25 Kasım 2024 Pazartesi

Bersum: Türkiye'nin Suriye'de Süryani soykırımına izin vermeyeceğiz

Süryani Birlik Partisi Eşbaşkanı Senharib Bersum, "Süryani halkı olarak bir daha soykırıma maruz kalmamak için Osmanlı zihniyetine karşı topraklarımızı savunacağız" diye belirtti.
AKP/Saray rejiminin Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırı tehditlerine karşı ETHA'ya konuşan Süryani Birlik Partisi Eşbaşkanı Senharib Bersum, "Ortadoğu'da yaşayan halkımızın Osmanlı zihniyetinin devamcıları tarafından Süryani soykırımının (SEYFO) aynısına maruz kalmamaları için Süryani halkı olarak Kuzey ve Doğu Suriye toprakları Özerk yönetim güçleri ve askeri gücümüzle savunacağız" diye belirtti.
 
Erdoğan zihniyetinin Efrin'de halklara yönelik gerçekleştirdikleri katliamları gözleri ile gördüklerini ifade eden Bersum, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarına ilişkin şunları belirtti. "Erdoğan'ın Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik yaptığı işgal açıklamaları bütün Suriye halklarına yönelik gerçekleştirilen bir tehdittir. Efrin'in işgal edilmesinde bunların halka yönelik yaptıkları zulmü gözlerimizle gördük. Efrin'de din, dil ve ırk gözetmeksizin bütün halkların topraklarına, işyerlerine, evlerine el koyarak halka katliamlar gerçekleştirerek bölgenin demografik yapısını değiştirmeyi amaçladılar. Erdoğan Efrin'de ortaya koyduğu senaryonun aynısını Kuzey ve Doğu Suriye'nin diğer bölgelerinde de gerçekleştirmeyi amaçlıyor" dedi.
 
BİRLİKTE YAŞAM MÜCADELESİNE SALDIRIYOR
 
Erdoğan'ın açıklamalarına karşı şuana kadar sürmekte olan sessizliği kabul etmediklerini ifade eden Bersum, "İşgalci Türk devleti bölgede ortaya çıkan özerk yönetimin bütün halkları kapsamasını kabullenemiyor. Bütün halklar, inançlar, toplumlar demokratik özgürlükçü bir yaklaşım ile bir arada yaşıyorlar. Özerk yönetim bütün halkları temsil etmekte bundan kaynaklı toplumsal, siyasi, askeri alanlarda bütün halk kendi iradesi ile kararlarını kendileri alabiliyor. Demokratik özgürlükçü sistem her geçen gün bölgede ilgi odağı oluyor. Erdoğan rejimi demokratik özerk yönetim sisteminin bölgede bu kadar öne çıkmasını hedef alıyor. Erdoğan rejimi halkların birlikte mücadele ettiği sisteme karşı savaş açmış durumda. Bütün halkların eşit bir şekilde birlikte yaşamaması için bölgelerin demografik sistemlerini değiştiriyor. Astana'da birlikte ortak hareket ettiği İran gibi, Rusya ve Suriye rejimi halen sessizliklerini koruyorlar" diye kaydetti.
 
Erdoğan'ın yaptığı açıklamalara karşı Suriye rejiminin ve Rusya'nın şuana kadar sessiz kalmasını Türkiye ile çeşitli maddeler üzerinde anlaşmış olabileceklerini ifade eden Bersum, "Erdoğan'ın açıklamalarına karşı Suriye rejiminin kendi toprakları olarak da gördüğü bu toprakların işgal tehditlerine karşı takındığı sessizlik herkesi derinden düşündürüyor. Suriye rejimi, Rusya ve Türk devleti arasında bir maddeye dönüşmüş durumda. Suriye rejimi bu iki ülke arasında sadece alım satım pazarlığında kullanılıyor. Bu pazarlıkların hepsinde Suriye halkları kullanılıyor. Onların geleceği, işgalciler veya rejimler tarafından yok sayılıyor. Erdoğan gücünü Rusya ve Suriye rejiminin sessizliğinden ve onların Türkiye ile ekonomik alanda gerçekleştirdikleri işbirliğinden alıyor. Hiçbir güç Ortadoğu'da halkların kardeşliğinin ve demokratik özerk yönetim projesinin kazanmasını istemiyor. Bu güçlerin sessizliğinden faydalanan Erdoğan ve AKP/Saray rejimi bu durumdan kaynaklı sürekli işgal tehditlerini sürdürüyor" dedi.
 
ERDOĞAN OSMANLI ZİHNİYETİNİ SÜRDÜRMEK İSTİYOR
 
IŞİD çeteleri nasıl ki islamiyeti getireceklerini söyleyerek her yere saldırdıysa, bugün Erdoğan'da Osmanlı hayali ile bütün Kuzey ve Doğu Suriye'ye karşı savaş başlattığını söyleyen Bersum, "Osmanlı hayalini gerçekleştirmek için Erdoğan ve AKP rejimi birçok yasayı değiştirerek kendini Osmanlı sultanlarına benzetti. Bütün kurum ve kuruluşları kendi tekeline ve himayesine alan Erdoğan gazetecileri ve bütün muhalefeti tutuklayarak dışarıda kendisine karşı ses çıkartacak kimseyi bırakmıyor. Ortadoğu'da savaşın başlarında istediğini alamayan Erdoğan diktatörlüğü şimdi halkların topraklarına saldırarak bütün Kuzey ve Doğu Suriye bölgesini yeniden bir savaşın içine çekmeyi amaçlıyor. Bizler Süryani Halkı olarak Erdoğan'ın işgal tehditlerine karşı topraklarımızı savunacağız" diye konuştu.
 
1915 yılında Osmanlı devleti tarafından Süryani halklarına yönelik gerçekleştirilen katliamı unutmadıklarını, Ermeni halkları ile birlikte Osmanlı devletinin soykırımına maruz kaldıklarını ifade eden Süryani Birlik Partisi Eşbaşkanı Senharib Bersum, "Süryani halkı olarak Osmanlı'nın bizlere yönelik gerçekleştirdiği katliam ve soykırımı ala unutmadık. Bu katliamcı sistemin devamcıları dört yıl önce Haseke'de yine bizim kutsallarımıza saldırarak birçok Süryani Halkımızdan insanlarımızı kaçırıp köle pazarlarında sattılar. Süryani Halkı olarak artık yeni SEYFO'ları bu halk yaşamayacak, halkımız ile birlikte topraklarımızı savunacağız" diye belirtti.
 
Kuzey ve Doğu Suriye'de yaşayan Süryani Halkı olarak çağrımız bütün halklara diyen Senharib Bersum, "Bütün halklar Erdoğan'ın halkların kardeşliğine ve özgürlüklerine saldırmasına sessiz kalmamalı. Erdoğan bütün halklara gözyaşı, katliam, göç ve demografik yapının değişmesini dayatıyor. Bütün halklar, Kürt, Süryani, Arap, Çerkes, Ermeni'ler olarak hep birlikte Erdoğan'ın tehditlerine ve işgal saldırılarına karşı topraklarımız savunacağız" dedi.