25 Kasım'a giderken 25 kadın öyküsü: Şengül Karaca
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla kadınlar bir kez daha erkek-devlet şiddetine karşı öfkesini dile getirecek. Kadınların en önemli talepleri arasında da erkek şiddetiyle katledilen kadınlar için adalet yer alıyor. 25 Kasım'a giderken, katledilen veya özsavunma uygulayan 25 kadının hikayesi.
Kadına yönelik şiddet her haliyle artarak sürüyor. Kendisine yıllarca tecavüz eden erkeği özsavunmasını kullanarak öldüren Nevin Yıldırım'a ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası veren yargı, kadın katillerini aklamak için elinden geleni yapıyor. İyi hal, tahrik indirimi hakkını sonuna kadar kullanan yargı, erkekleri en az cezayla ödüllendirirken, bu ayrımcı yaklaşım kadın dayanışmasının sergilendiği davalarda mümkün olmuyor. Yargının şiddet uygulayan erkeklerden yana tavrını Şengül Karaca davasında da gördük.
Eğitim Sen üyesi öğretmen Şengül Karaca, 4 Mayıs 2017 tarihinde İstanbul'un Eyüp ilçesindeki evinin penceresinden düşerek hayatını kaybetti. O esnada evde olan erkek arkadaşı Hasan Aydın, Şengül'ün intihar ettiğini öne sürdü. Ancak Hasan Aydın'ın evde olduğu yürütülen savcılık sonucunda ortaya çıktı.
Bir görgü tanığı Hasan Aydın'ın Şengül'ü pencereden aşağı ittiğini söyledi. Gözaltına alınan Aydın, ifadesinde olay gecesi alkol olduğunu ve Şengül'ün yaşadıkları tartışma sonrasında pencereden atlayak intihar ettiğini iddia etti.
HASAN AYDIN'IN ÇELİŞKİLİ İFADELERİ YOK SAYILDI
Hasan Aydın hakkında "kasten insan öldürme" suçundan müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Duruşma, İstanbul 31. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. 10 duruşma boyunca Hasan Aydın verdiği ifadelerle çelişti. "Alkollüydük", "Şengül intihar edecek biri değil", "Kavga etmiştik", "Tartışmamız büyüyünce kendini aşağı attı" dedi.
Olaya ilişkin 5 Aralık 2018 tarihli bilirkişi raporunda da Şengül'ün intihar ettiği "kanıtlanmaya" çalışıldı. Rapora göre pencere dardı, 64 cm'lik bir pencereden birinin itilerek isteği dışında düşmesinin mümkün olmadığı ileri sürüldü. "Yere ilk temas eden kısmının ayakları olduğu, bu düşüşün çivileme atlayış olarak tabir edildiğine" ifadelerinin yer aldığı raporda, bilirkişi keşfi sırasında yapılan ölcümlerden olayın "cinayet mi yoksa intihar mı" olduğu yönünde kesin ayrım yapılmasına olanak verilmediği de vurgulandı. Sözde raporda yer alan bilgiler kendi içinde çelişiyor olmasına rağmen savcı raporu dikkate alarak mütaalasını açıkladı.
Hasan Aydın hakkında "kasten öldürmek" suçundan dava açılsada; Aydın'ın duruşmalar boyunca çelişkili ifadeleri, görgü tanığının Şengül'ün pencereden itildiği yönündeki beyanı, Şengül'ün sosyal paylaşım sitesi Facebook'tan arkadaşlarına Hasan Aydın'dan gördüğü şiddeti anlattığı mesajları gözardı edildi.
BERAAT ETTİ
Savcı mütalaada, "şüpheden sanık yararlanır ilkesi" gereğince mahkumiyeti için kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından sanığın beraatına karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, Aydın hakkında beraat kararı verdi.
EĞİTİM-SEN: GERÇEK ADALET SAĞLANANA KADAR MÜCADELE
Eğitim Sen üyesi olan Şengül Karaca'nın davasını kadınlar ilk günden itibaren takip etti. Soruşturma aşamasında Hasan Aydın'ın çelişkili ifadeler verdiğine dikkat çeken Eğitim Sen üyesi kadınlar, Adli Tıp Kurumu'nun verdiği "intihar mı cinayet mi olduğu belli değil" şeklindeki şüpheli ifadeye tepki gösterdi.
Mahkemenin verdiği beraat kararıyla ilgili Eğitim Sen'li kadınlar, Şengül Karaca davasında birkez daha erkek yargının tecelli ettiğini vurguladı. Kadınlar, "Şengül Karaca ve erkek şiddeti sonucu kaybettiğimiz tüm kadınlar için erkek adalet değil, gerçek adalet sağlanıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.