Hakkari'de Fahrettin Şedal için adalet istendi
İHD Hakkari Şubesi, 2008 yılında polisler tarafından açılan ateşle katledilen Fahrettin Şedal için adalet istedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Hakkari Şubesi ve kayıp yakınları, eylemlerinin 145. haftasında Yüksekova'da bulunan Sanat Sokağında bir araya geldi. "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" pankartı açılan eylemde, gözaltında kaybedilen ve faili meçhul cinayetlerle katledilenlerin fotoğrafları taşındı.
İHD Hakkari Şubesi Eşbaşkanı Musa Bor, Yüksekova'da 24 Mart 2008'de polisler tarafından açılan ateşle katledilen Fahrettin Şedal'in hikayesini kamuoyuyla paylaştı.
"Şedal'ın evi ilçenin çarşı merkezindeydi. Gerginliğin had safhalara çıktığı dönemde toplumsal olaylar gerçekleşiyor ve bir hak arama yöntemi olarak insanlar, insan hayatına karşı gerçekleştirilen pervasız ve oransız saldırılara karşı bir anayasal hak olan sokaklarda eylemsellikler düzenliyordu. Bu olaylar esnasında vurulan ve hayatını kaybeden İkbal Yaşar için binlerce insan 24 Mart 2008 tarihinde yürüyüşe geçti. Akabinde çarşı merkezinde çıkan olaylar ile birlikte polis ekipleri rastgele havaya ateş açmaya başladı. Balkonda kızı Eylem ile oturan baba Fahrettin Şedal silah seslerini duyması ile birlikte kızını önüne alarak içeri girmek isterken açılan ateş sonucu vuruldu" diyen Bor, Şedal'ın hastaneye götürülmesinin uzun süre polisler tarafından engellendiğini aktardı.
'KEYFİ BİR ŞEKİLDE BEKLETİLDİ, İŞKENCE YAPILDI'
Yaralı halde kan kaybeden Şedal'a kimlik sorgusu yapıldığını, keyfi bir şekilde bekletildiğini belirten Bor, "Ardından araç içinde yaralı haldeki Fahrettin Şedal'a silah dipçikleri ile işkence yapıldı. Bilincini kaybeden Şedal'ın geçişine müsaade edilmedi. Alternatif yollardan hastaneye götürülen yaralı haldeki Şedal Van Yüzüncü Yıl Üniversite Hastanesine sevk edildi. 18 günlük yaşam savaşını 10 Nisan 2008 tarihinde kaybetti" dedi.
'MÜCADELEMİZ HER KOŞULDA DEVAM EDECEK'
Bor, şöyle devam etti: "Balistik incelemesi tamamlanmadı. Kurşunun nereden ne açı ile geldiği, olay yerindeki kolluk kuvvetinin silah ve mermiler incelenmedi. Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan tüm başvurular reddedildi. Dosya kovuşturmaya yer olmadığı gerekçesi ile kapatıldı. Böylelikle evinin balkonunda otururken vurulan, yaralı bedenine işkence edilen Fahrettin Şedal'ın akıbeti faili meçhul bırakıldı. Yargı erki bu elim olayı herhangi bir soruşturma yürütmeden cezasızlık politikası ile kapattı. Buradan tüm yetkililere bir daha sesleniyoruz. Fahrettin Şedal ve kayıplarımızın akıbetini sormaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Fahrettin Şedal için hak arama mücadelemiz her koşulda devam edecek."
Açıklama, oturma eylemiyle son buldu.