7 Ekim 2024 Pazartesi

Ekim Can Polat'ın açlık grevi 17. gününde: Su bile verilmiyor

Oğlu Ekim Can Polat'ın hapishanede maruz kalan işkencelerin ve kötü muamelelerin günden güne arttığına dikkat çeken Songül İlker, ağır hastalıklarına rağmen Polat'ın tedavi edilmediğini vurguladı. Kantin ihtiyaçları ve ilaçları verilmeyen Polat'ın sürekli parasının bittiğini söyleyen anne İlker, bir kez daha dayanışma çağrısı yaptı. 

Ağır hasta tutsak Ekim Can Polat, açlık grevi direnişinin 17. gününde. 2016 yılından bu yana tutuklu olan Polat, kalp ritm bozukluğu, KOAH, kemik erimesi ve hipofiz hormon dengesizliğine rağmen ısrarla tedavi edilmiyor. 

Daha önce de açlık grevi yapan ve bu esna da kalp krizi geçiren Polat, aylardır hastane sevki için uğraşıyor. Hastaneye götürüldüğünde de işkenceye maruz kalıyor. 

Oğlu Ekim Can Polat için dayanışma çağrısı yapan Songül İlker, en son yaptıkları telefon görüşmesinde Polat'ın "Buradaki işkenceleri görseniz insanlığınızdan utanırsınız" dediğini aktardı. 

'OĞLUM YALANCI ŞAHİTLERİN İFADESİYLE 24 YIL CEZA ALDI'
ETHA'ya bilgi veren anne İlker, "2016 yılında oğlum on dokuz yaşındayken tutuklandı ve o günden beri tutsak. Sürekli sürgün edildi şu an dördüncü yeri olan Denizli T Tipi Hapishanesi'nde. Daha önce Silivri, Bandırma ve Akhisar hapishanelerine sürgün edilmişti. Duruşmalar da ise yalancı şahitler dinlendi, suçu işleyen kişi 9 yıl ceza almasına rağmen aynı gün tahliye oldu ve kararı çoktan belli olan bir mahkemede karar okunup oğlum 24 yıl ceza aldı" dedi. 

'ÖLÜMLE TEHDİT ETTİLER, İŞKENCE GÖRDÜ'
Polat'ın beş sene boyunca sistematik olarak fiziki ve psikolojik işkence altında olduğunu kaydeden İlker, "Sürgün edildiği her hapishanede tedavi hakkı ve ilaçlarını kullanması engellendi. Her hapishanede zorla çıplak aramaya maruz kaldı. 'Hastaneye götürüyoruz' diyerek sürgün ettiler. Silivri 5 No'lu Hapishane'de ilk günden tedavisi engellenmeye başlandı, hastaneye sevk edilmedi. Bandırma T Tipi Hapishanesi'nde hücrede tek başına kaldı. Akhisar Hapishanesi'ne sevk ettiler; burada ölümle tehdit ettiler, işkence gördü. Buna karşı açlık grevi eylem yaptı ve kalp krizi geçirdi" ifadelerini kullandı. 

'İŞBİRLİĞİNE ZORLANDI, REDDEDİNCE İŞKENCE ARTTI'
Akhisar Hapishanesi'nde Başgardiyan Kazım Demiştaş tarafından, "Seni öldürürüz, bizimle iş birliği yap" diyerek tehdit edildiğini kaydeden anne İlker, iş birliğini reddettiği için baskı ve işkencelerin daha da arttığına dikkat çekti. İlker, "Daha önce Ekim'e saldıran bir adli hükümlü vardı. Ekim'i tadilat yapacağız diye zorla çıkarttılar ve o hükümlünün tam karşısına yerleştirdiler. Kaldıkları yer karşı karşıya. Yapılanları gören adli tutuklular 'bu kadar da olmaz' deyip, Ekim'e yapılanlara tepki göstermek için hapishane yönetimine dilekçe yazdı. Gardiyan, 'asmayalım da besleyelim mi' dedi. Kantinden su istediğinde diğer tutuklulara veriyorlar ama Ekim'e vermiyorlar" diye konuştu. 

'GARDİYAN MÜDÜRÜN GÖZÜ ÖNÜNDE ÖLÜMLE TEHDİT ETTİ'
Hasta tutsakların ölmesi için her şeyin yapıldığının altını çizen anne İlker, şöyle  devam etti: "Benim yazdıklarımdan rahatsızlık duymuşlar. 'Çıplak arama işkencedir' demiştim. Müdür Ekim'i yanına çağırıp, 'annen böyle söylüyor, bu suç değil kurallarımız içinde var' demiş. Ekim'in itiraz etmesi üzerine orada bir gardiyan, 'seni gömeriz buraya, gebertiriz' sözleriyle müdürün önünde tehdit etmiş. 

'DAHA ÖNCE KALP KRİZİ GEÇİRDİ'
Ekim Can daha önce açlık grevi eylemi yaparken kalp krizi geçirdi. Aynı zamanda kalp ritm bozukluğu, KOAH, kemik erimesi ve hipofiz hormon dengesizliği teşhisleri var ağır hasta, bir an önce sağlık kuruluşlarında tedavi altına alınması lazımken ilaçları bile verilmiyor. En son konuştuğumuz da  'Buradaki işkenceleri görseniz insanlığınızdan utanırsınız' dedi.

'HASTANEYE GÖTÜRÜLDÜ; DARP EDİLDİ GERİ GETİRİLDİ, TEDAVİ EDİLMEDİ'
Aylardır hastane sevkleri için uğraşıyorlar. Hastaneye götürüldüğünde de darp ediliyor. Şubat ayında Denizli Devlet Hastanesinde doktor muayene etmiyor ve darp ediliyor. Doktorun yanına önce jandarma girip dosyası ile ilgili bilgi veriyor sonrasında muayene yapılmıyor. 'Tedavi süreci başladı' gibi şeyler çıkıyor ama Ekim için tedavi süreci hiç başlamadı. Götürüldü, darp edildi ve geri getirildi.

'KANTİN İHTİYAÇLARI VERİLMİYOR AMA PARASI BİTİYOR'
Tedavi edilmeyi, oradaki işkencelerin ve hak ihlallerinin son bulmasını istiyor. Eşyalarını kırmışlar, kantin ihtiyaçları verilmediği halde parası bitiyor nasıl oluyorsa, giden para zamanında verilmiyor ve bitti diyorlar. 'Akıllı olacaksın, biz ne dersek onu yapacaksın. İşte o zaman rahat edersin' diyorlar."