25 Kasım 2024 Pazartesi

'Covid-19 nedeniyle ekonomi çakıldı, 10 milyon işsiz korumasız'

MMO'nun Sanayinin Sorunları Bülteninin 58'incisinde yapılan analizde, Covid-19 nedeniyle ekonominin küçüldüğünü, 10 milyona yaklaşan işsizler ordusuna devletin sosyal elinin neredeyse değmediğini ve bunun dehşetli bir geçim sorunu yaratmakta olduğuna dikkat çekti.

TMMOB Makina Mühendisleri Odası (MMO), her ay iktisatçı-yazar Mustafa Sönmez'in katkısıyla hazırladığı sanayinin sorunları bülteninin 58'incisini Covid-19'un ekonomideki tahribatına, özellikle çığ gibi büyüyen işsizlik konusuna ayırdı.

IMF, OECD, TÜİK, Merkez Bankası, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Türkiye Bankalar Birliği, İçişleri Bakanlığı verileri kullanılarak yapılan analizde, koronavirüs salgınının 2020'de yol açabileceği küçülme oranlarına ilişkin tahminler ve ihtimallere yer verildi. Virüsün ne boyutta can ve mal kaybına neden olacağı henüz kestirilemese de IMF öngörüleri ve bazı öncü göstergelerin Türkiye için derin bir daralmaya yol açacağından söz edildi. Özellikle şimdiden 10 milyona yaklaşan işsizler ordusuna devletin sosyal elinin neredeyse değmediğine ve bunun dehşetli bir geçim sorunu yaratmakta olduğuna dikkat çekildi.

Analizinde şu noktalara dikkat çekildi: 
Covid-19 salgını ile baş edebilmek için uygulanan "eve kapanma" önlemleri tüm dünyada ve Türkiye'de birçok mal ve hizmete talebi hızla düşürünce ekonomide hem talep hem de arz yönlü önemli bir düşüş yaşanıyor. Bu kanamanın durdurulması, salgının kontrol altına alınma başarısı ile bağlantılı. Birçok ülke ekonomideki bedelini göze alarak "tam karantina" uyguluyor ve bu yolla salgının ömrünü kısaltmaya çalışıyor ama aralarında Türkiye'nin de olduğu birçok ülkede ise, özellikle işyerleri açık tutularak karantinada kararlı bir çizgi izlenmediği için salgının kontrol süresi uzuyor ve bu uzadıkça ekonominin eski normaline dönmesinin süresi ve faturası da kabarıyor.
Salgının başladığı ve yükseldiği Mart ve Nisan aylarında kredi kartı harcamaları, ihracat, vergi gelirleri, uçak yolculukları gibi birçok öncü göstergede yüzde 30 ile yüzde 50'yi bulan sert daralmalar görüldü. Havacılık, turizm, yeme-içme gibi birçok sektörde dehşetli daralmalar gözlendi. İçişleri Bakanlığı 300 bine yakın işyerinin faaliyetini durdurdu. Yaklaşık 3 milyon çalışan nüfusun dükkan açması, evden çıkısı yasaklandı. Bunlar, hem tüketimi hem üretimi önemli ölçüde azalttı.
Ekonomik çöküşün ömrü konusunda kestirimler, ancak salgının ömrü ile ilgili olduğu için ve bu konuda henüz ipuçlarına ulaşılamadığı için, gerçek ekonomik faturayı kestirmek de zorlaşıyor. IMF, dünya için yüzde 3, Avro alanı için yüzde 7,5 küçülme öngörürken Türkiye için yüzde 5 dolayında bir küçülme öngördü. Ancak bu tahmin, çok iyimser bulunuyor ve 2020'de Türkiye milli gelirinde yıllık küçülmenin yüzde 15-20'leri bulabileceği tahminleri yapılıyor.
GSYH'nin küçülmesi konusunda tahminler güç ama işsizlik verileri daha yakından izlenebiliyor. 2020 yılına yüzde 14 işsizlik oranı ve 4,5 milyon işsiz stoku ile giren Türkiye, salgın nedeniyle kapatılan işyerlerinden 1,5 milyon kişi, sokağa çıkması yasaklanan yaş grupları üstünden 1,5 milyon ve daralan işyerlerinden ücretsiz izne çıkarılan 2 milyon dolayında işini kaybedenlerle, 10 milyonluk bir işsiz kitlesine ulaşmış görünüyor. Ancak endişe veren, bu kitlenin çok azına İşsizlik Sigortası ile dokunulabilmiş olması. Sadece İşsizlik Sigortası ile yeni çıkarılan ücretsiz izinlilere günlük 39 TL'lik ödemenin dışında, işini kaybedenler sahipsiz ve herhangi bir sosyal devlet korumasından mahrum durumda.
Salgının bedelinin daha az olması için kararlı bir tam karantina uygulanması ve merkezi yönetimin ücret düşürmeksizin destek/ödeme yükümlülüğünü üstlenerek ücretli izinli olarak tüm çalışan nüfusun (zorunlu stratejik işyerleri ve üretim alanları dışında) korunması ve işsizlere nakit desteği verilmesi yoluyla toplumun tamamının tam karantinaya tabi tutulması gerekiyor. Bu yapılmadıkça, salgının ömrü uzayacak ve fatura tüm toplum için daha da ağırlaşacaktır.