının daha da zorlaştığını dile getiren Yalçın, özellikle Covid-19'un pandemisinin başlamasıyla birlikte, bu durumun bahane edilerek hasta tutsakların tedavilerinin engellendiğini kaydetti.
'ATK RAPORLARI NEYE GÖRE HAZIRLANIYOR'
Babasının "cezaevinde kalamaz" raporuna rağmen tahliye edilmediğini aktaran Yalçın, "Son dönemde çete lideri Sedat Peker'in basına yansıyan videolarıyla ATK'de nasıl ve kime göre olumlu rapor düzenlenip tahliyeler yapıldığı ortaya çıktı. Aynı ATK'ler hasta olan siyasi tutuklular için 'cezaevinde kalabilir raporu' düzenliyor. Bu nedenle ATK raporları gerçeği yansıtmıyor. 80 yaşındaki Mehmet Emin Özkan hastalığına rağmen tahliye edilmiyor. Özkan, ailesini dahi tanıyamıyor, duymuyor, arkadaşların yardımları olmadan temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor. ATK'nin siyasi tutsaklara yönelik bu özel uygulamasını bir hasta tutsak yakını olarak kınıyorum" dedi.
'HASTA TUTSAKLARI YALNIZ BIRAKMAYIN'
Siyasi tutsaklara yönelik intikamcı bir politika yürütüldüğünü dile getiren Yalçın, "Yıllardır cezaevinde olan ağır hasta tutsaklar son dönemlerini yaşıyor. Son dönemlerini aileleri ile geçirmeleri için dışarıda tedavi olmaları gerekiyor. Tüm sivil toplum örgütlerine, demokratlara ve halkımıza çağrım hasta tutsakları yalnız bırakmasınlar. Daha duyarlı olup, talepleri gür bir sesle dillendirmeliyiz" diye konuştu.
Hapishanelerdeki hak ihlallerinin pandemiyle arttığını kaydeden Yalçın, babasıyla en son 2020 Şubat ayında açık görüş yapabildiklerini aktardı. Kapalı görüşlerin ise iki kişiyle sınırlandırıldığına hatırlatan Yalçın, "Sadece haftalık telefon görüşmesi yapabiliyoruz. Yine pandemi gerekçesiyle cezaevlerinde spor, sohbet ve kurs gibi sosyal faaliyetlerin tamamen kısıtlanmasının tek amacı var, o da tutsaklara zindan içinde zindan yaşatmak" ifadelerini kullandı.