4 Ekim 2024 Cuma

Barış ve Oğuzhan'ı öldüren polislere ödül gibi 'ceza'

Gazi Kent Ormanı'nda Barış Kerem ve Oğuzhan Erkul'u öldüren polislerin yargılandığı davada karar duruşması görüldü. Katil polislere ödül gibi "ceza" verildi. 

Gazi Mahallesi'nde 14 Nisan 2017 tarihinde bir aracın içinde bulunan 5 kişiye "dur ihtarına uymadıkları" gerekçesiyle ateş açan polis, Barış Kerem ve Oğuzhan Yurdakul'u infaz etti.

İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasında, tutuksuz yargılanan dört polise ödül gibi ceza verildi.

Yanlı tutumuyla dikkat çeken mahkeme başkanı, avukatların duruşmanın daha büyük salonda görülmesi talebini reddederken, "burası benim çöplüğüm" dediği duyuldu.

Bu tutumun ardından mahkeme heyeti her bir polise önce 6 yıl ceza verdi. "İyi hal" bahanesiyle cezalar önce 3 yıl 4 aya ardından 24 bin 300'er lira adli paraya çevrildi.

'ÇOCUKLARIMIZIN DEĞERİ PARA DEĞİL'
Duruşma sonrası İstanbul Adliyesi önünde açıklama yapan aile, "Çocuklarımızın değeri para değil. Nerede görülmüş bir arabaya 36 kurşun sıkmak" diyerek karara tepki gösterdi.

Polis tarafından katledilen Oğuzhan Erkul'un annesi Seyran Erkul, "Adalet var diyenler duysun. Ben kaç yıldır buna güvendim. Yavrumu toprağa koydum, kanı yerde kalmayacak diye güvendim. Yavruma para biçtiler. Saz çalmak suç mu, türkü söylemek suç mu" diyerek tepki gösterdi.

Dört yıldır adliyelerde adalet aradıklarını söyleyen anne Erkul, "Gazi mahallesiymiş suçlu. Polislerin hiç suçu yokmuş. Mahallesinin parkında saz çalarak türkü söyleyen yavrummuş suçlu olan. Umutlarım burada suya düştü" dedi.

"O parayı ben onlara vereyim" diye haykıran anne Erkul, "Oğlumun değeri para değil. Nerede görülmüş bir arabaya 36 kurşun sıkmak. Türk bayrağının altına gizlenmiş teröristler var. 'Avukatım, savcıyım' diyerek gezen teröristler var. Hani nerede adalet? Söyleyin suçumuz nedir? Oğlum ne suç işlemiş diye sorduğumda cevap vermiyorlar" diye konuştu.

Ardından konuşan Barış Kerem'in annesi Melike Taş da, adalet için mücadele ettiklerini söyledi. Taş, "Mezarına her gittiğimde ona söz verdim. Kanın yerde kalmayacak, hiç vazgeçmiyorum dedim. Bizimle dalga geçtiler. Evlat onların değil ne güzel karar verdiler. Onlarda aynı acıyı yaşamadan ölmesinler" diye belirtti.

'VUR EMRİDİR'
Davanın avukatı Meral Hanbayat, verilen kararla yargı tarihine kara bir leke daha sürüldüğünü söyledi. Polislerin fail olduğu davalarda cezasızlık uygulandığına dikkat çeken Hanbayat, "Ama bu kadar korkunç bir kararla karşılaşacağımızı beklemiyorduk. Dört yıl önce yaşanan ağır travma yeniden yaşandı. İstanbul 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi resmen polislerin sorgusuz ateş edebilecekleri emrini verdi. Cezasızlıktan başka ailelere bir işkencedir. Çocuklar öldürüldü ama cezası para. Çocukları öldürebilirsiniz ama alacağınız ceza bu kadar basit. Türkiye gerçeği bu. İnsanlar nefes alamıyor. Onlarca kurşun araca, onlarcası ise çocuklara isabet etmiş. Atış sayısı ortada. Hedef gözeterek yapılmış. Bu kadar basit mi çocuk öldürmek? Bu cezasızlıktan da öte, bu bir teşvik. Bir vur emridir" sözleriyle karara tepki gösterdi.