Demirtaş: Hükümetin politikalarını eleştirmek nasıl hakaret olabilir
Dönemin Başbakanı Davutoğlu'na 2015 yılında Kürdistan'da halklara yönelik uygulanan savaş politikalarından dolayı eleştirilerinden kaynaklı "hakaret" iddiasıyla yargılanan Demirtaş'ın duruşması görüldü. Demirtaş, söz konusu konuşmalarını savundu ve fotoğraflarla 2015 yılında özyönetim direnişi sırasında yaşananları, katledilen insanları ve insanlık dışı uygulamaları hatırlattı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'na hakaret ettiği iddiasıyla Mersin 14. Asliye Ceza Mahkemesinde duruşması görüldü. Demirtaş'ın SEGBİS ile katıldığı duruşmada, HDP Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan hazır bulundu.
'KÜRTLERE KARŞI AYRIMCILIK YAPILDI'
Özellikle 2015 yılında yaşanan olayların fotoğraflarını göstererek tek tek anlatan Demirtaş ve "Size bir korku filmi anlatmıyorum, bunların tamamı bu ülkede yaşandı" diyen Demirtaş, Kürtlere karşı açık ayrımcılık yapıldığını belirtti, "onursuzluğu kabul etmedik, etmeyeceğiz" dedi.
Partisine yönelik 5 sene önce yapılan siyasi darbede kendisiyle birlikte diğer Eş Genel Başkan Figen Yüksekdağ'ın da aralarında bulunduğu 12 milletvekilinin operasyonla gözaltına alındığını ve tutuklandığını hatırlattı. Demirtaş, bunların hepsinin AİHM'in kararlarıyla siyasi saiklerle yapılan tutuklamalar olduğunun tescillendiğini kaydetti.
'2015'TE YAPILANLARI VİCDANIM VE AHLAKIM KALDIRAMAZ'
Cumhuriyet savcısının iddianameyi ve fezlekeyi hazırlarken davaya söz konusu eleştirileri neden yaptığını araştırmadığının altını çizen Demirtaş; özyönetim direnişi sırasında Cizre'de sokak ortasında katledilen 10 yaşındaki Cemile Çağırga'yı neredeyse Davutoğlu'na yalvarmasına rağmen defnettiremediğini belirtti. Yine Ekim 2015'te Şırnak kent merkezinde katledilen gerilla Hacı Lokman Birlik'in cansız bedeninin panzer arkasında sürüklenmesine ve bunu yapanlar hakkında hiçbir işlem yapılmadığının altını çizen Demirtaş, 68 yaşındaki Silopi'de evinin önünde katledilen ve 7 gün boyunca cenazesi kaldırımda bekletilen Taybet İnan'ın da tüm yalvarmalarına rağmen Davutoğlu'nun cenazeyi aldırmadığını vurguladı. Yine Varto'da katledilen gerilla Kader Kevser Altürk'ün (Ekin Wan) katledildiğini ve çıplak bedenini JÖH hesaplarında paylaşıldığını hatırlatan Demirtaş, vicdanının ve ahlakının bunları kaldıramayacağı için Davutoğlu'nu eleştirdiğinin altını çizdi.
Savunmasının alınmadan düşme kararının verilmesi gerektiğine dikkat çeken Demirtaş, ceza verilse de sonucun değişmeyeceğini belirtti.
'HÜKÜMETİN DIŞ POLİTİKASINI ELEŞTİRMEK NASIL HAKARET OLABİLİR'
Avukatların savunmasından sonra mahkeme heyetinin Demirtaş'ın IŞİD ve diğer örgütlere ilişkin hükümete yönelttiği eleştirilerini hatırlatması üzerine söz alan Demirtaş şunları söyledi: "Hükümetin dış politikasını eleştirmek nasıl hakaret olabilir? Hükümet, çıkar 'bunları desteklemiyorum' der. Biz de desteklediğini iddia ediyoruz ve bunun yanlış olduğunu söylüyoruz. Beslemeyin bunları diyoruz. AKP hükümeti Suriye'de çeteleri desteklemiştir, silah göndermiştir. Türkiye de lojistik, istihbarat desteği sunmuştur. Bu bir hatadır. Türkiye, Suriye iç savaşına böyle dahil olmuştur."
Duruşma 31 Aralık tarihine ertelendi