25 Kasım'a giderken 25 kadın öyküsü: Namme Öztürk
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla kadınlar bir kez daha erkek-devlet şiddetine karşı öfkesini dile getirecek. Kadınların en önemli talepleri arasında da erkek şiddetiyle katledilen kadınlar için adalet yer alıyor. 25 Kasım'a giderken, katledilen veya özsavunma uygulayan 25 kadının hikayesi.
Kendisine yıllarca fiziksel ve sistematik işkence uygulayan Kazım Aydemir'i özsavunma hakkını kullanarak öldüren Namme Öztürk, kadın dayanışması sayesinde özgürlüğüne kavuştu. Namme'nin davası 10 duruşma görüldü. Ve Namme her duruşmada, "Eşimin ailesi burada, kayınpederim duruşmalara geliyor. Onun yanında söyleyemeyeceğim şeyler yaşadım" dedi.
Namme eski eşini 55 yerinden bıçaklayarak öldürdü. Kartal'da bulunan Anadolu Adliyesi 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada kadınlar Namme'yi hiç yalnız bırakmadı. Aradığı desteği kadınlardan aldı Namme.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Namme Öztürk'ün 2016 yılında boşandığı eşi Kazım Aydemir'i bıçaklayarak öldürdüğü gerekçesiyle "haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.
CUMHURİYET SAVCISI ÖZSAVUNMA HAKKINI MEŞRU GÖRDÜ
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Veysi Aktaş'ın sunduğu mütalaada ise Namme'nin eski kocası Kazım Aydemir'in çocuğunu görmek için ara ara Namme'nin evine gittiğini belirtti. Namme'nin Kazım Aydemir'in defalarca tecavüzüne maruz kaldığı vurgulanan mütalaada, Kazım Aydemir'in Namme'yi bir tartışma sırasında üzerinde bulunan silahla "seni öldürürüm" diye tehdit ettiği ve Namme'nin özsavunma hakkını kullanarak Kazım Aydemir'i öldürdüğü ifade edildi.
Savcı Aktaş, toplumda sıkça kadın cinayetleri işlenmesi hususlarının dikkate alınarak, Namme'nin eyleminin meşru savunma ve zorunluluk hali altında işlendiği gerekçesiyle ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesini istedi.
ERKEK YARGI KARARI
Ancak mahkeme heyeti 10 duruşma boyunca Namme'nin yaşadıklarına kulaklarını tıkamış olacak ki, Namme'nin 21'i öldürücü nitelikte toplam 55 bıçak darbesi ile öldürdüğü gerekçesiyle "kasten öldürme" suçundan önce müebbet hapise çarptırdı. Namme'nin eski kocasını kendisine karşı gerçekleştirdiği aile içi şiddet ve devam eden haksız fiilin yarattığı hiddet ve şiddetli elemin etkisinde kalarak işlediğini belirten mahkeme heyeti, bu nedenle cezayı 15 yıla düşürdü. Nihayet indirim uygulamaya da karar veren mahkeme heyeti Namme'nin duruşmalardaki iyi halini de "takdir indirimi" nedeni saydı ve cezayı 12 yıl 6 aya düşürerek, tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Öte yandan, Kazım Aydemir'in tahrik fiileri oluşturduğuna yönelik savunmanın suçun cezasını hafifletmek amaçlı olduğunu ileri süren mahkeme, Namme'nin söz konusu saldırıyı tamamen kendisinin başlattığı iddiasıyla meşru müdafaa hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına hükmetti.
KADIN HAKİMDEN ŞERH
Ancak üye hakim Gülşah Tufan, mahkeme heyetinin oy çokluğu ile aldığı karara muhalefet şerhi koydu. Hakim Tufan, Namme Öztürk'ün 2007 yılında evlendiği eşinden boşandıkları 2016 yılına kadar sistemli olarak fiziksel, cinsel ve psikolojik şiddet gördüğünü, devam eden bu şiddetin sanıkta psikolojik olarak olumsuz etkilere yol açtığını, bu nedenle sanığın algılama yeteneğinin basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek ölçüde bozulduğunu belirtti.
Namme'nin olay günü kendisini yakın tehlikeden korumak amacıyla eski eşini bıçakladığını kaydeden üye hakim Gülşah Tufan, şunları tutanağa yazdırdı: "Sanığın olay günü dahil olmak üzere o güne kadar yaşadığı şiddetin vehameti, maktulün olay anında üzerinde namlusuna mermi sürülmüş vaziyette silah bulunması, sanığın toplumdaki cinsiyet ayrımı neticesi kendisine yönelen fiziksel, cinsel ve psikolojik her türlü şiddete karşı kendini ifade edemediğinden boyun eğmek zorunda kalması ve toplumun kanayan yarası olan kadın cinayetleri birlikte düşünüldüğünde, sanığın kendisini başka türlü kurtarma ihtimal ve imkanının olmadığı, bu nedenle sanığa ceza verilmesine yer olmadığı tarafımca değerlendirilmiştir."
KADIN DAYANIŞMASI ÖZGÜRLÜĞE TAŞIDI
Namme'yi kadınlar hiç yalnız bırakmadı. Karar duruşmasının ardından kadın avukatları davayı İstinaf Mahkemesi'ne taşıdı. Duruşmada mahkeme heyeti, avukatların esas hakkında savunmalarını yapmaları için ek süre vererek Namme'nin tahliyesine karar verdi.
3 yıl boyunca Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi'nde tutuklu bulunan Namme'yi yine kadınlar karşıladı. Namme, kadın dayanışmasıyla özgürlüğüne kavuştu.