4 Ekim 2024 Cuma

Çepni'den Soylu'ya: Madem Gökhan Güneş'i siz kaçırmadınız, kaçıranları ortaya çıkarın

HDP Milletvekili Çepni, kaçırılan sosyalist işçi Gökhan Güneş'in altı gün gördüğü yoğun işkenceden sonra kamuoyu baskısı sonucu bırakıldığını kaydetti. Çepni, Saray'ın yeniden gözaltında  kaybetme politikasını derinleştirdiğine ancak birleşik mücadele ile bu saldırının boşa çıkarılacağını Gökhan Güneş için yürütülen kampanyada görüldüğünü kaydetti. İçişleri Bakanı Soylu'ya seslenen Çepni, "Madem Gökhan'ı siz kaçırmadınız, kaçıranları ortaya çıkarın" dedi.  

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekilleri Filiz Kerestecioğlu, Murat Çepni, Ali Kenanoğlu ve Kemal Bülbül, kaçırıldıktan günler sonra bırakılan ve sistematik işkenceye maruz kalan sosyalist işçi Gökhan Güneş'e ilişkin Meclis'te basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda konuşan Çepni, Güneş'in Tokatlı, Alevi ve emekçi bir ailenin çocuğu ve sosyalist bir işçi olduğunu hatırlattı. Çepni, "Bu arkadaşımız uzunca bir zamandır polisin tacizine maruz kalıyor. Yer yer kaçırılmaya çalışılmış, yer yer işbirliği teklif edilmiş. Evinin önünde polis araçları sürekli beklemiş. Hatta evinin önündeki elektrik direğine kamera dahi takılmış. Yani uzunca yıllardır, sürekli polisin tacizi altında yaşayan sosyalist bir işçiden bahsediyoruz" dedi.

Gökhan Güneş'in 20 Ocak'ta kaçırıldığını anımsatan Çepni, kaçırılma anında direndiği için elektro şok kullanılarak bayıltılıp arabaya konulduğunu belirtti. Güneş ailesinin ve yoldaşlarının birleşik mücadele ile hareket ettiğini kaydeden Çepni, "Hem İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne hem Valiliğe hem de İçişleri Bakanlığı'na ulaşmaya çalışmışlar. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün kendilerinde olmadığına dair net bir cevap vermedi ancak kameralarla kanıtlanmasına rağmen takibini de yapmamışlar" diye konuştu.

'SORUMLULUK İÇİŞLERİ BAKANLIĞI'NINDIR'
Çepni, İçişleri Bakanı Soylu'nun, "bizim gözümüzden kuş dahi kaçmaz" sözlerine işaret etti ve Gökhan Güneş'in kaçırıldığı ana dair kamera kayıtlarına ulaşmadığını hatta ulaşılanları dahi takip etmediğinin altını çizdi. Kameraların önündeki kaçırma işlemini ancak polisin yapacağına dikkat çeken Çepni, doğrudan sorumluluğun İçişleri Bakanlığı'nda olduğunun altını çizdi.

'KAMUOYU BASKISIYLA BIRAKILDI'
6 gün boyunca yürütülen mücadeleyi hatırlatan Çepni, "Gökhan Güneş nerede?" diye soranların, arayanların cezalandırıldığını belirtti. Bu sabah Gökhan Güneş'in ailesinin evine gittiğini söyleyen Çepni, "İHD'de bir basın toplantısı düzenledi. Bu açıklamada öğreniyoruz ki Gökhan Güneş, 6 gün boyunca gözü kapalı. Nerede olduğunu bilmiyor. Kimlerin onu kaçırdığını bilmiyor, yüzlerini görmüyor. Sürekli bir göz bandı içerisinde, çıplak bir biçimde, soğuk suya maruz bırakılmış, elektrik işkencesine maruz bırakılmış. Dikey 'mezar' denilen ellerini, kollarını hareket ettiremeyecek şekilde bekletilmiş. Aynı zamanda bu süreçte boyunca da işbirliğine zorlanmış. Yani sosyalist bir işçiye, 'gel bizimle çalış' denmiş. 'Biz görünmeyenleriz, biz güçlüyüz' diye kendilerini tanıtmışlar. Sonrasında Gökhan Güneş'ten istediklerini alamayınca oluşan kamuoyundan kaynaklı Bahçeşehir'de gözleri kapalı bir şekilde bırakılmış" ifadelerini kullandı.

'SARAY YENİDEN KAYBETME POLİTİKASINI DERİNLEŞTİRMEYE ÇALIŞIYOR'
Gökhan Güneş'in altı günlük kayıt dışı gözaltı sürecinde sahiplenen tüm devrimci demokrat kurum ve kişilere teşekkür eden HDP Milletvekili Murat Çepni, kapsamlı ve son derece kıymetli bir çalışmayla gözaltında kaybedilmeye çalışılan Gökhan Güneş'in sağ alındığının altını çizdi. "Biz bu gözaltında kaybetme politikasının bir devlet politikası olduğunu biliyoruz" diyen Çepni, 1995 yılında Hasan Ocak için yürütülen kampanyayı hatırlattı. Çepni, "O zaman da yine Cumartesi Anneleri ve bugün de sürmekte olan kayıplar mücadelesi doğmuştu. Gözaltında kayıplar o mücadeleyle durdurulmuştu. Fakat bugün OHAL'den sonra yeniden kendi bekasını şiddet, zor üzerine, kaos ve katliam üzerine kurmaya çalışan Saray koalisyonu, yeniden gözaltında kaybetme politikasını derinleştirmeye başladı" dedi.

'KAYBETME POLİTİKASINI BİRLİKTE MÜCADELE İLE BOŞA ÇIKARACAĞIMIZ GÖRDÜK'
Çepni, sadece OHAL'den sonra onlarca insanın kaçırıldığını ve bunların arasında Hüseyin Galip Küçükgözyiğit'in 28 gündür, Yusuf Bilge Tunç'un 540 gündür kayıp olduğunu; Ayten Öztürk'ün 6 ay boyunca Lübnan'dan gözaltına alınarak Türkiye'ye getirildiğini ve neresi olduğu belli olmayan bir yerde işkenceye maruz kaldığını anımsattı. Çepni, "Yine Ankara'da ve Türkiye'de onlarca sosyalist, solcu öğrenci kaçırıldı, kayıtsız şekilde sorgulandı ve bir yere atıldı. Gözaltında kaçırma ve kaybetme politikası Saray faşizminin temel bir politikası haline geldi. Tüm demokrasi güçlerinin ortak sahiplenmesiyle kaybetme politikasının boşa çıkarılacağını gördük. İçişleri Bakanlığı'na Adalet Bakanlığı'na yani bir bütün olarak devlete şu çağrıyı yapıyoruz; Gökhan'ı kaçırdınız, kaybetmeye çalıştınız, işkence yaptınız. Bunu kabul etmiyoruz. O zaman biz İçişleri Bakanlığı'ndan şu açıklamayı bekliyoruz; yapanların hesap vermesini istiyoruz. İçişleri Bakanlığı'nın bu altı günün açıklamasını istiyoruz. Siz yapmadıysanız kimin yaptığını ortaya çıkarın. Tüm kamuoyuna da yine bu işkencelerin hesabını sormak üzere mücadelemizi büyütme çağrısı yapıyoruz" dedi.