Antakyalı kadınlar: Devletten bir şey görmedik, HDP bizi kucakladı
Antakya'nın Defne ilçesinde HDP Kadın Meclisi'nin buluşmasında konuştuğumuz Emel, Ece ve Demet, 6 Şubat'tan bu yana yaşadıklarını anlattı. Defne ilçesine bağlı Yeniçağ Köyünde yaşayan üç kadın, ilk depremde evlerinde çatlaklar oluştuğunu, çadır verilmediği için günlerce arabalarında yaşadıklarını anlattı. Hasarsız raporları verilen evlerine geçmek zorunda kalan üç kadın, Antakya merkezli depremde evlerinin büyük hasar aldığını canlarını zor kurtardıklarını aktardı. Hala çadırları olmadığını, bugüne kadar devletten bir yardım görmediklerini anlatan kadınlar, HDP ve diğer kentlerden gelen gönüllülerin kendilerini sevgiyle kucakladığını vurguladı.
Ece, Emel ve Demet, Antakya'nın Defne ilçesi Yeniçağ Köyünde yaşıyor. HDP Kadın Meclisi'nin Defne'de düzenlediği kadın buluşmasında görüştüğümüz üç kadın, 6 Şubat'tan bu yana yaşadıklarını anlattı.
'HASARSIZ DENİLEREK GÖNDERİLDİĞİMİZ EVİMİZDE İKİNCİ DEPREMİ YAŞADIK'
Ece, 6 Şubat günü yaşanan Maraş merkezli depremde çok korktuklarını, evlerinde hafif çatlaklar oluştuğunu ve günlerce arabalarının içinde yaşadıklarını söyledi. Yapılan hasar tespitinde evlerine hasarsız raporu verildiğini anlatan Ece, çadır verilmediği ve depremlere ilişkin devletten sağlıklı bir açıklama yapılmadığı için evlerine girmek zorunda kaldıklarını kaydetti. Antakya merkezli depreme evlerinde yakalandıklarını ve canlarını zor kurtardıklarını söyleyen Ece, "İkinci depremde yıkımlar oldu. Küçük çatlağı olanların duvarları yıkıldı. Ağır çatlağı olanların evlerinde yıkılanlar oldu. Hasarsız hiç ev kalmadı. İçinde oturulabilecek ev yok şu an" diyerek köylerindeki durumu aktardı.
'İKİNCİ DEPREMDEN SONRA HASAR TESPİTİNE GELİNMEDİ'
Antakya merkezli depremde evlerinde ağır hasar oluştuğunu fakat hasar tespiti için yeniden gelinmediğini belirten Ece, devletin 10 bin TL yardımı vermemek için evlerine hasarsız raporu verdiğini vurguladı. Ece, devletin hala kendilerine çadır vermediğini, yardım için gelenlerden kendilerine bir çadır bulduklarını aktardı.
'HDP VE GÖNÜLLÜLER BİZİ SEVGİYLE KUCAKLADI'
Burada söze giren Emel, depremin üzerinden bir ay geçmesine rağmen kendilerine hala çadır verilmediğini söyledi. Depremin yaşandığı ilk günden bu yana küçük çocuklarıyla birlikte arabada kaldığını belirten Emel, daha sonra anne ve babasının serasında kalmaya başladıklarını söyledi. 4 ailenin birlikte kendi olanakları çadır eve çevirdikleri serada kaldıklarını anlatan Emel, "Çadır yok, yardım yok. Devletten bugüne kadar ne çadır, ne yiyecek, içecek hiçbir şey gelmedi. Gönüllüler sağ olsun. HDP sağ olsun. Bizi karşılayan, sevgiyle kucaklayan HDP ve diğer kentlerden gelen gönüllüler oldu" diyerek devletin halkı sokakta yaşamaya terk ettiğini vurguladı
'DEVLETTEN BİR ŞEY GÖRMEDİK'
Demet de, uzun süre küçük çocuklarıyla birlikte araba içinde yaşadıklarını şimdi kendi olanaklarıyla yaptıkları seralarda kalmaya başladıklarını söyleyerek, "Daha devletten bir şey görmedik" diye ekledi.
Köylerinde ilk depremde evlerinde fazla hasar oluşmadığını, ikinci depremde hasarın arttığını ve yan köyde akrabalarının enkaz altında kaldığını aktaran Ece, merkezde de çok sayıda akrabaları ve komşularının yaşamını yitirdiğini söyledi. Halasının evinin yıkıldığını, kızlarının kendi imkanlarıyla dışarı çıktığını içeriden ses gelmesine rağmen uzun süre müdahale edilmediğini anlatan Ece, komşularının yardımıyla, gönüllülerin desteğiyle kurtarıldıklarını söyledi.
Büyük bir belirsizlik içerisinde olduklarını söyleyen Ece, devletin doğru düzgün bir açıklama yapmamasına tepki gösterdi. Hayatlarındaki belirsizliğin eğitimde de sürdüğünü kaydeden Ece, "Ne olacağı belirsiz. Bu belirsizlikler insanı öldürüyor. Sağ çıktık, gönüllülerin yardımlarıyla geçiniyoruz. Sonrasını düşünüyoruz. Sonrası yok. İnsanın içini rahatlatacak bir resmi açıklama bekliyoruz" diye vurguladı.
Eğitim, barınma alanları, çalışma olanaklarının sağlanması bakımından yaşanan bu belirsizliğe son verilmesi çağrısında bulunan Ece, "İlerisini düşünüyoruz, bu artık çok zorluyor" diye ekledi.