20 Eylül 2024 Cuma

Direnişçi Tülay Çal'dan İmamoğlu'na açık mektup

İmamoğlu'na açık mektup yazan İBB İsper direnişçisi Tülay Çal, yaşadığı hukuksuzlukları aktardı ve "Talebim çok basit ve net: İBB'de kadrolu çalıştığım ve haksız tutanaklarla işten atıldığım işime iade edilmek istiyorum" dedi.

72 gündür direnişte olan İBB iştiraki İsper işçisi Tülay Çal, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yazdığı açık mektup ile sesinin duyulmasını istedi. Hukuksuzca işten atıldığını hatırlatan Çal, bunca yıl ağır işlerde çalıştığını, evinin kira olduğunu ve bir gelirinin olmadığını belirtti.

2021'de İBB sosyal tesislerinde işe girdiğinini, amirinden ödül aldığını hatırlatan Çal, "Ancak Sancaktepe Safa Tepesi sosyal tesislerine geçtiğimde sürekli olarak amirlerimden, şeflerimden baskı gördüm. İş arkadaşlarımla konuşurken siyasi görüşlerimi söylediğim için çok sert tepkiler aldım. Amirlerin ayrımcılıklarına ses çıkardığım için sürekli tutanak tehdidiyle karşılaşmaya başladım. Siyasi düşüncelerimden, Alevi olmamdan, kadın olmamdan dolayı aşağılandım, cezalandırıldım. Ramazanda neden oruç tutmadığım dahi sorgulandı. Fiziksel engelimi bildikleri halde bana yapamayacağım işler verdiler" dedi.

Geçirdiği iş kazası nedeniyle kaburgasının kırıldığını ve raporlu olduğu dönemde "verilen işi yapmıyor" denilerek hakkında asılsız tutanaklar tutulduğunu belirten Çal, "3 tane haksız tutanak sonucunda 29 Eylül'de işten çıkarıldım, ben bunu hak etmedim. Bu haksızlığı kabul edemiyorum. Kasım ayından bu yana Saraçhane Parkında direnişteyim, sesimi duysunlar istedim. Sosyal tesislerin önlerinde eylemler yaptım, belediye yönetimine sesimi duyurmak için gitmediğim program, eylem kalmadı" ifadelerini kullandı.

Direnişçi, Çal İmamoğlu'na açık mektubuna şöyle devam etti: "Her şey güzel olacak diyorlardı, ama bugüne kadar çaldığım tüm kapılar yüzüme kapandı, verilen sözler tutulmadı. Seçimlerde oy isteyenler, aylardır benim sesimi duymuyor, direnişimi görmüyor. En son yapılan bir görüşmede beni ancak taşeron olarak alabileceklerini söylemişler. Sanki ben bir hırsızlık yaptım, sanki benim bir suçum varmış gibi böyle bir cevap geldi, bu yüzden kabul etmedim taşeronu. Ben tazminat almak yada taşeron çalışmak istemiyorum. Sadece bana yapılan haksızlığın son bulmasını ve işime yeniden başlamayı istiyorum. Bir kadın olarak direniş süreci de gittikçe zorlaşıyor. Direnişimi doğru bulmayanlar, ileri geri konuşanlar, seçim döneminde CHP'yi karalamaya çalıştığımı söyleyenler var. Ben CHP üyesi bir işçiydim. Ama bu süreç ne yazık ki CHP'nin söz konusu işçiler olunca tavrının AKP ile aynı olduğunu gösteriyor. İşçiye ayrımcılık ve mobbing yapan, haksız yere işten çıkaran kendi bünyelerindeki yöneticileri karşılarına alacaklarına, haksızlığa uğrayan işçiyi görmezden gelmeyi tercih ediyorlar. Fakat ben ne olursa olsun direnişten, işime aynı şartlarla geri dönme mücadelemden vazgeçmek istemiyorum. Sesimi duyurabilmek için herkesten destek bekliyorum. Talebim çok basit ve net: İBB'de kadrolu çalıştığım ve haksız tutanaklarla işten atıldığım işime iade edilmek istiyorum."