Açlık grevi eylemi 57. gününde

Kürt siyasi tutsakların açlık grevi eylemi 57. gününde sürüyor. TJA açlık grevindeki kadınlara kart gönderme eylemi gerçekleştirdi. Tutsak Rozerin Kalkan'ın annesi Şerife Kalkan, çocuklarının haklı eylemini desteklediklerini belirtti, "Sonuna kadar çocuklarımızın arkasındayız" dedi.

İmralı Hapishanesi'nde PKK Lideri Abdullah Öcalan'a yönelik tecrit uygulamasına ve hapishanelerdeki hak gasplarına karşı başlatılan açlık grevi eylemi 57'nci gününde.

Türkiye ve Kuzey Kürdistan hapishanelerindeki Kürt siyasi tutsakların 27 Kasım'da başlattığı süresiz dönüşümlü açlık grevi eylemini 12. grup sürdürüyor.

TJA AÇLIK GREVİNDEKİ KADIN TUTSAKLARA KART GÖNDERDİ
Tevgera Jinên Azad (TJA), açlık grevindeki tutsak kadınlara kart gönderme eylemi yaptı.
 
İstanbul'un Sultangazi, Sancaktepe ve Bahçelievler PTT'sinde buluşan TJA'lı kadınlar, tutsak kadınların açlık grevi direnişini selamladı, kadın tutsaklara hazırladıkları kartları yolladı.

TUTSAK ANNESİ: ÇOCUKLARIMIZIN ARKASINDAYIZ
İzmir'de bulunan Şakran Kadın Kapalı Hapishanesi'nde tutsak Rozerin Kalkan'ın annesi Şerife Kalkan, çocuklarının haklı eylemini desteklediklerini belirtti. Jinnews'e konuşan anne Kalkan, tecridin tüm topluma uygulandığını ve hak gasplarında artış yaşandığını dile getirdi.

Rozerin Kalkan'ın 4 yıldır hapishanede bulunduğunu dile getiren anne Kalkan, "Kızım dönüşümlü açlık grevindeydi. Talepleri tecridin kaldırılması. Bu tecrit, sadece cezaevlerinde değil herkes için geçerlidir. Her yerde var tecrit. Hiçbir şey söyleyemiyoruz, hemen hapse atıyorlar. Biz tecridi kabul etmiyoruz" diye konuştu.

Hapishanedeki hak gasplarına dikkat çeken Şerife Kalkan, mektup, dergi ve kitap verilmediğini söyledi. Anne Kalkan şöyle konuştu: "Tahliye aşamasındaki tutsaklara yönelik çıkarılan son yasa ile pişmanlık dayatmasında bulunuyorlar. Çocuklarımız suç işlememiş ki pişman olsun. 50 yıl da ceza verseler pişman değiliz. Sonuna kadar çocuklarımızın arkasındayız."

AÇLIK GREVLERİNİ İZLEME KOORDİNASYONU KURULDU
Van'da faaliyet yürüten kitle örgütleri, hapishanelerde süren açlık grevini yakından izlemek için "Açlık Grevlerini İzleme Koordinasyonu" kurdu.

Van Hakkari Tabip Odası, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Van Temsilciliği, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Van Şubesi, Van Barosu, İnsan Hakları Derneği (İHD) Van Şubesi, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası ( SES) Van Şubesi ve Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TUHAY DER), koordinasyonun kuruluş deklarasyonu Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Van Şubeler Platformu binasında yaptı.

Açlık Grevlerini İzleme Koordinasyonu deklarasyonunu okuyan ÖHD'li Avukat Ekin Yeter, 27 Kasım günü başlayan açlık grevlerinin sürdüğünü belirtti, "Özellikle pandemi süreci bahane edilerek, 7242 sayılı infaz Kanunu Değişikliği ile TMK kapsamındaki mahpuslar bakımında infaz koşulları daha da ağırlaştırılarak aleyhe bir durum yaratılmıştır. Yine pandemi süreci hapishanelerde koruyucu ve önleyici tedbirler alındığı bir süreç olarak değil, iletişim ve haberleşmenin, etkinliklerin, görüşlerin sınırlandırıldığı ve hak ihlallerinin artığı bir süreç olarak ilerlemiştir" dedi.

İmralı Hapishanesi'ndeki tecrit koşullarının daha önce yapılan açlık grevleri sürecinde geçici olarak kaldırıldığını ama bir süre sonra tecridin yine ağırlaştırıldığını belirten Yeter, "Bu uygulama BM Mandele Kurallarına, CPT tavsiyelerine ve 5275 sayılı infaz kanununa aykırıdır. Adalet Bakanlığı tarafından bir an evvel yasal olmayan bu uygulamaya son verilmeli, gerek aile gerek avukat görüşleri gerçekleştirilmelidir. Pandemi sürecinde artarak devam eden tüm bu hak ihlallerine son verilerek, insanlık onuruna yakışır muamele yapılması, işkence kötü muamele ve diğer hak ihlallerinin ortadan kaldırılması, hasta mahpusların tedavilerinin aksatılmadan gerçekleştirilmesi, hastane sevkleri sonrası karantina koşullarının tecrit işkencesi uygulamasına dönüştürülmesinin önlenmesi hususunda Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu, Kamu Denetçiliği Kurumları ve ilgili tüm kurum ve kuruluşlar görevlerini yapmalıdır" şeklinde konuştu.

Yeter, açlık grevindeki tutsakların sağlıklarının tehlikeye girmemesi için Adalet Bakanlığı'na, "hak ihlallerinin sonlandırılması ve tecridin kaldırılması için bir an önce adım atma" çağrısında bulundu.