16 Eylül 2024 Pazartesi

Cumartesi Anneleri, Mehmet Yaşar'ın akıbetini sordu

1013. hafta eyleminde Galatasaray Meydanında yan yana gelen Cumartesi Anneleri, 30 yıl önce Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde gözaltına alındıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan Mehmet Yaşar'ın akıbetini sordu.

Cumartesi Anneleri, 1013. hafta eyleminde bir kez daha Galatasaray Meydanını çevreleyen polis barikatlarının önünde yan yana geldi. Eylemde, gözaltında kaybedilenlerin fotoğrafları ve karanfiller taşındı.

30 yıl önce gözaltında kaybedilen Mehmet Yaşar'ın hikayesini kamuoyuyla paylaşan Setenay Yarıcı, Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde yaşayan Mehmet Yaşar'ın esnaf olduğunu ve bir lokanta işlettiğini söyledi.

'DEFALARCA GÖZALTINA ALINDI, LOKANTASI ATEŞE VERİLDİ'
Defalarca evi basılan, gözaltına alınan ve ağır işkencelere maruz kalan Yaşar'ın ortağı olduğu lokantanın da ateşe verildiğini aktaran Yarıcı, Yaşar'ın "önce malın, sonra canın" şeklinde tehdit notları aldığını söyledi.

Yaşar'ın 28 Şubat 1994'te amcasının kızının evinde iftar yemeğine katıldığını ve Yüksekova merkezde evin bulunduğu mahallenin asker ve polisler tarafından kuşatıldığını kaydeden Yarıcı, şöyle devam etti: "Mehmet Yaşar'ın bulunduğu eve gelen silahlı dört kişi, kendilerini polis olarak tanıttı ve kimlik kontrolü yaptı. Eve gelen polisler kimlik kontrolünün ardından 'Bizimle emniyete geleceksin, ifadene başvuracağız' diyerek Mehmet Yaşar'ı gözaltına aldı. Beyaz Toros'a bindirilerek götürülen Mehmet Yaşar'dan bir daha haber alınamadı."

'30 YILDIR YAŞAR'IN AKIBETİ KARANLIKTA BIRAKILDI'
Ailenin tüm başvurularının sonuçsuz kaldığını, Yaşar'ın gözaltına alındığının inkar edildiğini belirten Yarıcı, "Arayışlarını sürdüren aile, tehdit ve baskıyla karşılaştı. Ailesinin tüm çabalarına rağmen, 30 yıldır Mehmet Yaşar'ın akıbeti karanlıkta bırakıldı; suçun failleri ve sorumluları cezasızlık zırhıyla korundu. Tüm çabaları sonuçsuz kalan baba Hamit Yaşar, 23 yıl önce mücadelesini çocuklarına ve torunlarına devrederek aramızdan ayrıldı. Mehmet Yaşar'ın annesi Reyhan Yaşar, eşi Mehsima Yaşar ve çocuklarının hakikati bilme ve bir mezar taşına sahip olma talepleri, bizim de talebimizdir" dedi.

Gözaltında kaybetmelerin zamanaşımına tabi olmayan suç kapsamında olduğunu vurgulayan Yarıcı, "Adli makamlardan, Mehmet Yaşar'ın akıbetini açığa çıkaracak, suçun failleri ile sorumlularını yargılayarak cezalandıracak etkinlikte bir soruşturma başlatmalarını talep ediyoruz. Kaç yıl geçerse geçsin Mehmet Yaşar için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

YAŞAR: SEN BENİM 30 YILDIR BÜYÜMEYEN ALTI YAŞIMSIN
Mehmet Yaşar'ın kızı Evin Yaşar'ın mektubunu Jiyan Tosun okudu. Mektupta şu ifadeler yer aldı:

"Ben altı yaşımı basma kumaşlarından dikilen bir faili meçhulün kızıyım, evlatlarıyız. Biz, hayatın sunduğu hiçbir renkten nasibini alamayan, griden öteye bir mezar sahibi olacak kadar hak ve adaletten nasibini almayan güçlü evlatların. Bir akşam vakti beyaz Toros ile sorgusuz, sualsiz altı evladından aldılar seni. Çocukluğumdan, sevincimden, özgürlüğümden aldılar. Yetimleşti bütün kelimeler, çaresizlik desen üç öğün aş misali. Oysa her kız evladı, kahramanı olan baba duygularıyla büyümeli, sevilmeliydi. Bunu çok gördüler yarınlarımıza. Evlatların olarak seninle her daim gurur duyduk. Sen benim 30 yıldır büyümeyen altı yaşımsın. Sen benim imkansızlıkları maviye çalan şiirimsin. Sen benim özgür yarınlarımın beyaz güvercinisin. Sen benim acımın rengi, anamın bitmeyen bekleyişisin. Sen benim başımın dik duruşusun. Cumartesi Anneleri'nin Mehmet Yaşarı'sın."

Eylem, Galatasaray Meydanına karanfillerin atılmasıyla son buldu.