5 Ekim 2024 Cumartesi

Ajanlık teklifini reddeden mülteci idari gözetim altında tutulacak

Hakkında sınır dışı edilme kararı avukatların itirazı sonucu durdurulan Suriyeli mülteci Sülo, 6 ay boyunca Antep'deki GGM'de "idari gözetim" altında tutulacak. 

Yaptığı bir sosyal medya paylaşımı nedeniyle İçişleri Bakanlığı'nın hakkında aldığı sınır dışı edilme kararı, avukatlarının itirazı sonucu durdurulan Suriyeli mülteci Ali El Sülo, 6 ay boyunca Antep'deki Geri Gönderme Merkezi'nde (GGM) "idari gözetim" altında tutulacak. 2013 yılında mülteci olarak Şam'dan Mardin'e göç eden Ali El Sülo'ya dair süreç, geçen Ocak ayı içinde belgelerindeki eksiklikler gerekçe gösterilerek, Mardin İl Göç İdaresi Müdürlüğü'ne çağrılmasıyla başladı. Müdürlüğe giden Suriyeli mülteci burada kendilerini "istihbarat" olarak tanıtan iki kişinin ajanlık dayatmasına maruz kaldı.
 
Mezopotamya Ajansı'ndan Ahmet Kanbal'ın haberine göre, yaşadığı bu olay sonrası İnsan Hakları Derneği'ne (İHD) başvuran Sülo, yine avukatı aracılığıyla aralarında 15 Ocak'ta görevi sona eren Mardin İl Göç İdaresi Müdürü Safa Kenar'ın da olduğu bazı kişiler hakkında suç duyurusunda bulundu. Başlatılan soruşturma "takipsizlik" ile sonuçlanırken, Ali El Sülo 2015 yılında yaptığı bir sosyal medya paylaşımı gerekçesiyle 12 Mart'ta evine yapılan baskında gözaltına alındı.

İçişleri Bakanlığı'nın "örgütle bağlantısı olduğu" iddiasıyla Sülo'nun sınır dışı edilmesine karar vermesi üzerine Antep'teki GGM'ye götürüldü. Mardin Sulh Ceza Hakimliği'ne yaptıkları itirazları reddedilen avukatlarının ek belgelerle ikinci defa itirazda bulunması sonucu hakkında "idari tedbir" kararı verilip, sınır dışı edilmesi durduruldu. Ancak Suriyeli mültecinin evine dönmesine izin verilmeyerek GGM'de 6 ay boyunca "idari gözetim" altında tutulması kararlaştırıldı.

Avukatlarının, sınır dışı edilmesi kararının kaldırılması için İdare Mahkemesi'nde dava açtıkları Sülo'nun "idari gözetim" sürecini evinde geçirmesine yönelik hukuki başvuruları da halen sürdürüyor.

'SINIR DIŞI EDİLMESİNE KARAR VERİLDİ'
Suriyeli mültecinin yaşadıklarını değerlendiren avukatı Kenan Anğay, müvekkili hakkında 2015 yılındaki bir paylaşımı dolayısıyla açılan davada tutuklama kararı verilmediği gibi, herhangi bir adli kontrol uygulanmasına da karar verilmediğini ifade etti. Av. Anğay, buna rağmen müvekkilinin "Kamu düzenini bozmak, kamu güvenliği açısından tehdit oluşturmak ve illegal örgütlerle bağlantısı olma" iddialarıyla sınır dışı edilmesine karar verildiğini belirtti.

Müvekkilinin yaşadıklarının temelinde çağrıldığı İl Göç İdaresi'nde kendisine yapılan ajanlık teklifini reddetmesinin yattığını düşündüklerini söyleyen Anğay, "Müvekkilin yaptığı suç duyurusuna ilişkin takipsizlik kararı verilip, itiraz süresi olan 15 günlük süre geçene kadar kendisi hiçbir şekilde İl Göç İdaresi yetkilileri tarafından aranmıyor. Bu süre geçtikten sonra müvekkil direk kolluk kuvvetleri kanalı ile gözaltı yapılarak, İl Göç İdaresi'ne götürülüyor ve hakkında sınır dışı edilme kararı alınıyor" dedi.

'KARAR KEYFİ'
Sınır dışı edilme kararına dayanak yapılan kanun maddesinde "sabit ikametgah sahibi olması, aile sahibi olması, belli bir işle meşgul olması, kaçma şüphesinin olmaması" halinde sınır dışı edilme kararı süresini evinde geçirmesi noktasında bir hüküm olduğunu vurgulayan Anğay, buna rağmen yüz yüze kaldıkları durumu şöyle dile getirdi: "Nasıl ki ceza yargılamasında tutuklama tedbiri en son başvurulması gereken bir tedbir, asıl olan tutuksuz yargılama ise, idari gözetim kararı da Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nda tamamıyla bir istisnadan ibarettir. Müvekkil 5 yıldır Mardin'deki yurttaşların gıda ihtiyacını sağlayan bir sektörde esnaf olarak faaliyet göstermektedir. Kendisi sabit ikametgah sahibidir. 5 çocuğu ve eşi bulunmaktadır. Çağrıldığı takdirde kendisine ulaşılabilen bir insandır. Tutuksuz olarak yargılandığı, adli kontrolün de uygulanmadığı bir dosyada kaçma şüphesi olduğu gerekçesiyle idari gözetim kararı verilmiş. Bu konuda idare (İl Göç İdaresi) kendisini mahkemelerin üstünde görerek, keyfi olarak bu şekilde bir karar almıştır. Ancak hangi sebeplerden dolayı kaçma şüphesi olduğunu ya da hangi sebeplerden dolayı sabit ikametgah sahibi olmadığına ilişkin bir dayanak da gösterilmemiş. Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nda bunun şartları net olarak ortaya konmuş. Buna göre de idari denetim sürecini evinde geçirmesi gerekmektedir."

'SURİYE'YE GERİ GÖNDERİLİRSE YAŞAM HAKKI TEHDİT ALTINA GİRECEK'
Sınır dışı edilme süreçlerinde kimi olumsuz pratikler yaşandığını mülteci dernekleri ile yaptıkları görüşmeler sonucunda öğrenip, bunun önüne geçmeye çalıştıklarını ifade eden Av. Anğay, tutulduğu GGM'nin sağlık ve hijyen koşullarının uygun olması nedeniyle müvekkilinin idari gözetim sürecini evinde geçirmesi gerektiğini kaydetti. Suriye'ye geri gönderilmesi durumunda müvekkilinin yaşam hakkının tehdit altına gireceğini söyleyen Anğay, müvekkilinin bir an önce ailesinin yanına dönebilmesi için insan hakları örgütleri ile mülteci örgütlerine yardım çağrısında bulundu.