21 Eylül 2024 Cumartesi

FEDAŞ direnişi 35. gününde: Hiçbir arkadaşımızı geride bırakmayacağız

FEDAŞ direnişi patronun direnişi kırmaya yönelik tüm kirli hamleleri boşa düşürülerek sürüyor. İşten atılan 17 işçinin içeri alınmak istenmemesi üzerine direnişçiler "hiçbir arkadaşımızı geride bırakmayacağız" diyerek direniyor.

Enerji-Sen üyesi işçilerin FEDAŞ direnişi ilk günkü kararlılıkla 35. gününde de sürüyor. Patronun tüm kirli saldırılarını boşa çıkaran işçiler, birlik ve beraberliğini koruyor. Direniş sırasında işten atılan 17 işçinin şirkete girmesi dün yasaklanmıştı. Ancak "hiçbir arkadaşımızı geride bırakmayacağız" diyen direnişçi işçiler, 17 işçiyi de alarak şirkete girmişti.

'HİÇBİR ARKADAŞIMIZ GERİDE KALMAYACAK'
Bu sabah da işten atılan işçiler ve sivil araçlar içeri alınmadı. Direnişi kırmaya yönelik bu tutuma enerji işçileri dayanışmayla yanıt verdi. "Direne direne kazanacağız", "Zafer direnen emekçinin olacak" sloganlarıyla FEDAŞ önüne yürüyen işçiler, "Yaz, kış demeden beraber çalıştığımız, direğe çıkarken hayatımızı emanet ettiğimiz hiçbir arkadaşımız geride kalmayacak" dedi.

KESKİN: KAZANAN MUTLAKA BİZ OLACAĞIZ
Enerji-Sen Genel Başkanı Süleyman Keskin; patronların sarı sendikalar aracılığıyla ve gizli kapılar ardından işçileri yüzde 6 ile yüzde 19 arasındaki sefalet ücretine mahkum etmeye çalıştıklarını kaydetti. Keskni, 2Buna FEDAŞ işçisi izin vermeyecek. Şunu da iyi biliyor, Artvin'in, Trabzon'un, Rize'nin, Gümühane'nin Giresun'un, Elazığ'ın, Bingöl'ün Malatya'nın gözü, kulağı burada. Buradan sesleniyoruz, birleşirsek kazanırız arkadaşlar. Bize dayatmaya çalıştıkları sefalet ücretine yan yana geldikçe omuz omuza verdikçe, sefalet ücretini sözleşmesini yan yana geldikçe yırtıp atabiliriz. Soruyoruz yüzde 6'yla yüzde 19 arasındaki sefalet zammını kabul eden bir işçi var mı" diye sordu.

İşçiler hep bir ağızdan "hayır" yanıtını verdi. Keskin, devam etti: "Biz emeniz ki biliyoruz ki diğer illerdeki arkadaşlarımız da sefalet zammını kabul etmiyoruz. Şundan en ufak şüpheniz olmasın, biz insanca yaşayacak bir ücret için, çocuklarımıza götüreceğimiz ekmeğimizi bir dilim daha fazla büyütmek için bu mücadelede sonuna kadar gideceğiz. Şüphemiz yok ki bu mücadelenin sonunda kazanan mutlaka biz olacağız."