22 Kasım 2024 Cuma

Beyazıt Meydanı'nda özgür üniversite dersi

İstanbul Üniversitesi'nin bölünmek istenmesine tepki gösteren öğrenci ve akademisyenler, bugün Meclis Genel Kuruluna gelen yasa tasarısının geri çekilmesini talep etti. Üniversitelerin bölünmesini öngören yasa tasarısının Meclis Genel Kurulunda görüşülmesi beklenirken aynı saatlerde Beyazıt Meydanı'nda protesto eylemi yapıldı. İstanbul Üniversitesi ana kapısı önünde toplanan öğrenciler, akademisyenler tarafından verilen açık hava derslerine katıldı.

İletişim, Siyasal ve Eğitim fakültelerinde toplanan öğrenciler "Yaşasın öğrenci dayanışması", "Üniversiteme dokunma, fakülteme dokunma" sloganları atarak Beyazıt Meydanı'na yürüdü. Öğrenciler, tepkilere rağmen sessizliğini koruyan İstanbul Üniversitesi Rektörü Mahmut Ak'a "Öğrenciler burada rektör nerede?" diye seslendi. Etkinliğe Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Marmara Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi'nden akademisyen ve öğrencilererin yanı sıra Eğitim-Sen, SES ve TTB yöneticileri de katıldı.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı ve İstanbul Üniversitesi'nin seçilmiş rektörü Prof. Dr. Raşit Tükel, yaptığı konuşmada "13 üniversitenin bölünmesini öngören yasa tasarısı önce Mecliste komisyona geldi şimdi de Genel Kurulda oylanması bekleniyor. Biz baştan beri bölünmeye karşı olduğumuzu ifade ettik. Ve şunu öğrendik: aslında yıllardır bu bölünme konuşuluyormuş. Fakat hiçbir İstanbul Üniversitesi mensubu, hiç bir akademisyen ve üniversitedeki üyeler bu yasa tasarısından bu tür kararlardan haberdar değillerdi. Gerekçe olarak bir şey getirilemediğini gördük. Büyüklük ve öğrenci sayısının fazla olması bölünme için hiç bir şekilde gerekçe oluşturmuyor. Dünyada İstanbul Üniversitesi kadar büyük olan ya da öğrenci sayısı bakımından daha büyük olan pek çok üniversite olduğunu biliyoruz" diye belirtti.

Tükel "Burada açık hava dersleri vererek ve ondan sonrada Meclise tekrar seslenerek itirazımızı bugün de yükselteceğiz. Sesimizi TBMM üyelerinin duyması için çaba sarf edeceğiz. Çok net olarak şunu söyleyelim: Bu yasa tasarısı TBMM'den geri çekilmelidir" dedi.

İstanbul Üniversitesi Bileşenleri adına yapılan basın açaklamasında ise "Köklü üniversitelerimizi bölen bu yaşamada tasarısı muhatabı kurumların bilgisi ve rızası dışında hazırlanmıştır. Bu yasa tasarısının bilimsel nesnel/tutarlı bir gerekçesi yoktur. Bu yasa tasarısı kamu yararına değildir. Köklü ve işlevsel olduğu nesnel ölçütlerle kanıtlayan kurumları, dolayısı ile kamunun zarar görmesine yol açacaktır. TBMM'ye sesleniyoruz: Bu yasa tasarısını geri çekin" denildi.

KATILIMCI ÜNİVERSİTE ÖRNEĞİ BEYAZIT MEYDANI'NDA

Prof. Dr. Tamer Demiralp "Akademisyen yetiştirmede çok disiplinli çalışmaların önemi" konulu bir ders işledi. Demiralp, "Bugün bu üniversiteye indirilen ağır darbeye karşı aranızda bulunmak istiyorum" diyerek söze başlarken "İstanbul Üniversitesi dön 10 yılda en çok bilimsel makale üreten üniversitedir. En çok atıf yapılmada birinci sırada. 500'lerde olmak çok hoş değil ama 10 gündür bu işlerle uğraşmayıp laboratuvarda olsaydık kendi isimize uğraşabilirdik. İstanbul Üniversitesi'nde iyi kötü bir optimizasyon geliştirmişken düzgün ve uzun ömürlü bir ağaç dikmek için koca bir çınarı bölüyorlar. Bunu kabul etmek mümkün değil" diye konuştu.

Ardından Doç Dr. Esra Arcan "Katılımcı üniversite kavramı ve üniversitede karar alma süreçleri" konulu dersinde "Katılımcı üniversite kavramı cüretkar bir kavram. Yükseköğretim kurumlarına katılım için bir umuttur. Tepeden inmeci, dayatmacı bir anlayışın değil, eşitlikçi bir ortamda bilim yapma imkanı sağlar. Bu yüzden cüretkardır. Bugün her görüşten öğrenci akademisyen, bilgi emekçisi olarak burada olmamız, üniversitenin tüm bileşenleri olarak bölünmemesine yönelik ortak karar almak için biraradayız. Bilimsel, entelektüel tarihimizin yok edilmemesi için düzenlediğimiz forumla birlikteyiz. Katılımcı üniversite örneği buradadır" dedi.