26 Kasım 2024 Salı

'Bakanlık sağlık emekçilerini ölesiye çalıştırmak istiyor'

SES İstanbul-Aksaray Şubesi, Samatya Hastanesi önünde yaptığı eylemde, Sağlık Bakanlığı'nın "sağlık çalışanlarını öldüresiye çalıştırmak" istediği belirtildi.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İstanbul-Aksaray Şubesi, İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi (Samatya) Başhekimlik önünde sağlık emekçilerinin gasp edilen izin ve emeklilik hakkına ilişkin açıklama yaptı.

"Pandeminin başından beri büyük özveri ile çalışan sağlık emekçilerinin izin ve emeklilik hakları gasp edilemez" pankartının açıldığı eylemde "Öldüresiye çalıştırmakla pandemi ile mücadele edilemez" ve "Salgınla mücadele edin sağlıkçı ile değil" dövizleri taşındı. "Yaşamak, yaratmak istiyoruz" ve "İnsanca yaşamak istiyoruz" sloganlarının atıldığı eyleme çok sayıda sağlık emekçisi katıldı.

Basın açıklamasını okuyan SES İstanbul-Aksaray Şube Yöneticisi Birsen Seyhan Tosun, toplam can kaybının 10 bini geçtiğini, gerçek sayının Sağlık Bakanlığının verdiği sayıdan daha fazla olduğunu söyledi. Tüm enfeksiyonlarda olduğu gibi sağlık emekçilerinin en riskli grupta olduğunu ifade eden Tosun, "Açıklamanın yapıldığı bu saate kadar 127 sağlık çalışanı hayatını kaybetti ve 40 binin üzerinde sağlık çalışanı enfekte oldu. Uluslararası Sağlık Örgütü ve 129 ülkenin meslek hastalığı olarak kabul ettiği bu durum yasal düzenlemelerimize göre de meslek hastalığı olmasına rağmen bildirim yapılması ekonomi yükünden dolayı engellenmekte. Yine salgının bitirilmesinde kilit faktör olan sağlık çalışanlarının aynı kaygıdan olsa gerek, temel ücretleri arttırılmakta; verdikleri 3600 ek gösterge sözü yerine getirilmemektedir" dedi.

'HÜKÜMET HİÇBİR ÖNLEM ALMAMIŞTIR'
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Dünya Çalışma Örgütü'nün (ILO) defalarca sağlık çalışanlarının şartlarının düzeltilmesi gerektiği yönünde açıklamalar yaptığının altını çizen Tosun, "Pandemiyi de devlet yönetir, halk değil. Halkı sorumlu tutup, yükü de sağlıkçıya yıkıp, toplumsal dayanışmayı bozamazsınız. Sağlık emekçilerinin bütün uyarılarına kulak tıkayan hükümet sürecin başından beri alınması gereken hiç bir önlemi almamıştır. Sağlık alanındaki emek ve meslek örgütlerinin sonbahar aylarında gribin de eklenmesi ile krizin derinleşeceği uyarısına rağmen 25 milyondan fazla yurttaşın grip aşısına ulaşması engellenmiştir" diye belirtti.

'SAĞLIKTA ŞİDDET ÖNLENMELİDİR'
Salı günü açıklanan ve yıllık izinlerin iptalini ele alan genelgenin  "sağlık çalışanlarını öldüresiye çalıştırmak" anlamı taşıdığını vurgulayan Tosun, yayınlanan genelgeyle sağlık çalışanlarının mağduriyetinin daha da arttığını ifade etti. Emeklilik ve istifa gibi hakların ellerinden alınmasının anayasaya aykırı olduğunu dile getiren Tosun, Sağlık Bakanlığına, "Atama bekleyen binlerce sağlık emekçisinin derhal kadrolu, güvenceli ataması yapılmalıdır. Uzun yıllarını meslekte geçirmiş tecrübeli insanlar olan KHK'li sağlık emekçileri işlerine döndürülmelidir. Covid-19 iş kazası ve meslek hastalığı kapsamına alınmalıdır. Sağlıkta şiddet önlenmelidir" çağrısında bulundu.

Yayınlanan genelgeyi kabul etmediklerini söyleyen Tosun, dinlenme hakkının aynı zamanda yaşam hakkı olduğunu ifade ederek, yaşamak ve yaşatmak istediklerini söyledi. Sağlık emekçilerine de seslenen Tosun, tüm sağlık emekçilerini sendikaları çatısı altında örgütlenmeye ve birlikte mücadele etmeye çağırdı.