16 Eylül 2024 Pazartesi

29 yıldır haber alınamayan Abdurrahim Demir için adalet talebi

İHD Batman Şubesi ve kayıp yakınları, Mardin'de gözaltına alındıktan sonra aradan geçen 29 yıla rağmen kendisinden haber alınamayan Abdurrahim Demir'in hikayesini kamuoyuyla paylaştı, adalet istedi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Batman Şubesi ve kayıp yakınları, 647. hafta eyleminde Gülistan Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde yan yana geldi. "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" pankartı açılan eylemde, gözaltında kaybedilenlerin fotoğrafları taşındı.

Basın açıklamasını okuyan Reşit Çetinkaya, 17 Ağustos 1995'te Mardin'in Kızıltepe ilçesinde kaçırılan Abdurrahim Demir'in hikayesini kamuoyuyla paylaştı.

Mardin'in Ömerli ilçesinde ikamet eden Abdurrahim Demir'in, 17 Ağustos 1995'te Adana'da yaşayan yakınlarını ziyaret etmek üzere yola çıktığını ifade eden Çetinkaya, şöyle devam etti: "Kızıltepe Viranşehir karayolu üzerinde bulunan Şavelat Jandarma kontrol noktasında, otobüsten indirilerek gözaltına alınır. Gözaltına alındığına tanıklık edenler, Demir'in Şavelat Jandarma Karakoluna götürüldüğünü söyler. Akşama doğru bir karakol görevlisi, Demir'in evini telefonla arayarak anne Kesire Demir'e 'Oğlunuz Abdurrahim, Şavelat Jandarma Karakolunda, gelip alabilirsiniz' der. Yaşlı olan anne, 'Benim kimsem yok, ben gelemem, oğlumun okuma yazması var, bırakın kendisi gelir' der. Abdurahim'in bırakıldığını düşünen anne Kesire Demir, iki gün sonra Adana'daki akrabalarını aradığında oğlunun Adana'ya gitmediğini öğrenir."

'GÖZALTINA ALINDIĞI İNKAR EDİLDİ'
Kesire Demir'in oğlunun fotoğrafıyla evinin yakınındaki Merkez Çarşı Karakolu'na gittiğini, yetkililerin hiçbir bilgi vermeden evine dönmesini istediğini belirten Çetinkaya, "Abdurrahim'in yakınları dört gün sonra Şavelat Karakoluna gider. Karakoldaki görevliler akrabalarından birine 'Biz böyle birini almadık, böyle biri bizde yok' der. Abdurrahim'in ailesi resmi kurumlara başvurularda bulur, ancak sonuçsuz kalır" dedi.

'SONUÇ ALINCAYA KADAR SESİMİZİ YÜKSELTECEĞİZ'
Demir ailesinin 24 Şubat 1997'de İHD'ye başvurduğunu, İHD'nin tüm girişimlerinin ise sonuçsuz kaldığını aktaran Çetinkaya, "Aradan geçen 29 yıla rağmen, Demir'in akıbeti hala meçhul. Kayıplarımızın akıbetinin ortaya çıkarılması ve faillerinin cezalandırılması için, sonuç alıncaya kadar bu meydanlardan sesimizi yükselteceğimizi bir kez daha belirtmek istiyoruz. Biliyoruz ki; susmak, failleri cesaretlendiren politik bir tercihtir, bu yüzden susmayacağız. Adalet ve hakikat arayışımızda dün olduğu gibi bugün de ısrarcı olacağız. İnsanlık onurunu her daim sahipleniyor olacağız" ifadelerini kullandı.

Açıklama, oturma eylemiyle son buldu.