Çorlu tren katliamı: Asıl suçlular gelsin
Çorlu'da 25 kişinin hayatını kaybettiği tren katliamı davasında 4. duruşma görülüyor. Yürüyüş yapan aileler, adalet talebini yineledi. Aileler, davanın 4 kişi ile sınırlı kalmasına tepki gösterdi ve "Asıl suçlular getirilsin" dedi. Yapılan savunmaların ardından mahkeme heyeti, sanıklardan Özkan Polat, Çetin Yıldırım ve Turgut Kurt'un adli kontrol kararlarının devamına karar verildi. Bir sonraki duruşmayı ise 21 Nisan 2020 tarihine erteledi.
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 8 Temmuz 2018'de ihmal sonucu 25 kişinin yaşamını yitirdiği tren katliamına ilişkin davanın 4. duruşması görülüyor. Üst düzey sorumluların yargı önüne çıkmadığı davada, 4 alt düzey TCDD yöneticisi yargılanıyor. Bugün görülecek duruşmada bir önceki duruşmada istenilen bilirkişilerin mahkemeye iletilmesi bekleniyor.
AİLELERDEN DURUŞMA ÖNCESİ YÜRÜYÜŞ
7'si çocuk 25 kişinin yaşamını yitirdiği, 340 kişinin de yaralandığı katliam davası öncesi bir araya gelen aileler, yürüyüş yaptı. Aileler Çorlu Santral Parkı'nda buluşarak Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin bulunduğu Halk Eğitim Merkezi'ne yürüdü. Yürüyüş boyunca "Hak, hukuk, adalet, kaza değil cinayet" sloganı atıldı.
Duruşmanın başlamasıyla, mahkeme gazetecilerin bilgisayarla salona girmesini yasakladı. Avukatlar karara itiraz ederek, kaldırılmasını istedi. Ancak mahkeme reddetti.
BİLİRKİŞİ OLARAK GÖREVLENDİRİLECEK KİMSE YOK!
Kimlik tespitinin ardından Avukat Can Atalay, geçen duruşmada, bilirkişi tespiti açısından üniversitelerden bilirkişi vasfına sahip öğretim üyelerinin isim listelerinin istenmesi yönünde karar istendiğini hatırlattı. Atalay, "İTÜ, ulaştırma alanında bilirkişi olarak görevlendirecek kimsenin olmadığı yönünde yanıt vermiştir. Bu şekilde kamu görevinden kaçınılması kabul edilemez. Yıldız Teknik ise, müzekkereye yanıt dahi vermemiştir" dedi.
KURT: MÜHENDİS MENFEZİ YAZMAYI GEREKLİ GÖRMEMİŞ
Ardından TCDD Halkalı 14. Demiryolu Bakım Müdürü görevi yapan sanık Turgut Kurt ifade verdi.
Kurt, mahkeme Başkanının "Menfezlerin zorunlu bakım programlarının sorumluluğu kimdedir?" yönündeki soruya "Bölge müdürlüğündedir" şeklinde yanıt verdi. "Mahal yeri listesinde bütün menfezler var ancak kazanın olduğu menfez neden yok?" sorusunu ise "Mühendislerimiz yazmayı gerekli görmemiş" diye cevaplandırdı.
CEYHAN KAHVECİ: SUÇLULARDAN ŞİKAYETÇİYİM
Duruşmada daha sonra müştekilerin beyanlarına geçildi. Müştekiler davaya müdahil olma taleplerini yeniledi. Katliamda yaralanan Ceyhan Kahveci, "Hava hafif yağışlıydı. Kaza anında bir basketbol topu zeminde nasıl zıplarsa, ben de trenin içinde o şekilde zıplayıp tavana çarptığımı hatırlıyorum. Davaya katılmak istiyorum. Suçlulardan şikayetçiyim" dedi.
EMİNE KURT: TÜM SORUMLULARDAN ŞİKAYETÇİYİM
Yaralı kurtulanlardan Emine Kurt ise "Olay günü uzun köprüden trene bindik. Üçüncü vagondaydım. Sarılar'a doğru gelirken tren bizi üç kere zıplattı ve sonra devrildi. Kızımı aradım bulamadım başka bir kadın üzerine düşmüş. Kadını kaldırıp kızımı aldım. Eşimin ayağı trenin altında kalmıştı. Gençlerden yardım istedim. Eşimi oradan çıkaralım dedim. Tren çok kalabalıktı, çok ses vardı. Benim kürek kemiğim kırılıdı. Hala tedavim sürüyor. Katılma talep ediyorum, tüm sorumlulardan şikayetçiyim" şeklinde konuştu.
AHMET RIZA: YANDIK DÖRT CANIN ACISIYLA
Ahmet Rıza ise iki kızı ve iki torunun kaybettiğini hatırlatarak, "Yandık dört canın acısıyla. Ben ne anlatayım. Toprağın altına koyduk hepsini. Biz de canlı mıyız, ölü müyüz bilmiyorum. Şikayetçiyim" diye konuştu.
SEL: ASIL SUÇLULAR GELSİN
Acılarının büyük olduğunu vurgulayan Remziye Sel, şunları söyledi: "İki cenazemiz var. Kabullenemiyorum. Bakanından müteahhitine hepsinden şikayetçiyim. Böyle dört kişiyle (sanık) bu iş olmaz. Asıl suçlular da gelsin. Bunun hesabını siz sorun hakim bey.
Diğer ailelerin beyanları ise şöyle:
Gölgen Gürsün Erbil: Babam beni köye bıraktı. Dönerken işe gidecekti.Beni de götür dedim, götürmedi. Yolda kaza olmuş. Benim bir sorum var: 25 insanı kim öldürdü? Sizin bu yaşta babanız öldü mü? Ölmedi. Benim babamı kim öldürdü?
Zeliha Bilgin: Hakim Bey, ben evladımı, iki kız kardeşimi, 6 aylık yeğenimi kaybettim. Şu an bu salonda o 4 yaşındaki çocuk kendini nasıl ifade edemiyorsa, benim 22 yaşındaki oğlum da, 65 yaşındaki babam da kendini ifade edemiyor. Çünkü canları yanıyor."
Sena Köse: Bu davanın suçlularının 4 kişiyle sınırlanmasını asla kabul etmiyorum. Ulaştırma bakanlığının da, makinistlerin de gelip burada ifade vermesini istiyorum. Ben anneyim, bu benim hakkım. Mahkemenin de bu konuda gerekeni yapmasını talep ediyorum.
Yakınlarını kaybeden ve yaralananların ifadelerinin ardından duruşmaya ara verildi.
Aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklardan Özkan Polat, Çetin Yıldırım ve Turgut Kurt'un adli kontrol kararlarının devamına karar verildi. Bir sonraki duruşmayı ise 21 Nisan 2020 tarihine erteledi.