4 Ekim 2024 Cuma

Çepni: AKP'nin politikasının net tablosu şeker fabrikalarında görülüyor

HDP Milletvekili Çepni, Meclis Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada AKP'nin uluslararası sermayenin ve neoliberal politikaların ustası olduğunu kaydetti. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili ve Çevre Komisyonu Üyesi Murat Çepni, Meclis Genel Kurulu'nda konuştu. Şeker fabrikalarının AKP'nin alametifarikalarından biri olduğuna işaret eden Çepni, iktidarın 19 yıllık politikasının net tablosunun şeker fabrikalarından görüldüğünü söyledi. Çepni, "Şeker fabrikaları özelleştirildi, kalanlar da TÜRKŞEKER gibi Varlık Fonu'na devredildi; Varlık Fonu da sarayın dipsiz kuyusu. Burada da önce Varlık Fonuna al, sonra zarar ettir, sonra da yine peşkeş çek; aynen böyle yaşanacağını biliyoruz çünkü bu devirden tam olarak ne arzu edildiğini henüz ortaya çıkartabilmiş değiliz. 14 fabrika böylece satıldı fakat yetmiyor, aynı zamanda, şeker fabrikalarının milyonlarca metrekare taşınmazı da konut, ticaret ve turizm amaçlı yine aynı şekilde satıldı. Bunun başında Ağrı geliyor; Ağrı, Samsun, Kırşehir, Bolu, Amasya, Kırklareli, Tokat, Edirne, Yozgat ve buradaki bütün taşınmazlar satıldılar AKP eliyle. Evet, şekerin özelleştirilmesi için çıkartılan 4634 sayılı Yasa Kemal Derviş'in 2001'de çıkarttığı on beş günde 15 yasayla başlıyor yani AKP o gün başlayan satış politikasını bugün devam ettiriyor yani 'Satıyorum... Satıyorum... Sattım...' siyasetinin geldiği nokta burası."

2002 yılında 492 bin olan pancar üreticisi sayısının 2012'de 140 bine düştüğüne dikkat çeken Çepni, aileleriyle birlikte bir buçuk milyona yaklaşan 350 bin üreticinin işsiz kaldığını vurguladı. Çepni, "Tabii, bu şeker meselesini tartışırken doğal olarak, otomatik olarak Cargill meselesine gelmek lazım. Çünkü şeker fabrikalarının peşkeş çekilmesi eşittir Amerikalı Cargill şirketinin devreye girmesiyle atbaşı yürüyor ve Cargill emrediyor, iktidar yapıyor ve nişasta bazlı şeker meselesi yani zehir, halkımızı zehirleyen bu NBŞ'ler Cargill eliyle devreye giriyor. Fakat burada da çok önemli gelişmeler var. Çünkü Cargill meselesi sadece bu özelleştirmelerle değil, aynı zamanda da bu şirkete yapılan vergi indirimleri ve teşviklerle de gündeme geliyor. Yüzde 70'e varan vergi indirimleri bu şirkete yapılıyor. Hatta işçi direnişleri gerçekleşti, halen gerçekleşiyor ve sürüyor" diye konuştu. 

AKP dendiğinde özelleştirmenin devreye girdiğini belirten Çepni, şöyle devam etti: "Ve burada 'yerli ve milli politikası' adı altında bir bakıyorsunuz ki uluslararası tekeller, şirketler ülkedeki tarıma çökmüş durumdalar. Karadeniz'de fındıkta, çayda olduğu gibi, şekerde de aynı şey yaşanıyor ve bu Tarım Bakanı aynı zamanda 'tarımı bitirme bakanı' olarak şu anda işlev görüyor. Tarım alanlarının yok edilmesi, ormanların yok edilmesi, tarım alanlarının şirketlere peşkeş çekilmesinden sorumlu bakanlık olarak şu anda devrede. O yüzden şeker politikası, tarım politikası aynı zamanda bu Tarım Bakanlığı'na karşı da ancak mücadeleyle düzeltilebilir diyorum."