ESP Tuzla'da 1 Mayıs paneli düzenledi

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Halkların Demokratik Partisi (HDP) Tuzla İlçe binasında Limter-İş Genel Başkanı Kanber Saygılı ve HDP Milletvekili Murat Çepni'nin katılımıyla "Siyasal süreç ve 1 Mayıs" konulu panel düzenledi.

 

"Krize, tecrite ve faşizme karşı, özgürlük için 1 Mayıs'a" yazılı pankartın asıldığı etkinliğe çok sayıda kişi katıldı. Panel özgürlük ve demokrasi mücadelesinde hayatını kaybedenler anısına saygı duruşu ile başladı.

 

Panelde ilk sözü alan HDP Milletvekili Murat Çepni, tecride karşı açlık grevinde olan tutsakların ailelerine hapishaneler önünde saldırdığını anımsattı. 7 Haziran'dan sonra devlette görünür bir biçimde açığa çıkan bir yönetememe krizinin olduğunu söyleyen Çepni, "Krizi başkanlık modeli ile aşmaya çalışıyorlar. Bugün biz bu krizi ezilenler lehine yeni yaşamı kurmak için değerlendirmeliyiz. Biz bu devlet krizini devrim ve demokrasi açısından değerlendirmemiz gerekiyor. 301 madenciyi katleden patronun tahliye olduğu, tekil tekil işçi direnişlerinin olduğu aynı zamanda Rojava devriminin IŞİD'i yendiği, AKP-MHP koalisyonunun yenilgi aldığı bir süreçte, 8 Mart'ta erkek - devlet şiddetine karşı kadınların direndiği bir süreçte 1 Mayıs'a gidiyoruz" dedi.

 

Tüm bunların tecride karşı mücadelede somutlaştığını ifade eden Çepni, "İşçi sınıfına ve Kürt halkına saldırıların arttığı bir süreçteyiz. Faşizm karşısında birleşmeyi gerektiren bir süreç. İşçi sınıfına yönelik saldırılarda demokrasi ve emek mücadelesinin yan yana gelmesi gereken 1 Mayıs. Kayyum siyasetinde sadece belediyeler el değiştirilmedi, kültürümüze ve iradeye saldırdılar. 31 Mart'ta bu irademizi geri aldık, halkçı yönetim anlayışını yerleştireceğiz. Kürt halk önderi Abdullah Öcalan'a yönelik tecrit tüm toplum üzerindedir. 1 Mayıs'ta tüm demorkasi taleplerinin bayraklaşması gerekiyor" diye konuştu.

 

'ANA TALEPLERDEN BİRİ TECRİDİN KALKMASI OLMALI'

 

AKP'nin Türkiye'nin büyük şehirlerini kaybettiğini işaret eden Çepni, sözlerine şöyle devam etti: "Kayyumlar siyasetini çökerttik ama KHK gibi oyunlarla irademiz gasp edildi. Batı'da Kürdistan'da halkların iradesine sahip çıkmak gerekir. En temel meselemiz tecrit sorunu, tecrit sadece Kürt halkının sorunu değil, tüm toplum 'demokrasi' diyen herkes tecrit altında. Tecride karşı mücadele yükseldikçe devlet saldırganlaşıyor. 1 Mayıs'ta ana sloganlardan bir tanesi tecride karşı mücadele olması gerekir. Bu hattan birleşik bir mücadalede kurulması gerekiyor. Güçlerimizi birleştirebilirsek faşizmi yenebiliriz. Bu 1 Mayıs bunun vesilesi olur."

 

DİSK'e bağlı Limter-İş Sendikası Genel Başkanı Kanber Saygılı ise bu yıl bu topraklarda 108. kez, dünyada ise 130. kez 1 Mayıs'ın kutlacağını hatırlattı. 1 Mayıs'ın tüm dünyadaki ezilenlerin tek ortak bayramı olduğunu vurgulayan Saygılı, 1 Mayıs'ın orataya çıkışının 8 saatlik iş günü için olduğu hatırlattı. İkinci Enternasyonal'in 1 Mayıs'ı işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olarak kabul ettiğini aktaran Saygılı, "Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğu zamanlar 1 Mayıs yasaklandı ama 1976'da tekrar alanlar açıldı. 1981 yılında 1 Mayıs tekrar yasaklandı ve 2009'da 1 Mayıs resmi tatil oldu" dedi.

 

'1 MAYIS'TA SAVAŞA KARŞI MÜCADELEYİ BÜYÜTMEK LAZIM'

 

1 Mayıs'ın her dönemde aynı gündemli olamayacağına dikkat çeken Saygılı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu yıl kriz ve tecride karşı mücadele öne çıkacak. Kıdem tazminatina saldırının emeğe karşı çok ciddi bir saldırı anlamındadır. Sadece ekonomik talepli mücadele bizi ileriye taşımaz. Demokrasinin olmadığı yerde ekmeğin, işin asla garantisi olamaz. Dolayısıyla emek ve demorkasi mücadelemiz iç içe olmalı. 7 Haziran'dan sonra toplumsal muhalefette bir savunma pozisyonuna geçti ama haklarımızı savunma pozisyonuyla kazanamayız. 31 Mart'tan itibaren AKP'nin tepe taklak olduğunu görüyoruz. Ama AKP kendiliğinden asla gitmeyecek. Kitlelerde değişim isteği var, bu yıl 1 Mayıs'ı kutlarken savunma psikolijisinden çıkmamız gerekiyor. Bu düzen kutuplaştırmayı savaş üzerinden yapacak. Kriz ezilenleri birleştirirken savaş kutuplaştırıyor. O yüzden biz hem savaşa hem de krize karşı mücadeleyi 1 Mayıs'ta büyütmek lazım."

 

Panel, panelistlere soru- cevap bölümünün ardından sona erdi.