Diyarbakır 1 Mayıs mitingi: 24 Haziran denkleminin çözümü HDP'dir

Diyarbakır'da DİSK, KESK, TMMOB ve Diyarbakır Tabip Odası tarafndan düzenlenen 1 Mayıs mitingi, İstasyon (5 Haziran) Meydanı'nda gerçekleştirildi.

 

Miting öncesi sabah erken saatlerden itibaren meydana çıkan tüm yollar trafiğe kapatıldı. Meydanın çevresinde ise yüzlerce polis konuşlandı.

 

Miting alanına gelenler polisler tarafından arandıktan sonra alana girişlerine izin verildi. Alanın girişlerine kurulan kontrol noktalarında yapılan üst araması sırasında çakmak, madeni para gibi eşyalara el konuldu. Bazı kişilere ise GBT kontrolü yaptı.

 

Alana "1 Mayıs ile güzel günler göreceğiz", "Güvenlik soruşturması adı altında emekçi kıyımına son", "İş cinayetlerine kurban gitmediğimiz savaşsız, sömürüsüz memleketi emek ile kuracağız", "İnsanca yaşam ve iş güvencemiz için OHAL'e hayır", "Emeğimiz kimliğimiz bizimdir", "Özgür kadınla özgür topluma", "Bijî biratiya gelan", "KHK'lar yok hükmündedir" yazılı pankartlar asıldı.

 

Siyasi partiler, sendikalar ve demokratik kitle örgütleri kortej oluşturarak alana giriş yaptı. Yürüyüş sırasında "Bijî Yek Gulan", "OHAL'e hayır", "Bijî berxwedana karkeran", "Kerkük'ten Efrin'e işçilere bin selam", "Bijî berxwedana Efrin'e", "Bijî yek Gulan, azadiya Kurdistan" sloganları atıldı.

 

TGS korteji ile yürüyen gazeteciler de "Özgür basın susturulamaz", "Sansüre hayır" sloganları atarken, alanda bekleyen emekçiler gazetecilere alkış ve zılgıtlarla destek verdi. 

 

Mitinge katılan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, milletvekilleri ve parti temsilcileriyle birlikte alana giriş yaptı. Bu sırada emekçiler alkış ve zılgıtlar ile Temelli ve beraberindekileri selamladı. Temelli'ye sahneye kadar eşlik eden emekçiler sık sık "Yaşasın halkların kardeşliği" sloganı attı.

 

Miting alanını dolduran binler zaman zaman Efrin ile ilgili sloganlar attı. Bu anlarda sahnedeki müzik tesisatının başında bekleyen polisler, müzik sesini yükselterek sloganları engellemeye çalıştı. Ancak emekçiler ısrarla slogan atmayı sürdürdü. 

 

Yine mitingde sahne alacak sanatçıların, aletlerini akort etmeleri esnasında Şivan Perwer'in "Herne Pêş" şarkısının melodisini çalınca polisler tarafından uyarıldı.

 

BES Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Bedirhan Çetinkaya'nın tutuklu bulunduğu Diyarbakır D Tipi HApishanesi'nden gönderdiği mesajı polis engellenmek istendi. Miting başlamadan program içeriğine müdahale eden polis, Tertip Komitesinden Çetinkaya'nın hapishaneden gönderdiği mesajin okunmamasını istedi. Mesajin okunması durumunda soruşturma başlatılacağını Tertip Komitesi'ne bildirdi.

 

Meydanı dolduran emekçiler ise tüm engellemelere rağmen sahneden çalan 1 Mayıs türküler eşliğinde halay çekti.

 

Mitinge Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk ve DTK Divan üyeleri, Amedspor Berxwedan taraftar grubu, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği temsilcileri, ESP, HDP, HDK üyeleri katıldı. 

 

Alandaki emekçileri tertip komitesi adına selamlayan M. Şirin Gürbüz, "AKP 22 aydır ülkeyi OHAL ile yönetiyor. OHAL ile birlikte savaş politikaları hız kazanmıştır. Barış sözcüğü suç sayılmıştır. Aylar süren güvenlik soruşturmaları ile atamalar yapılmıyor. KHK'larla arkadaşlarımız işinden atılıyor. Bu kapsamda işsizlik giderek büyüyor" dedi. Gürbüz, hukuksuz uygulamalara 24 Haziran'da cevap vereceklerini ve faşizmin kaybedeceğini vurguladı.

 

KESK, TMMOB ve TTB temsilcilerinin konuşmalarının ardından söz alan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Temelli, "Ülkedeki tüm katliamlar gibi Taksim katliamının da hesabını sormaya devam edeceğiz. Gültan Kışanak ve Fırat Anlı'ya da selamlarımızı gönderiyoruz" dedi.

 

Amed deyince akla Ahmed Arif'in geldiğine söyleyen Temelli, Arif'in "Diyarbekir Kalesi'nden notlar" şiirini okudu.

 

Halkların katliamların hesabını sormak için 24 Haziran'da birlikte hareket edeceğini vurgulayan Temelli, "Bunları Zilan'dan, Dersim'den, Ağrı'dan, Soma'dan, Cizre'den tanıyoruz. Bunların hesabını sormak için Newroz ve 1 Mayıs'ı 24 Haziran'a taşıyacağız. Bunlar zulüm ile ayakta duruyorlar. İktidarlarını düşmanlıkla devam ettiriyorlar. Sadece sarayın ışığının yanmadığı bir ülke için alanlardayız. Bizi yerimizden ettiler. Sonra TOKİ'leri diktiler. Zannettiler ki TOKİ'leri diktiklerinde suçlarının üstünü örtecekler. Ama unutmayacağız. Bu beton zihniyetten kurtulacağız. Sur'u da kentlerimizi de biz inşa edeceğiz. Bunlar sulama alanlarını yok ederek bu ülkenin bereketli topraklarına ayrı bir zulüm getirdiler. Güvenlik barajları ile su havzalarını işgal ettiler. Çıkardıkları bütün yasalarla doğayı kendi sermayesine talan etmektedir" dedi.

 

'BURADA KÜRT ANKARA'DA KURT OLANLARA OY YOK'

 

AKP'nin ülkeyi kayyum ve OHAL ile yönettiğini söyleyen Temelli, "Bir kayyum coğrafyası yarattılar. Neden kayyum atadılar bir açıklaması yok. Halkın seçilmişlerini cezaevine attılar. Kayyumların ilk işi yolsuzluk oldu. Yıllarca bu belediyeleri izlediler tek yolsuzluk bulamadılar. Şimdi yolsuzluk yapan kayyumlar AKP'den aday adaylığı için başvuruyorlar. OHAL 7. kez uzatıldı. Biz bu AKP'ye oy vermeyeceğiz. Kürt illerinden bunlara oy çıkmayacak. Burada Kürt, Ankara'da kurt olanlara oy yok" dedi.

 

Cizre'den Silopi'ye gitmek için 4 kez gümrükten geçildiğini belirten Temelli, "Yunanistan'a gitmek Cizre'ye gitmekten daha kolay. Sürekli GBT yapıyorlar. Bunlar hep tecrittir. Bu tecrit de Sayın Öcalan ile başladı. Buradan sesleniyoruz bu tecridi kaldırın" diye seslendi. 

 

'180 VEKİL HESABI YAPSINLAR'

 

Konuşmasında 24 Haziran'a özel vurgu yapan Temelli, "Bugünden beri hepimiz birer müşahidiz. Güçlü girmemiz gerek. Mücadelemiz için önemlidir. Bunun gereğini yerine getireceğiz. İrademizi kimseye vermeyeceğiz. Yerel yönetim ile güçlendirmiş parlamenter sistem için çalışacağız. Pazarlık hesabı ile girmeyeceğiz. AKP ve MHP yüzde 50+1'i bulamayacak. Her ne kadar kirli pazarlıklar yapsa da halk bunlara oy vermeyecek. Bir araya gelmeden yüzde 50'yi aşıyoruz dediler ancak şimdi bir araya geldiler yüzde 50'nin altına indiler. Çünkü kimse bu koalisyona oy vermeyecek. Bunların karşısındaki ittifak da topluyor ancak bir türlü sonuca ulaşamıyor. Hepsinin aklı bizim vekilliklerimizde. Yan yana gelip 80 vekil hesabı yapıyorlar. Ancak biz 80 değil, 180 hesabı yapıyoruz. Bu 80 vekil hesabı Kerkük'ten, Efrin'den, Botan'dan, Amed'ten döner. Aynı deneyler ile farklı sonuca ulaşamazsınız. Denklemin çözümü HDP ile mümkündür. Ya HDP ile siyaset yapacaksınız ya da siz de çürüyüp gideceksiniz. En güçlü aday ve program ile 24 Haziran'da seçime gireceğiz. Bizler umudun yolcularıyız. Bizler yürüdükçe barış ve demokrasinin yolu açılacak" dedi.