25 Kasım 2024 Pazartesi

Barutçu Tekstil direnişinde kadın dayanışmasını büyütme çağrısı

Barutçu Tekstil'de 111 gündür direnen kadın işçileri ziyaret eden Yoksulluğa Feminist İsyan ve Birleşik Metal-İş Kadın Komisyonu, erkek egemen sömürü düzenine karşı kadın işçilerin sesini yükseltme çağrısı yaptı.

Bursa'da yer alan Barutçu Tekstil fabrikasında Hak-İş'e bağlı Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten çıkarılan ve 111 gündür hakları için direnişte olan kadın işçileri, Yoksulluğa Feminist İsyan grubu ve Birleşik Metal-İş Kadın Komisyonu ziyaret etti.

KARAKUŞ: PATRON ALENEN SUÇ İŞLİYOR
"Yoksulluğa feminist isyanla direnen Barutçu Tekstil işçilerinin yanındayız" pankartı açan kadınlar, direniş alanına sloganlarla yürüyüş yaptı. Direniş alanında Yoksulluğa Feminist İsyan grubu adına söz alan Ezgi Karakuş, kadın işçilerin Barutçu Tekstil'deki ağır çalışma koşullarına, tacize, düşük ücretlere, mobbinge ve şiddete karşı örgütlendiğini ve bu nedenle işten atıldıklarını söyledi.

Barutçu Tekstil patronunun işçilerin sendikal haklarını gasp ederek alenen suç işlediğini ifade eden Karakuş, işyerinde kadın işçilerle erkek ustalar arasında cinsiyet ayrımcılığı yapıldığını da vurguladı.

"İşçiler sürekli ve zorunlu olarak fazla mesaiye kalıyor, 06.30'da iş başı yapan işçilerin yemek yemesi bile yasaklanıyor. İşçilerin yarım saatlik yemek molasının parasını çalan Barutçu Tekstil patronu, kadın işçilerin çantalarını karıştırıyor, çeşitli hukuksuz uygulamalar ile haklarını gasp ediyor" diyen Karakuş, kadın işçilerin baskı ve ayrımcılığa, işten atmalara ve tacize karşı 111 gündür kararlı bir biçimde direndiğini kaydetti.

'KADINLAR OLARAK ÇİFTE SÖMÜRÜYLE KARŞI KARŞIYAYIZ'
Karakuş, "Kadınlar olarak işyerinde emeğimizin sömürülmesi ile karşı karşıya kalırken, evde de karşılıksız ev işi ve bakım yükü bize yükleniyor. Akşam evde ne yemek yapacağımızı, çocuk- hasta- yaşlı bakımını, ev içinde her detayı düşünerek tasarruf yapan bizleriz. Biz biliyoruz ki kadınlar olarak evde ve işte çifte sömürüye maruz kalıyoruz" diye konuştu.

Barutçu Tekstil patronu Lütfü Barutçu'nun direnişteki işçileri zehirlemeye çalıştığını hatırlatan Karakuş, şöyle devam etti: "Gizlenmiş ve ağızları açık bırakılmış asit bidonlarının tesadüf eseri direniş alanında olmadığını biliyoruz. İşçilerin sağlığına kast eden, işçileri zehirlemeye teşebbüs eden Lütfü Barutçu'yu teşhir ediyoruz. Baskı ve tehditlerle kadınların direnişinin engellenemeyeceğini, kadın işçilerin direnişinin kazanacağını Acarsoy Tekstil, Koç Üniversitesi Hastanesi ve pek çok direnişten biliyoruz."

Karakuş, direnen kadın işçilerin tüm talepleri yerine getirilene kadar Barutçu Tekstil direnişine hep birlikte ses olacaklarını vurguladı.

YILDIZ: PATRONLAR MÜCADELE EDEN KADINLARA DÜŞMAN
Birleşik Metal-İş Kadın Komisyonu adına açıklama yapan Meltem Yıldız ise, "Ataerkil patron zihniyeti hak arayan, mücadele eden kadınlara düşman. İstiyorlar ki işyerinde başımıza ne gelirse gelsin sesimiz çıkmasın, ne veriliyorsa onunla yetinelim. Emeğimizi kanımızın son damlasına kadar sömürsünler. Asit yüklü varilleri direniş alanına getirerek sizleri zehirlemeye çalışmalarını gördük. Bizler metal işçileri olarak benzer yollardan geçtik. Birlikte mücadelenin hayatlarımızı ve dünyayı değiştireceğini biliyoruz" dedi.

Kadınların dayanışma ziyaretinde, "Barutçu Tekstil işçisi yalnız değildir", "Yaşasın kadın dayanışması" sloganları atıldı.