22 Kasım 2024 Cuma

Arzu Demir yazdı | İnsan ve doğa katili Cengiz Holding

Doğa yok edilirken, Cengiz Holding sermayesine sermaye kattı. Derik'te de, Cengiz Holding kazansın diye insanlar can verdi. Durum bu.

Faşist şeflik rejiminin palazlandırdığı sermaye gruplarının başında gelen Cengiz Holding'in halk düşmanı yüzünü bu kez Derik'te gördük. Şirkete ait iki TIR'ın sebep olduğu kaza bir katliama dönüştü. Üzerine yazıldı, çizildi. Ancak önemli olduğu için yeniden hatırlatmak istiyorum. İlk TIR, iki araca çarpıp devrildiğinde 2 kişi hayatını kaybediyor.

Sonra ne oluyor? 

Cengiz Holding kazanmaya devam etsin diye, kazanın yaşandığı yolda trafik akmaya devam ediyor. Çünkü söz konusu TIR'lar ile Eti Bakır Fabrikası'na gübre taşınıyor.

Gelen ikinci Cengiz Holding TIR'ı da, kaza yerinde toplanan insanların arasına dalıyor. Sonuç; katliam. Kod adı SS olan Süleyman Soylu'nun panikle ve hızlıca yalanladığı üçüncü TIR'ın varlığını da MA kaydetti. Lastiği patlak olan TIR'ın lastiklerine ateş açılarak zorla durdurulduğunu görgü tanıkları anlatmıştı.

Durum özetle bu.

O saatte TIR'ların halkın kullandığı yerden neden geçtiğinden neden çevre yolu yapılmadığına kadar birçok soru kaç gündür ortada.

Soruların ucu hep iktidara, sermayeye ve Cengiz Holding'e çıkıyor.

Cengiz Holding reddetse de 21 insanın ölümünden, onlarcasının yaralanmasından sorumludur.

Katliamın ardından konuştuğum Derik Belediyesi Eşbaşkanı Mülkiye Esmez*, ilçede yaşananlar için “Bize yeni bir Roboskî yaşattılar” dedi. İlçedeki durumu şöyle özetledi: “Şu anda ilçenin tüm mahallelerinde taziyeler kuruldu. Üzerimize büyük bir yas çöktü.”

Fail tek başına elbette Cengiz Holding değil. Onu faşist şeflik rejimi, kamudan verdiği mega ihalelerle palazlandırdı.

İstanbul 3'üncü Havalimanı'ndan Hasankeyf Ilısu Barajı'na, Kuzey Marmara Otoyolu'ndan Akkuyu Nükleer Santrali'ne kadar bütün ihaleler Cengiz'e verildi.

Cengiz Holding ekolojik yıkımların da sorumlusu olan bir tekeldir.

Rize İkizdere'de denizi doldurarak Lojistik Liman inşaatı projesi için İkizdere'de açtığı taş ocağının yarattığı yıkımı, köylülerin direnişi sayesinde kamuoyu öğrendi. Karadeniz'in en önemli vadilerinden biri olan İkizdere, ekolojik yıkım nedeniyle artık yok olmak üzere. Bunun sorumlusu da Cengiz Holding.

Türkiye'nin ve dünyanın en zengin bitki örtüsüne sahip olan Cerrahtepe'nin katili de aynı tekel. Ağaç katliamından su kaynaklarının yok edilmesine, doğaya ve insana karşı her türlü suçu da bu bölgede işlediler.

İstanbul 3. Havalimanı'nın yarattığı ekolojik yıkımı da listeye ekleyelim. 2012-2019 yılları arasında inşaat nedeniyle 13 milyon ağaç kesildi. İstanbul'un su ve oksijen kaynağı Kuzey Marmara Ormanları böylece yok edildi.

Kazdağları'nda uluslararası tekellerin ve yerli ortaklarının yarım bıraktığı talanı, Cengiz Holding devam ettirdi.

12 bin yıllık tarihi Hasankeyf ve 100'e yakın köyü su altında bırakan, binlerce insanın yerini yurdunu terk etmesine neden olan da bu tekel.

Trakya'dan Kuzey Kürdistan'a her yer, Cengiz Holding eliyle iktidar tarafından talanına açıldı.

Ayrıca Cengiz Holding'e bağlı şantiyelerde, inşaat alanlarında sayısız iş cinayeti yaşandı.

Örneğin 2016 yılının Mayıs ayında Samsun'da özelleştirilip Cengiz Holding'e devredilen Eti Bakır İşletmesi'nde amonyak tankının çökmesi sonucu 6 işçi katledildi, 10 işçi de yaralandı.

2012 yılının Şubat ayında Adana Kozan'da inşaat halindeki baraj kapağının patlaması sonucu 10 işçi canını verdi.

En son geçtiğimiz mayıs ayında İkizdere şantiyesinde freni patlayan kamyonun çarptığı su tankerinin güvenlik kulübesi üzerine devrildiği kazada 2 kişi yaşamını yitirdi, 2 kişi yaralandı.

İşçiler ölürken Cengiz Holding kazandı.

Doğa yok edilirken, Cengiz Holding sermayesine sermaye kattı.

Derik'te de, Cengiz Holding kazansın diye insanlar can verdi.

Durum bu.

Kapitalizm insana düşman. Bu düşmanlık, faşist şeflik rejimi ile birleşince, ezilenler için yaşam tam bir cehenneme dönüyor.
Bu cehennemden kurtulmanın ve insanca yaşamanın yolu da dün olduğu gibi bugün de hem faşist devlete hem de sermaye düzenine karşı mücadeleden geçiyor.

İnsanlık tarihi, bize mücadeleden başka bir yol göstermiyor.