'Direnişler dayanışmayla kuşatıldığında kazanılır'

Trendyol depo işçilerinin direnişi 1 aya yaklaşırken, direnişçi Umut Gök ve DGD-Sen Genel Başkanı Neslihan Acar, Trendyol direnişi sahiplenme ve Trendyol'u boykot etme çağrısı yaptı.

Esenyurt'ta bulunan Trendyol deposunda ağır çalışma koşulları, hak gaspları ve mobbinge karşı PTT-Sen ve DGD-Sen üyesi oldukları için işten atılan 14 işçinin direnişi devam ediyor. Trendyol depo işçisi Umut Gök ve DGD-Sen Genel Başkanı Neslihan Acar'la direnişin taleplerini, direniş sürecini, engelleme çabalarını ve direnişi büyütmenin gerekliliğini konuştuk. 

GÖK: ANAYASAL HAKKIMIZ OLAN SENDİKADAN VAZGEÇMEDİK
21 yaşındaki Umut Gök, 3 senedir Trendyol'da çalışıyor. İşten çıkarılan 54 işçiden biri olan Gök, yalan beyan tutanaklarla ve küçülme bahanesiyle işten çıkarıldığını hatırlattı.

İşten çıkarılan işçilerin depo önünde direnişe devam ettiğini belirten Gök, "Kimisi kirasını ödeyemiyor, kimisini mama alamıyor, kimisinin doğalgazı kapalı, kimisi evden atılıyor. Bu arkadaşlar ne yapacak, ne edecek hiç düşünmüyorlar. Biz anayasal hakkımız olan sendikaya üye olduk ve bundan vazgeçmedik. Çünkü biz hakkımız için buradayız, sonuna kadar burada olacağız. Direne direne kazanacağız" dedi.

'MUHBİRLİK DAYATMASINI REDDETTİĞİM İÇİN İŞTEN ATILDIM'
Kazandığı üniversiteye maddi sebepler dolayısıyla gidemediğini anlatan Gök, 3 yıldır Trendyol'da çalıştığını ve işten çıkarılmadan önce depo şefi Bahattin Yarıcı'nın kendisinden muhbirlik istediğini kaydetti. Depo içerisinde bir sendikal örgütlenme faaliyeti olup olmadığına ilişkin muhbirlik istendiğini ve bunu reddettiği için "Eğer yapmazsan kurunun yanında yaş da yanar, ilk seni çıkarırız" diye tehdit edildiğini ifade eden Gök, bu olaydan bir buçuk hafta sonra namaza gittiği ve bunu haber verdiği halde işinin başında olmadığı gerekçesiyle düzmece bir tutanak hazırlanarak işten çıkarıldığını aktardı. Gök, "Yalan beyan bir tutanakla sırf muhbirlik ve ajanlık yapmadım diye işten çıkarıldım. Bunları duyun, sizin de başınıza gelebilir, benim başıma geldi. Korkmayın ve sendikaya üye olun" ifadelerini kullandı.

'HAKKIMIZI YEDİRMEYECEĞİZ'
Trendyol'un Maslak'ta bulunan genel merkezi önünde yaşadıkları polis işkencesini de anlatan Gök, genel merkeze sadece bir muhatap bulabilmek için gittiklerini ve orada beklerken hiçbir uyarı yapılmadan işkenceyle gözaltına alındığını kaydetti. "Bizler buradayız, her gün Trendyol'un kapısında olacağız. Hakkımızı yedirmeyeceğiz" diyen Gök, herkese direnişin sesini duyma, büyütme ve genç işçilere sendikaya üye olma çağrısı yaptı.

ACAR: 'KÜÇÜLMEYE GİDEN' TRENDYOL CİDDİ KAR ORANLARI AÇIKLADI
DGD-Sen Genel Başkanı Neslihan Acar, Trendyol deposunda 5 taşeron firmanın usulsüz şekilde çalıştırılması, işçilerin primlerine el konulmaması, hak ettikleri ücretlerin verilmemesi, kadın işçilere dönük yoğun taciz ve mobbing, belirli süreli iş sözleşmelerinin yasa dışı uygulanması üzerine sendikal örgütlenme faaliyeti yürütmeye başladıklarını söyledi.

Trendyol patronlarının bu örgütlenmeyi fark ettiği anda sendikalı işçileri "küçülme" yalanıyla işten attığını kaydeden Acar, "küçülmeye" giden Trendyol'un bir önceki hafta çok ciddi kar oranları açıkladığını hatırlattı. 54 işçinin atıldığını ve 14 işçiyle direnişe başladıklarını ifade eden Acar, direnişin taleplerinin 25/2 koduyla işten atılan işçilerin kodunun kaldırılması ve işe iadesi, işçilerin tazminatlarının ödenmesi olduğunu aktardı.

'YASAL HAKLARIMIZ İÇİN DİRENMEK ZORUNDA BIRAKILIYORUZ'
"Aslında biz bugün memleketteki bütün işçiler gibi yasal haklarımız için direnmek zorunda bırakılıyoruz. Yani ben, iş sözleşmesinden doğrudan doğan haklarımın kendisini alabilmek için direnmek zorunda bırakılıyorum" diyen Acar, direniş boyunca Trendyol'la bir görüşme zemini yakalamaya çalıştıklarını anlattı.

Depo önünde direnenlerin sesleri ulaşmasın diye saatlerce kepçe çalıştırıldığını, yol bakım çalışması yapıldığını kaydeden Acar, eylemli bir direnişle bu engellemelerin önüne geçtiklerini ifade etti. "Direnişi kırmak için çeşitli saldırılar gerçekleştiriliyor" diyen Acar, Trendyol Genel Merkezi önünde de benzer bir durumla karşı karşıya kaldıklarını belirtti.

'GÖZALTI SÜRECİ DE HUKUKSUZLUKLARLA DOLUYDU'
Bir muhatap bulabilmek için genel merkez önüne gittiklerini vurgulayan Acar, görüşme için gittikleri binada güvenlik tarafından hızlıca kapıların kapatılarak orada bir işgal görüntüsü organize edildiğini anlattı. Giriş çıkış kapatıldıktan sonra taleplerini ifade etmeye çalışırken hiçbir uyarı yapılmadan işkenceyle gözaltına alındıklarını ve gözaltı süresi boyunca da hukuksuzlukların devam ettiğini aktaran Acar, gözaltı sırasında hasar gören kolunu göstererek, sağlık kontrolü için gittikleri hastanede doktorların da polisten yana taraf aldığını ve ağrı kesici yapmayı reddettiğini dile getirdi.

"Bunların hepsine direnmek zorunda kalıyoruz, direnişin getirdiği sorumlulukları da biliyoruz" diyen Acar, gözaltı sonrası depodaki üyelerine burada olduklarını anlatmak için depo önüne geldiklerini ve tam dağılırken servis şoförünün PTT-Sen Genel Başkanı Süleyman Şen'in üzerine servis aracını sürdüğünü ifade etti. Buna tepki gösterdikleri için polisler tarafından ablukaya alındıklarını ifade eden Acar, direnmeleri sonucu servis şoförü hakkında yasal işlemlerin başlatılacağını kaydetti.

"Biz burada direniyoruz çünkü haklarımız öyle kolay kazanılmadı. İşçi sınıfı tarihi boyunca tırmalayarak, kazarak, can vererek, bedel ödeyerek, işsizlikle sınanarak, çoluğunun çocuğunun aç kalmasına katlanarak bu haklar kazanıldı. Kıdem tazminatı böyle kazanıldı, iş yasası dediğimiz şeyin 70-80 yıl geçmişi bile yok. Hiçbirini de bırakmaya niyetimiz yok" diyen Acar, sendikal hakların tırpanlanmasına ve fiili gaspına karşı haklarını her yerde canhıraş savunacaklarını söyledi.

'EMEKÇİ HALK DIŞINDA KİMSEMİZ YOK'
Kamuoyuna seslenen Acar, şöyle devam etti: "Bizim emekçi halk dışında gerçekten kimsemiz yok. Birbirimize tutunmazsak yaşama ve bir parça nefes alma şansımız yok. Bizi duymalarını, direnişi büyütmelerini istiyoruz. Yine Trendyol milyonlarca lira karlarını emekçi halkı kazıklayarak elde ediyor. O yüzden de Trendyol'dan almazsak ölmeyiz, hiçbir şey olmaz bize ama Trendyol'dan almaya devam edersek buradaki işçiler evlerine ekmek götüremeyecekler. Bu pervasızlık sizlerin de çalıştığı yerlere sıçrayarak daha kötü şekilde devam edecek. Direnişler ancak dayanışmayla kuşatıldığında kazanılır. Buradan dayanışmayı esirgemeyin."