26 Kasım 2024 Salı

Eğitim-Sen: Anadili üzerindeki engeller kaldırılmalı

21 Şubat Dünya Anadil Günü'ne ilişkin basın toplantısı düzenleyen Eğitim-Sen, "Farklı anadilleri üzerindeki sınırlamalara son verilmeli, her bireyin kendi anadilini öğrenmesi ve kendi anadilinde eğitim almasının önündeki engeller kaldırılmalıdır" ifadelerini kullandı.

Eğitim-Sen Merkez Yürütme Kurulu (MYK), 21 Şubat Dünya Anadil Günü nedeniyle Ankara'da bulunan genel merkezinde basın toplantısı düzenledi.

'TÜRKİYE'DE 18 DİL YOK OLMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA'
Basın açıklamasını, Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak okudu. UNESCO verilerine göre dünyada 5 bini yerli olmak üzere 7 binden fazla dil konuşulduğunu ancak bu dillerin yüzde 40'ının yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ifade eden Irmak, Türkiye'de 18 dilin yok olduğunu veya yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu kaydetti.

Çocuklar açısından 0-6 yaş arasının zeka gelişimin büyük oranda tamamlandığı, çevresiyle ilişkilerin algılanmaya ve yorumlanmaya başlandığı dönem olduğunu dile getiren Irmak, bu aşamada çocuğun gelişiminde belirleyici olanın aile yaşantısı belirtti. Okul öncesi dönemde çocukların konuşma dili olarak anadilini kullandığına işaret eden Irmak, "Anadilin çocuk üzerindeki etkisi ailesi ve çevresinden öğrendikleriyle doğru orantılıdır" dedi.

'ANADİLİNİN ETKİN KULLANIMI EĞİTİMDE BAŞARIYI ARTIRIYOR'
Çocuğun iletişim araçlarında kullanılan dilin anadilinden farklı olması, ne anlatılmak istendiğini algılayamamasının kendi kişiliğinde oluşacak çatışmanın ilk belirtisi olarak ortaya çıktığını belirten Irmak, "Anadilinde eğitim çocuğun ikinci dili öğrenmesini kolaylaştırmakta, ikinci dili öğrenmek de anadili geliştirmektedir" dedi.

Bireyin kendini gerçekleştirme sürecinde anadilin etkisine işaret eden Irmak, "Kişi ana dili ile daha etkili iletişim kurmakta ve algıları daha güçlü, net ve çok yönlü olmaktadır. Bu noktadan hareketle, bireyin kendisini gerçekleştirmesinde önemli bir etkisi olan ana dili eğitiminin etkin bir biçimde kullanılması eğitimsel başarıyı arttırmaktadır" ifadelerini kullandı.

'ANADİLİN ENGELLENMESİ EN ÇOK ÇOCUKLARI ETKİLİYOR'
Anadilinde eğitim hakkına yasak getirip, diğer taraftan eğitim hakkının karşılandığını iddia etmenin gerçekleri çarpıtmak anlamına geldiğini vurgulayan Irmak, şöyle devam etti: "21 Şubat Dünya Anadili Günü, ülkemizde özellikle anadili Türkçeden farklı olan Arapça, Kürtçe, Lazca, Hemşince, Çerkezce vb. gibi milyonlarca çocuğun kendi anadillerinden koparıldığı ortamda kutlanmaktadır. Anadilin kullanımının engellenmesi toplumun bireylerini değişik boyutta etkilese de, tartışmasız en fazla çevresi ile iletişimini anadili ile sağlayan çocukları etkilemektedir. Gerek dilbilimi gerekse eğitim bilimleri açısından anadilinin pedagojik ve insanı boyutunun sürekli geri plana itilmesinin en acı sonuçlarını çocuklarımız yaşamakta, anadili resmi dilden farklı olan çocukların öğrenme becerilerinde iki yıl geri kaldığı görülmektedir."

'ANADİLİ ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALDIRILMALI'
Resmi dil dışındaki anadillerin varlığına ve öğrenilmesine karşı çıkmanın eğitim bilimine meydan okumak anlamına geldiğinin altını çizen Irmak, "21 Şubat Dünya Anadili Günü'nde milyonlarca çocuk kendi anadilini kullanamadığı, anadilinde eğitim göremediği için başta eğitim süreçleri olmak üzere, toplumsal yaşamın bütün alanlarında mağduriyet yaşamayı sürdürmektedir. Farklı anadilleri üzerindeki sınırlamalara son verilmeli, her bireyin kendi anadilini öğrenmesi ve kendi anadilinde eğitim almasının önündeki engeller kaldırılmalıdır. Eğitim Sen olarak, tüm dünya ve Türkiye halklarının 21 Şubat Dünya Anadili Günü'nü kutluyor, farklı anadili ve kültürlerin özgürce yaşaması ve gelişmesinin önündeki bütün yasal ve fiili engellerin kaldırılmasını talep ediyoruz" dedi.