25 Kasım 2024 Pazartesi

Avrupa'da kadınlar 'Jin, jîyan, azadi' diye haykırdı

25 Kasım dolayısıyla Almanya, Fransa, Hollanda, Yunanistan, İsviçre, Norveç, İsveç'te sokağa çıkan kadınlar "Jin, jîyan, azadi" dedi.
Avrupa'nın çok sayıda kentinde 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü dolayısıyla yürüyüşler ve paneller düzenlendi.
 
KÖLN
 
25 Kasım dolayısıyla Almanya'nın Köln kentinde iki gün boyunca  eylemler düzenlendi. Cumartesi sabahı Chlodwigplatz'da yaklaşık 35 kadın geçitleri işgal etti. Yarım saat boyunca genç kadınlar arabaların, tramvayların ve otobüslerin yolunu kesti. Polisin şiddeti eylemi kadınları dağıtamadı.
 
Akşam saatlerinde yüzlerce kadın "Lila Plattformu'nun düzenlediği yürüyüşe katıldı ve sokaklar sloganlarla inledi. Kadın örgütü SKB ve genç kadın örgütü Zora bayaklarının yanı sıra hayatını kaybeden kadın gerillalaların fotoğraflarının olduğu pankartla katıldı.
 
Pazar günü öğle saatlerinde devrimci genç kadınların çağrısı üzerine Wallrafplatz'da etkinlik düzenledi. Genç kadın örgütleri Clara Commando ve Zora üyeleri taşıdıkları dövizlerle kent merkezinde eylem yaptı.
 
CREİL
 
Fransa'nın Creil kentinde 25 Kasım dolayısıyla SKB'li Arzu Torun'un konuşmacı olarak katıldığı panel düzenlendi.
 
Torun, Mirabelle kardeşlerin mücadelesini aktararak kadına yönelik şiddetin fiziksel, psikolojik, ekonomik boyutuna, cinsel ve dijital şiddete değindi. Fransa'da kadın hareketinin mücadeleleriyle yasalaşan "Hayır, hayırdır" yasasının maddeleri üzerine konuşan Torun, kadına yönelik şiddete karşı yasal haklar, mücadele biçimleri ve özsavunma üzerine konuştu.
 
DEN HAAG
 
25 Kasım dolayısıyla Hollanda'nın farklı kentlerinden bir araya gelen kadınlar Den Haag kentinde yaptıkları yürüyüşle kadına yönelik şiddeti protesto ettiler.
 
SKB'nin de yer aldığı yerli ve göçmen kadın örgütlerinden oluşan "Kadına Yönelik Şiddete Son Komitesi"nin çağrısı ile Den Haag Hofplaats'da toplanan kadınlar yürüyüş düzenledi.
 
Alanda Komite adına yapılan konuşmada, dünyada artan kadına yönelik şiddete ve yükselen mücadeleye dikkat çekildi ve kadınların ayrımcılığın, şiddetin, baskının, sömürünün ve savaşların olmadığı bir dünya için mücadele ettikleri vurgulandı.
 
Ardından, yürüyüşe geçen kadınlar "Kadına yönelik şiddete son", "Şimdi başka bir gelecek, başka bir yaşam için kahrolsun savaş", "Kadınlar ön saflara", "Jin, jiyan azadi", "Yaşasın uluslararası kadın dayanışması", "Politik tutsaklara özgürlük" sloganlarını attı.
 
Yürüyüşten sonra Kürt Toplum Merkezi'nde etkinlik yapıldı. Saygı duruşuyla başlayan etkinlikte Rode Morgen Kadınları, SKB, Kürt Kadın hareketi ve İran-Afganistan 8 Mart Komitesi adına yapılan konuşmalarda, kadın özgürlük mücadelesinin büyütülmesi için neler yapılması gerektiği üzerine tartışmalar yürütüldü.
 
SKB Hollanda temsilcisi konuşmasında, kadınlara; şiddete, ırkçılığa, faşizme karşı isyanı birleştirme çağrısı yaptı. Türkiye'de faşist AKP-Erdoğan diktatörlüğüne karşı boyun eğmeyen, direnen kadınların katledildiğini, işkence yapılarak hapsedildiği vurgulanan konuşmada, boyun eğmeyen, hak ve özgürlükleri için  kadın özgürlük mücadelesi veren HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ve seçilmiş kadın siyasetçileri ile iradelerini, onurlarını faşizme teslim etmeyen tüm politik tutsakların özgürlüğü için mücadele edecekleri belirtildi.
 
Kürt Kadın Hareketi temsilcisi konuşmasında, "Kadına yönelik şiddet politiktir-sen de olabilirsin" kampanyasını duyurarak, kadın örgütlerini kampanyayla dayanışmaya çağırdı.
 
Etkinlikte kısa bir tiyatro gösterisiyle, savaş ortamında şiddete uğrayan bir kadının, kadın dayanışmasıyla ayağa kalkışı canlandırıldı.
 
HAMBURG
 
25 Kasım dolayısıyla Almanya'nın Hamburg kentinde sokağa çıkan kadınlar, yürüyüş düzenledi. Rojbîn Kadın Meclisi'nden Otonom Kadın Sığınmaevleri Hamburg'a kadar çok sayıda kurum ve inisiyatif yürüyüşte yer aldı
 
Eylem Landungsbrücken Meydanında düzenlenen mitingle başladı. Birçok kadın söz alarak kadına yönelik şiddetin farklı yüzlerini anlatarak dünyadaki kadın kırımına karşı mücadele çağrısı yaptı. Rojbîn Kadın Meclisi temsilcisinin yaptığı konuşmada, Kürt Kadın Hareketi Avrupa (TJK-E) tarafından başlatılan "Kadına yönelik şiddet politiktir, o sen de olabilirdin" sloganıyla başlatılan kampanyaya dikkat çekti.
 
Yürüyüş, liman tarafında bir binaya boyatılan dev YPJ bayrağından geçerek Sternschanze semtinde son buldu.
 
LAVRIO
 
Yunanistan'ın Lavrio kentinde de 25 Kasım yürüyüşü düzenlendi. Erkek egemen zihniyete karşı mücadele çağrısı yapılan pankart ve döviz taşıyan kadınlar, "Jin, Jiyan, Azadî", "Biji Serok Apo", "Biji berxwedana jine" sloganları attı.
 
Yürüyüş ardından ise bir miting düzenlendi. Saygı duruşu ile birlikte başlayan mitingde yapılan konuşmada, kadına yönelik şiddetin her gün arttığına dikkat çekildi. Her gün, her dakika, her saniye dünyanın her tarafında kadınların fiziki, psikolojik, ekonomik şiddete maruz kaldığı belirtildi.
 
Bugün Ortadoğu ve Kürdistan'da erkek eğmen zihniyetin faşist AKP ve DAİŞ şahsında somutlaştığına da dikkat çekildi.
 
BERLİN
 
Almanya'nın başkenti Berlin'deki 25 Kasım yürüyüşüne International Women Space, DestDan, SKB, Ni Una Menos'un da olduğu çok sayıda kadın örgütü katıldı. Kent merkezindeki Hermannplatz'da başlayan yürüyüşte kadınlar üzerinde "Jin, Jiyan, Azadî" yazılı pankart taşındı.
 
Avrupa Kürt Kadın Hareketi'nin (TJK-E) başlattığı kampanya çerçevesinde dev bir "Kadına yönelik şiddet politiktir. O sen de olabilirdin" pankartı taşındı. Çok sayıda YPJ bayrağı ve Paris'te 9 Ocak 2013 günü katledilen Kürt kadın devrimciler Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez'in fotoğraflarının da taşındığı yürüyüşte kadınların coşkusu dikkat çekti.
 
Kadınlar kendi dillerinde dövizler açarak kendi ülkelerinde erkek şiddetine maruz kalan kadınların fotoğraflarını taşıdı. Özellikle Kürtçe, Türkçe, Almanca, İngilizce ve İspanyolca dövizler yürüyüş boyunca dikkat çekti.
 
Yürüyüş sırasında yapılan konuşmalarda ise eril egemenlikçi rejimlerin kadına yönelik şiddeti kınanarak, dünya kadınlarının ortak mücadele etmesi gerektiğini belirtildi. Kreuzberg semtinin merkezine kadar yürüyüş akşam saatlerinde gerçekleşen kısa bir mitingin ardından sona erdi.
 
BONN
 
Almanya'nın Bonn kentinde ise 25 Kasım konulu panel düzenlendi. Sara Kadın Meclisi'nin organize ettiği panel saygı duruşu ile başladı.
 
Panelin açılış konuşmasını Bonn Halk Meclisi Eşbaşkanı Ayda Ekmezkılıç yaptı. Erkek egemenlikli dünyada şiddetin de egemen olduğunu belirten Ekmezkılıç, "Bunun karşısında kadın ve mücadelesin çözümdür" dedi.
 
Panelde konuşan TJK-E aktivisiti Axin Rojava ise yaptığı konuşmada bugün kadınların dünya genelinde alanlarda olduğunu söyledi.
 
Eril sistemin doğasında barış, güzellikler ve toplumsal eşitliği tesis etme özelliği olan kadını atıl bırakmakla kalmadığını, toplumu da karanlığa mahkum ettiğini vurguladı.
 
Kürdistan Özgürlük Mücadelesi'nde geride bırakılan 40 yıl içinde Kürt kadının canıyla bedel ödeyerek katılım gösterdiğini de söyledi.
 
Katılımcıların da söz aldığı panel, "Jin, Jiyan, Azadî" sloganı ile sona erdi.
 
AAHCEN
 
Almanya'nın Aachen kentinde de 25 Kasım semineri düzenlendi. Deniz Fırat Kadın Meclisi'nin organize ettiği seminer Aachen Kürt Halkevi'nde yapıldı.
 
TJK-E temsilcisinin konuşmacı olarak katıldığı seminer saygı duruşu ile başladı. 25 Kasım'ın tarihinin anlatıldığı seminerde kadına yönelik şiddetin ne olduğu, nedenleri, çeşitleri konularında bir sunum yapıldı.
 
Ataerkil sistemin yarattığı şiddet kültürünün kadın üzerinden yürüttüğü şiddet politikaları ele alındığı seminerde toplumsal cinsiyetçi zihniyetin şekillendirdiği erkek ve kadın kimlikleri üzerinde de duruldu.
 
Sunumdan sonra seminer soru cevap bölümü ile devam etti. Seminer, "Jin, Jiyan, Azadî" sloganları ile sona erdi.
 
FREIBURG
 
Almanya'nın Freiburg kentinde de 25 Kasım konulu panel düzenlendi. Freiburg DKTM'de düzenlenen panele büyük bir çoğunluğu kadın 150'yi aşkın kişi katıldı. Kadına yönelik şiddetin toplumsal ve politik temelleri ile ilgili yapılan sunum ardından panel soru cevap bölümü ile devam etti.
 
Öte yandan Bad Fallingbostel, Hildesheim, Lehrte ve Salzgitter şehirlerinde 25 Kasım konulu paneller düzenlendi.
 
BASEL
 
İsviçre'nin Basel kentinde de 25 Kasım vesilesiyle "Sen yoksan bir eksiğiz, her türden şiddete karşı kadınlar birlikte güçlü" şiarıyla bir panel düzenledi.
 
Panel, erkek-devlet şiddetinde yaşamını yitiren kadınların anısına saygı duruşuyla başladı. Kadınlara dair okunan bir şiirin ardından, 25 Kasım'ın sembolü olan Mirabel kızkardeşlerin direnişi anlatıldı. Ardından üç kadın panelist sunumlarını yaptılar.
 
Sosyal Pedagog ve HDK Basel Kadın Meclisi Koordinasyonu üyesi Fahriye Usta Kotevoğlu, Kadın ve Kavramlar konusunu anlattı. Özel mülkiyetle birlikte kadın cinsinin tahakküm altına alınmasını, patriarkanın günümüzde kapitalizmle nasıl kol kola yürüdüğünü; görünmeyen kadın emeğini ve feminizmi anlatan Usta, şiddete karşı "amasız" kadın dayanışmasını ve kızkardeşliği geliştirmemiz gerektiğinin altını çizdi.
 
Basel üniversitesinde Akademisyen Hülya Canpolat, "Dilin cinsiyeti ve edebiyat dünyasında kadın", başlıklı bir sunum yaptı. Edebiyat dünyasında yüzyıllar öncesinden günümüze yazar ve sanatçı kadınları anlatan Canpolat, erkek dünyasında kadınların yaşadıklarını "ateşten gömlek" olarak tanımladı. Edebiyat dünyasındaki ilk kadın yazarların kendi kadın diliyle değil, egemen erkek diliyle yazarak ancak yer alabildiklerini ifade eden Canpolat, 19.yy'da kadın diliyle roman yazan kadın yazarların çoğaldığını belitti. Bu dönemde kadın yazarlar arasında gelişen dayanışmaya da dikkat çeken Canpolat, sözlü edebiyatın daha çok kadınlara ait olduğunu söyledi. Bu alanda yol açan kadınların yaşadıkları şiddeti anlatan Canpolat, Aşık (müzisyen) kadınların eşleri tarafından sazlarının nasıl kırıldığına dikkat çekti.
 
HDK Basel Eşsözcüsü ve Kadın Meclisi sözcüsü Gülderen Sevim ise kadına yönelik şiddet biçimlerini anlattı.
 
Fiziksel, ekonomik, psikolojik/duygusal ve cinsel şiddet tanımlarını yapan Sevim şiddetin kadınlar üzerinde yarattığı travmalara dikkat çekti. Kapitalist krizin kadına ve çocuğa yönelik şiddeti tırmandırdığını vurgulayan Sevim erkeğin öfkesini daha çok "zayıf" gördüğü kadına yönelttiğini belirtti.
 
Son olarak kadınların mücadele ile kazandıkları haklarını sıralayan Sevim, şiddete "dur" demek ve kazanılmış haklarımıza sahip çıkmak için örgütlenmek gerektiğini ifade etti.
 
Panelin ikinci bölümünde salondaki kadınlar söz aldılar ve sorular sordu.
 
MÜNİH
 
Almanya'nın Münih kentinde 25 Kasım dolayısıyla yapılan eyleme yüzlerce kadın katıldı. Yürüyüşte kadın platformu, SARA-Kadın Komünü ve birçok kurum yer aldı. Kent merkezinde başlayan yürüyüşte Kürtçe ve Almanca dövizler taşındı.
 
Kürt kadınlarının sık sık, "Jin, Jiyan, Azadî", "Yaşasın kadın örgütlülüğü", "Yaşasın kadın birliği", "Kadına yönelik şiddete son" sloganları atıldı. Eylem yapılan konuşmaların ardından sona erdi.
 
OSLO
 
Norveç'in başkenti Oslo'da ise kadınlar 25 Kasım'da yürüdü. Meşaleli yürüyüş düzenleyen kadınlar Oslo Merkez'den Parlamento önüne kadar yürüdü.
 
Oslo Kürt Kadınlar Platformu da "Jin, Jiyan, Azadî" sloganları atarken, kendi bayrak ve flamaları ile yürüyüşte yer aldı.
 
LONDRA
 
İngiltere'nin başkenti Londra'da 25 Kasım dolayısıyla aralarında SKB, Roj Women, Yeni Kadın, Kongra Star Comita, Ji Rabin ser piyan ji Bo Efrine'nin bulunduğu kadın örgütleri yürüyüş düzenledi.
 
Yine Feminist Anti-Faşist Assembly, Kurdish Women's Assembly, Women's Strike Assembly, Dziewuchy London, Brazilian Women Against Fascism, Women's March London, Women Unite, The x:talk Project, Ni Una Menos UK, Stop Trump Coalition, Feminist Fightback kadın "Kadına yönelik şiddet politiktir, o sen de olabilirdin" şiarıyla yüzlerce kadın BBC önünde biraraya geldi. Yürüyüş öncesi komite adına yapılan konuşmanın ardından başlayan yürüyüşte "Jin, jiyan, azadi", "Kadın, yaşam, özgürlük", "Kadın yönelik şiddete hayır" sloganları atıldı. Yolu trafiği kapatan kadınlar, konuşmalar yaptı. Eylem çekilen halaylarla sona erdi.
 
STOCKHOLM
 
İsveç'in başkenti Stockholm'de 25 Kasım'da meydanlara çıkan kadınlar "Jin, jiyan, azadî" sloganını attı. Sosyalist Feministler, Amara Kürt Kadın Meclisi, Komünist Parti, Ne Fahişe Ne Boyun Eğen Derneği, İran Halklarının Demokratik Platformu'nun çağrısıyla Medborgarplatsen Meydanı'nda gerçekleşen eylemde, örgütler adına konuşmalar yapan kadınlar, kadına yönelik şiddetin ataerkil anlayışın sonucu olduğuna dikkat çekti ve İsveç Hükümeti'ne şiddetin önlenmesi için Birleşmiş Milletler nezdinde girişimde bulunma çağrıları yaptı.
 
Amara Kürt Kadın Meclisi'nden Ajeen Ahmed, dünyanın pek çok ülkesinde kadınların şiddete karşı meydanlara çıktıklarını hatırlattıktan sonra "Biz burada sadece şiddeti değil onun kaynağını oluşturan ataerkil sistemi protesto ediyoruz. Örgütlenerek ve kendimizi savunarak alternatif bir yaşam biçimi oluşturmanın mücadelesini veriyoruz" dedi.
 
Kürt kadınlarının diğer tüm kadınlar gibi toplumun ve kadınların özgürleşmesi için mücadele ettiklerini hatırlatan Ahmed, İsveç'teki tüm kadınlara ataerkil kapitalist sisteme karşı mücadele etmeleri çağrısı yaptıktan sonra Rojava'daki kadın devriminin desteklenmesinin önemine şu cümlelerle vurgu yaptı.
 
Ahmed "Kürdistan'daki kadın devrimi, sadece Kürt kadınlarına değil dünyadaki tüm kadınlar ve ezilenlere ilham ve umut veriyor. Onu ve kendimizi savunmalıyız. Eğer biz kendimizi savunmazsak bunu başkaları yapamaz" dedi.
 
Sosyalist Feministler adına konuşan Katja Svensson, İsveç'te kadınlara yönelik fiziki ve cinsel şiddetin oldukça yaygın olduğunu, ABD ve Brezilya başta olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde kadın ve emekçi düşmanı devlet başkanlarının bulunduğunu söyledi.
 
İsveç'te son yapılan seçimlerde yabancı ve kadın düşmanı İsveç Demokratları'nın ilerleme kaydettiğine dikkat çeken Svensson, "Yapmamız gereken örgütlenmek ve bu güçlere karşı direnmektir. İspanya'da geçtiğimiz hafta yapıldığı gibi yüzbinlerin katıldığı gösteriler örgütlemeliyiz" dedi.
 
Komünist Partisi adına konuşma yapan Anita Salven ise, İsveç Hükümeti'nin silah ihraç politikasına sert eleştiriler yöneltti.
 
Ağır kadın ve insan hakları ihlallerinin gerçekleştiği Suudi Arabistan'ın İsveç'in silah sattığı ülkeler sıralamasında ilk sıralarda olduğuna dikkat çeken Savlen, kendisini feminist olarak adlandıran İsveç Hükümeti'ni iki yüzlü davranmak ve kadınları baskı altında tutan Suudi Arabistan'a destek vermekle suçladı.
 
Kadına yönelik şiddetin son bulmasının talep edildiği döviz ve pankartların yanı sıra Türk devletinin Paris'te katlettiği üç Kürt kadını; Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylamez'in fotoğrafları, YPJ ve KJAR bayraklarının taşındığı gösteride zaman zaman kadınlara yönelik şiddeti kınayan sloganlar atıldı.