EMEK
BİSAM asgari ücret araştırma sonuçlarını açıkladı
Birleşik Metal İş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi'nin Asgari Ücret Araştırması'na göre; Türkiye genelinde ortalama kira 999 TL iken asgari ücretlinin konut harcamalarının tümüne (konut, su, elektirik, gaz ve diğer yakıtlar) ayırabildiği tutar yalnızca 608 TL. Kiraya ayırabildiği tutar 418 TL.
DİSK'e bağlı Birleşik Metal İş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM), Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Tüketici Fiyat Endeksi Madde Fiyatları, Tüketim Harcamaları Araştırması ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Asgari Ücret İstatistikleri üzerinden yaptığı hesaplamaları kamuoyuna açıkladı.Hesaplamaya göre, eşi çalışmayan ve iki çocuklu bir asgari ücretli kasım ayında eline geçen ücretle gıdaya günlük 18 TL ayırabiliyor. Buna göre asgari ücretlinin üç öğün için kişi başına ayırabildiği tutar 4.5 TL olurken, öğün başına bu tutar sadece 1.5 TL düzeyinde kalmaktadır. 2018 yılı TÜİK tüketim araştırması sonuçlarına göre; en yoksul yüzde 20'lik gelir grubu gelirinin ancak yüzde 26,8'ini gıda harcamalarına ayırabilmektedir. Aynı verilere göre tek gelirli bir asgari ücretli ailesi en yoksul yüzde 20'lik dilim içerisinde yer almaktadır.
Eşi çalışmayan ve 2 çocuklu bir asgari ücretli, asgari geçim indirimi dahil aylık 2 bin 20 TL'lik gelirinden (vergi dilimi için gelir kaybı sonrasında) gıda için günlük ayırdığı 18 TL ile hem eşinin hem kendinin hem de çocuklarının karnını doyurmak zorundadır. TÜİK Madde Fiyatları istatistiklerine göre Kasım 2019 tarihi itibari ile Türkiye genelinde ortalama kira bedeli 999 TL'yi bulurken, asgari ücretlinin kira (gerçek ve izafi kira) için ayırabildiği tutar sadece 410 TL'dir. Buna göre asgari ücretlinin sağlıksız bir çevrede, kentsel donatı hizmetlerinin en az olduğu, deprem riski altındaki konutlarda yaşamak zorunda kaldığı söylenebilir. Sefalet sadece sofrada değil, sağlıksız konutlarda da asgari ücretliyi bulmaya devam ediyor. Asgari ücretlinin, çalıştığı işyerinin servis imkânı yoksa işyerine ulaşımı bile büyük bir sorun. Tek bir belediye otobüs biletinin Türkiye ortalamasında 2,46 TL olduğu koşullarda, asgari ücretlinin ulaşım için ayırabildiği günlük pay sadece 2,1 TL, bu tutarla sadece tek yön bilet alınabiliyor. Kültür ve eğlence için ayrılabilen pay toplamda aylık sadece 7.2 TL.
Bu miktar ile ne sinemaya ne tiyatroya gidebilmek mümkün değildir. Sinema bileti ortalama 20 TL, tiyatro 42 TL'dir. Isınma, bakım, onarım, temizlik ve hatta kadro eksikliği nedeni ile öğretmen ihtiyacı, kaynak yokluğu bahanesi ile velilerin ödediği katkı paylarına teslim edilen eğitim koşularında, asgari ücretli çocuğuna defter kalem bile alamayacak durumda. Okul tercihleri büyük oranda, yoksul ve kaynak yokluğundan eğitim veremez durumdaki okullardır. Yani asgari ücretlinin çocuğunu okutması, aylık çocuk başına 5 TL'lik ayrılan pay ile yokluktan dolayı neredeyse mucizedir.
Asgari ücretlinin Kasım 2019'da ortalama fiyatı 3 bin 53 TL olan bir buzdolabını alması için, ev aletlerine ayırabildiği 37 TL ile 83 ay çalışması gerekmektedir. Özetle asgari ücretliden, her aile ferdi için bir öğün başına 1.5 TL ile karnını doyurması, 1 buzdolabı için 83 ay çalışması, 608 TL'ye barınması ve ısınması, çocuk başına 5 TL'lik eğitim harcaması ile çocuklarını yetiştirmesi beklenmektedir.
Sonuç olarak asgari ücret belirlenirken bu gerçeklerin göz ardı edilmemesi gerekiyor. İşçilerin talebi asgari ücretin, bir işçinin ailesi ile birlikte asgari olarak temel ihtiyaçlarını karşılayacak, işçiyi kimseye muhtaç etmeyecek bir düzeyde belirlenmesi ve sefaletin son bulmasıdır. Asgari ücretin ekonomik büyüme ve verimlilik artışından pay almaması, üretilen kaynakların belirli ellerde toplanması anlamına gelmektedir. Gelir dağılımını düzeltici bir rol oynaması beklenen asgari ücretin, açlık sınırının bile altında belirlenmesi vicdanları zedelemektedir. Asgari ücretin, temel gereksinimleri karşılayacak bir biçimde ele alınması gerekmektedir.