22 Kasım 2024 Cuma

16. Ayşenur Zarakolu ödülleri sahiplerine verildi

Bu yıl 16'ncısı verilen Ayşenur Zarakolu Düşünce ve İfade Özgürlüğü ödülleri sahiplerine verlidi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi tarafından bu yıl 16'ncısı düzenlenen Ayşenur Zarakolu Düşünce ve İfade Özgürlüğü ödülleri sahiplerini buldu.
 
İHD İstanbul Şube binasında düzenlenen ödül törenine, HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, CHP Milletvekili Zeynep Altıok, İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, EMEP MYK üyesi Levent Tüzel, "Çocuklar ölmesin" dediği için hapishaneye giren ve daha sonra infazı ertelenen öğretmen Ayşe Çelik'in yanı sıra çok sayıda insan hakları savunucusu ve gazeteci katıldı.
 
8 dalda verilen Ayşenur Zarakolu Düşünce ve İfade Özgürlüğü ödülleri töreni, Zarakolu'yu anlatan sinevizyon gösterimi ile başladı.
 
Törende ilk ödül "Çocuklar ölmesin, anneler ağlamasın" diyen öğretmen Ayşe Çelik'e verildi. Çelik'e ödülünü sanatçı Nur Sürer verdi. Ödülünü alan Çelik, ''Çocuklar ölmesin demenin varacağı noktanın burası olması bir akıl tutulmasıdır. Yaklaşık 2 yıldır bir insanın başına gelebilecek en kötü şeyleri sırasıyla yaşadım" dedi. Yaşadığı zorlukları aktaran Çelik, "Ama her şeye rağmen cümlelerimin sonuna kadar arkasındayım. Dünyanın neresinde olursa olsun hiçbir çocuk ölmesin. Hiçbir anne ağlamasın. Ben ödülümü içeride ve dışarıda bütün Deran bebekler ve anneleri adına alıyorum" diye kaydetti.
 
TUTUKLU VEKİLLER ADINA DEMİRTAŞ'A ÖDÜL
 
İkinci ödül tutuklu milletvekilleri ve seçilmişler adına HDP eski Eş Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş'a verildi. Demirtaş'ın ödülünü Barış Anneleri aldı. Demirtaş'ın isminin açıklanmasını ardından salonda zılgıtlar yükseldi.
 
Törende Demirtaş'ın mesajı okundu. Mesajda şu ifadelere yer verildi:
"Çok değerli arkadaşlarım, sevgili dostlarım;
 
Yürekli bir aydın, devrimci bir kadın ve kararlı bir insan hakları savunucusu olan sevgili Ayşenur Zarakolu'nun anısını yaşatan bu etkinliğinizi selamlıyor, sizleri kutluyorum.
 
İnsan Hakları Derneği, Türkiye'de bütün ezilenlerin ve ötekilerin sesi soluğu başarmış saygın bir dernek olmanın ötesinde, benim için gerçek bir okuldur, ailemdir. İçinde yetiştiğim bu okulun, şimdi ifade özgürlüğü kapsamında tutuklu vekilleri ödüle layık görmesi bizler için, benim için büyük bir onurdur. 
 
İfade özgürlüğü bütün hakların anasıdır. Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin olmadığı bir rejim kesinlikle baskıcı ve otoriterdir. İfade hürriyeti kısıtlanmışsa diğer bütün hak ve özgürlükler de tehdit altında demektir. Nitekim faşist ve baskıcı rejimler, kapsamlı bir baskı kampanyasına başlamadan önce ilk olarak gazeteleri ve televizyonları kapatırlar, gazetecileri içeri atarlar, aydınları ve yazarları tutuklarlar. Sonrasında da toplumun diğer kesimlerine yönelik işkence, katliam ve sürgün politikalarını daha rahat hayata geçirirler. AKP-MHP faşist rejiminin de bugün yaptığı tam olarak budur. Yüzlerce gazeteci ve siyasetçi bu nedenle tutukludur veya ceza tehdidi ile karşı karşıyadır. Ancak ifade özgürlüğü dahil bütün haklar ve özgürlükler için mücadele eden kesimler teslim olmadığı müddetçe, faşizm yenilmeye mahkumdur. 
 
Biz tutuklu vekiller olarak, koşullarımız ve üzerimizdeki baskılar ne kadar ağır olursa olsun direnmeye ve temsil ettiğimiz iradenin onurunu korumaya kararlıyız. Evet, biz sadece ve sadece konuşmalarımızdan dolayı tutuklu-rehineyiz. Ama bu üzmüyor, olsa olsa onore ediyor, bundan şeref duyuyoruz. Elbet kısa zamanda faşizmi tuzla buz edecek ve mutlaka kazanacağız. Bizleri bu ödüle layık görerek onurlandıran ve omuzlarımızdaki mücadeleyi ve sorumluluğumuzu arttıran İHD İstanbul Şubesi yönetimine ve üyelerine şükranlarımızı iletiyoruz. Bu vesileyle, sevgili Ayşenur Ablayı özlemle ve hasretle anıyor, hepinize içten selam ve sevgilerimizi gönderiyoruz."
 
HAMZAOĞLU ÖDÜLÜNÜ TUTSAK ÇOCUKLARA ADADI
 
Üçüncü ödül, barış bildirisine imza attığı için ihraç edilen ve barış istediği için tutuklanan HDK Eş Sözcüsü Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu'na verildi. Hamzaoğlu'nun ödülünü Doç. Dr. Özlem Özkan aldı.
 
Hamzaoğlu törene gönderdiği mesajda "Ayşenur Zarakolu Düşünce ve İfade Özgürlüğü ödüllerinin 16'ncısında adımın yer aldığını öğrendiğimde çok heyecanlandım. İlk aklıma gelen, bu ağır sorumluluğu taşıyabilir miyim? Sorusu oldu. Çünkü ben yalnızca içimdeki insan sıcaklığını soğutmamak için direnen ve bunun için yapılması gerekenleri yaşama geçirmek için çaba gösteren birisiyim. Aday gösterenlere, jüriye ve sizlere teşekkür ederim. Bu ödülü Miraz bebek ve Deran bebek gibi adlarını bilmediğim anneleri barış istediği için birlikte zindanda büyümek zorunda kalan çocuklarımıza adıyorum" dedi.
 
SABUNCU ÖDÜLÜNÜ TUTUKLU GAZETECİLERE ADADI
 
Törende dördüncü ödül baskı altındaki gazeteciler adına Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu'ya verildi. Sabuncu'ya ödülünü İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin verdi. Ödülünü tutuklu gazetecilere adayan Sabuncu, "Cezaevlerinde düşünce ve ifade özgürlüğünü kullandığı için gazeteciler, milletvekilleri, akademisyenler ve öğrenciler var. Onların moralleri iyi. Çünkü haklı olduklarını biliyorlar. Cumhuriyet gazetesi çalışanları olarak görülmeyeni göstermek, duyulmayanı duyurmaya kararlıyız. Bedeli ne olursa olsun" diye konuştu.
 
Kapatılan basın kurumları adına ise kayyum atanan Özgürlükçü Demokrasi gazetesine verildi. Ödülü, Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu üyesi Sadiye Eser aldı. Eser'e ödülü, gazeteci Turabi Kişin verdi. Bu dönemde en çok özgür basının hak ihlallerine maruz kaldığını belirten Eser, "Gazetelerin kapatılmalarından tutalım kayyuma kadar birçok hak ihlaliyle karşı karşıya kaldı. Özgür basın bu saldırılara yabancı değil. 90'lı yıllardan beri baskılara maruz kalan bir alandır. Ama hiçbir zaman hakikati yansıtmaktan vazgeçmedi. Bundan sonra da Apê Musa'nın mirasını devralanlar olarak bu geleneği sürdüreceğiz" diye belirtti.
 
TUTUKLU AVUKATLAR ADINA AVUKAT SEZİN UÇAR'A ÖDÜL
 
Törende tutuklu avukatlara da ödül verildi. Tutuklu avukatlar adına ödül tutuklu bulunan Ezilenlerin Hukuk Bürosu avukatlarından Sezin Uçar'a verildi. Uçar'ın ödülünü Avukat Gülhan Kaya aldı.
 
Törene mesaj gönderen Uçar şu ifadelere yer verdi:
"Bizler bu coğrafyanın hukukçuları, insan hakları savunucuları, aydınları olarak yeni ve özgür bir dünya için üzerimize düşen sorumluluğu en sade şekilde yerine getirmeye çalıştık. Bizden önce ipi göğüsleyen kuşakların mirasıyla yol aldık.
 
Birilikte tutuklandığım meslektaşım Özlem ve hala tutsaklığı devam eden ÇHD ve ÖHD üyesi meslektaşlarımla paylaşmayı borç bildiğim bu ödüle layık görülmekten onur duymaktayım."
 
Tüm tutuklu ve baskı altındaki insan hakları savunucuları adına ise Bitlis'te tutuklu bulunan İHD üyesi Hasan Ceylan'a verildi. Ceylan'ın ödülünü akrabası Maşallah Aysan Aldı. Aysan, "Eminim Hasan Ceylan dışarıda olsaydı bu ödülü aynı zamanda Silopi, Cizre, Nusaybin'de başta Taybet Ana olmak üzere, bodrumlarda katledilen çocuklara adayacaktı. Ben de onları buradan saygıyla anıyorum" dedi.
 
Tutuklu öğrenciler adına ise Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine ödül verildi. Öğrencilere ödülü Hafıza Merkezi Eş Direktörü Murat Çelikkan verdi. Öğrenciler, tutuklu bulunan arkadaşlarının isimlerinin yazıldığı tişörtlerle ödülü aldı.