Bilgen: Seçmen kaydırmanın sonucu ağır olur

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen, Meclis'te basın toplantısı düzenledi.

 

Bilgen, ekonomik krizin yerel seçimlerden sonra derinleşeceği ve hükümetin kemer sıkma politikası uygulayacağı ve IMF'den destek alacağını kaydetti. Böylesi bir süreçte ekonominin savaş de savaşın maliyetini kaldıramayacağını vurgulayan Bilgen, "Suriye'de Rus ruleti oynanıyor. Gariptir ki tabancayı tam doldurmuşlar ve Türkiye tek başına kafasına sıkıyor.  Türkiye bölgesinde bir an önce barışın tesisi için, Suriye'de anayasa yapım sürecinin ve adil bir barış sürecinin başlaması için inisiyatif almalıdır" dedi.

 

TÜRKİYE SURİYE'YE ÇEKİLMEK İSTENİYOR

 

Sadece güvenlik politikalarında ısrar eden Türkiye'nin, kendi güvenliğini de tehlikeye atacağını ve Ortadoğu'da büyük bir savaş senaryosunun hazırlığının yapıldığını belirten Bilgen, "Türkiye'nin Suriye'ye çekilmesi çok daha büyük bir felaket senaryosunu beraberinde getirecektir" diye konuştu.

 

"Türkiye bu denli tehlikeli ve tarihin kırılma noktalarından birisi olarak tarif edilebileceğimiz dönemden geçerken, Meclisin gündeminde meleklerin cinsiyetini tartışmakla meşgulüz" diyen Bilgen, krizin kapalı oturumla ele alınması, en azından yürütmenin Meclis'i güven verecek biçimde bilgilendirmesinin zorunluluk olduğunu kaydetti.

 

AKP'NİN KONUŞTUĞU İLE YAPTIĞI TUTARSIZ

 

Kimsenin kendisini, kişisel hesaplarını, yakınlarını önceleyen, toplumsal yararı gözetmeyen ama parti çıkarlarını önemseyen bir yaklaşım içine girmemesi gerektiğini ifade eden Bilgen, "Siyasetçilerin konuşmaları ile gerçek arasındaki makas gün geçtikçe açılıyor" diyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ormanlar ve betonlaşmaya ilişkin konuşma yaptıktan 2 gün sonra Beykoz Belediye Meclisinin 550 villaya onay verdiğini hatırlattı.

 

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve eski Konya Milletvekili Leyla Şahin Usta'nın, "Türkiye'de insan hakları ihlalleri olduğunu söylemek aslında abesle iştigaldir" sözlerine atıfta bulunan Bilgen, "İnsan hakları sorunları yoksa Meclis İnsan Hakları Komisyonu'na neden ihtiyaç var? Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu'na neden ihtiyaç var? Neden orada binlerce personel çalıştırılıyor? Yaşadığımız sürecin ciddiyetiyle, siyasetin söylemleri arasındaki çelişki kabul edilebilir düzeyde değil" dedi.

 

Bilgen, Ortadoğu'daki gelişmeler ve ekonomik krizle ilgili Meclis'in ciddi bir sorumluluk alması gerektiğini vurguladı.

 

TÜRKİYE BAŞKALARININ SENARYOSUNA TABİ

 

Gazetecilerin Trump'un "Kürtleri vurmaları halinde Türkiye'yi ekonomik açıdan yıkıma uğratacağız. 20 millik bir güvenli bölge yaratacağız ve aynı şekilde Kürtler'in de Türkiye'yi provoke etmesini istemiyoruz" tweetlerini soran gazetecilere cevap veren Bilgen, "Türkiye'nin içindeki aktörlerle, meşru demokratik siyasi aktörlerle konuşulmadığı ve çözüm bulunmadığı sürece Türkiye'nin yapabildiği tek şey başkalarının Suriye senaryolarında rol almaktadır" dedi.

 

Bilgen şöyle devam etti: "Meclis Dış İlişkileri Komisyonu 20 millin ne anlama geldiğini biliyor mu? Tweetin içindeki asıl somut vurgu 20 mil vurgusudur. Bir güvenli bölge mi, uçuşa yasak bölge mi, tampon bölge mi oluşturmak? Türkiye'nin müdahalesini engellemeye yönelik mi yoksa tam tersine kapalı kapılar arasında bir anlaşma mı var? İlk cümle ile sanki gerilim varmış gibi hava oluşturup ama ikinci cümledeki 20 mil ile ilgili Türkiye bir tuzağa mı çekilmek isteniyor. Trump'ın keramet dolu tweetlerini anlamak yerine gerçekten ne olup bittiğini anlayarak ortak yararımız için bir siyaset geliştirmemiz gerekiyor."

 

ASIL SORU: NEDEN BUNCA ZAMAN GÖRÜŞÜLEMEDİ?

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın kardeşi ile görüşmesine ilişkin "Kişiye özel hukuk olmazsa kişiye özel tecrit de olmaz. Bugüne kadar görüşme yapılamamış olmasını yadırgamak gerekir. 2,5 yıla yakındır ne ailesi ile ne avukatları ile görüşme yapmamış olmasına yoğunlaşmamız gerekir" diyen Bilgen, "Siyasi açılımlar elbette olabilir ama bunlardan önce yasal hukuki düzenlemelerin yapılması ve insani bir yaklaşımın herkes için genel geçer kural olarak uygulanması gerekiyor" diye konuştu.

 

SEÇMEN KAYDIRMANIN SONUCU AĞIR OLUR

 

"Seçmen taşıma" tartışmalarına ilişkin ise YSK ve İçişleri Bakanlığı Nüfus İşlerinin sorumluluğu olduğunu hatırlatan Bilgen, Şırnak ve Siirt gibi illerle ilgili ciddi kaygıların olduğunu ve seçime şaibe düşüreceğini söyledi.

 

Bilgen şöyle devam etti: "Kağızman'da şu anda 500 civarında seçmen köylere kaydırılmış durumda. Kağızman'da son seçimde 300 oy ile seçim sonucu değişti. Bu kadar küçük oyların seçim değiştirdiği şehirlerde böyle küçük hesap yapmanın faturası çok ağır. Suriye sınırına 70 bine yakın askerin kaydırılmasına yönelik haberler basına yansıdı. 70 binin içinde oy kullanabilecek olanlarla ilgili, oy kullanma sistemi nasıl gelişecek? Sadece sınır şehirlerinde oy kullanacaklarsa belediyeler el değiştirebilir. Bunu izah etmeden bunu bir dipsiz kuyuya atmak sorunu çözmeye yetmez."