21 Kasım 2024 Perşembe

Samidoun Filistinli Tutsaklar Dayanışma Ağı: Cenin'i savun direnişin yanında ol

Şu anda, bu askeri sömürgecilik ve işgal makinesine karşı cesur Cenin ve Filistin halkını yalnız bırakmamalıyız. Siyonist rejim, Filistin halkına saldırmaya devam etmek için emperyalist suç ortaklarına güvendikçe, Arap ulusunun ve bölgedeki tüm ulusların egemenliğini ve kendi kaderini tayin hakkını inkar etmek için yine onlara güvenmeye devam ettikçe Filistin'deki direniş de bölgesel güçlerde ve direniş ittifakında ve uluslararası direniş ve devrim kampında destek buluyor.

3 Temmuz 2023 Pazartesi günü sabahın erken saatlerinde siyonist güçler, bin asker ve en az 150 zırhlı Caterpillar buldozer, silahlı dronlar, zırhlı araçlar ve havadan askeri teçhizatlardan oluşan devasa bir askeri varlıkla Cenin kentini ve mülteci kampını işgal etmeye ve saldırmaya başladı. Bu saldırıların amacı, artık Siyonist işgalin veya ona vekalet eden bir konumdaki Filistin Yönetiminin kontrolü altında olmayan, işgal altındaki Filistin'in Batı Şeria bölgesinin kuzeyinde yeni bir gerçeklik yaratan Cenin'de sahip olduğu derin kökleriyle büyüyen Filistin direnişini hedef almaktır.

Samidoun Filistinli Tutsaklar Dayanışma Ağı, Filistin Alternatif Devrimci Yol Hareketi Masar Badil'deki yoldaşların çağrısına katılarak "dünyanın dört bir yanındaki tüm dayanışma güçlerini ve kurtuluş hareketlerini Filistin halkımızı ve onların Cenin kampı ve şehrindeki kahramanca direnişini desteklemek için eylemler ve gösteriler düzenlemeye başlamaya" çağırıyor. "Memleketteki, sürgündeki ve diasporadaki Filistin halkı, şu anda vahşi Siyonist-ABD saldırganlığına karşı koyan ve saldırıya karşı koyma yeteneğini kanıyla ve kurşunlarıyla teyit eden yiğit direnişin etrafında birleşmiş durumda."

ŞAN OLSUN ŞEHİTLERE, MAHKUMLARA ÖZGÜRLÜK
Cenin'e yönelik bu saldırı şu ana kadar 11 Filistinlinin hayatına mal oldu (4 Temmuzdaki bu açıklamadan sonra da ölümler oldu, -ç.n.)
🔹17 yaşındaki Majdi Younis Araarawi
🔹19 yaşındaki Owais Hani Hanoun
🔹18 yaşındaki Hüsam Muhammed Ebu Zeib
🔹16 yaşındaki Nour al-Din Hussam Marshud
🔹17 yaşındaki Ali Hani el-Ghoul
🔹20 yaşındaki Samih Firas Abu al-Wafa
🔹21 yaşındaki Ahmed Muhammed el-Amer
🔹23 yaşındaki Muhammed Mohannad al-Shami
🔹17 yaşındaki Mustafa Nedal Kasım
🔹Oday İbrahim Khamayseh ve Al-Bireh, Ramallah'ın kuzey girişinde işgal güçleri tarafından vurulan 21 yaşındaki Muhammed Imad Hasanein.

DEVAM EDEN NAKBA İLE YÜZLEŞMEK
Filistin Sağlık Bakanlığına göre, Cenin'de 100'den fazla Filistinli yaralandı. İşgalci buldozerler, Cenin sokaklarında derin şeritler açarak araçları ve mülkleri tahrip ederken, zaten mülteci olan 500'den fazla Filistinli aile, Cenin mülteci kampındaki evlerinden zorla tahliye edildi. Filistin Kızılayı, devam eden Nakba'nın bu örneğinde işgal güçlerinin saldırısına uğramaya devam eden 3 binden fazla kişinin de bu sayıya dahil olduğunu bildirdi.

İşgal güçleri Cenin sokaklarında yüzlerce Filistinliyi toplayıp ciplere ve arabalara bindirip sorguya çekiyor ve direnişi hedef almak için toplu tutuklamalara girişiyor. Böyle bir saldırıda işgal güçleri tarafından esir alınan Filistinliler, sıklıkla fiziksel ve psikolojik işkence ve tacize maruz kalıyor. İşgal güçleri, Filistin ambulanslarının yaralılara ulaşmasını engellerken, droneları evleri ve meskenleri, camileri ve Cenin Özgürlük Tiyatrosu'nu hedef aldı.

YÜKSELEN DİRENİŞ
Bunlar yaşanırken, bu çatışmalara "Cenin'in Öfkesi" adını veren direnişçiler, kuşatma altındaki Cenin kampında savaşmaya ve mevzilerini korumaya devam ediyor. Birkaç İsrail askeri insansız hava aracı düşürüldü, işgal askerleri direniş savaşçıları tarafından pusuya düşürüldü ve çok sayıda askeri araç, direniş güçlerinin patlayıcıları ve yol kenarına yerleştirilen bombalarıyla patlatıldı, hasar gördü ve imha edildi. Gazze'de olduğu gibi, artan hava bombardımanı ve suikast taktiğinin kullanımı, direnişin birçok yönden işgal askerlerinin karadan girişini imkansız hale getirdiğini gösteriyor.

Filistin içinde göstericiler Batı Şeria, Gazze Şeridi ve 1948 Filistinine göre işgal altındaki şehirlerde sokaklara döküldü. Filistinliler, Batı Şeria genelindeki bölgelerde işgal güçleriyle karşı karşıya gelirken, direniş güçleri Gazze'yi çevreleyen sözde kolonyal "sınır çitlerinde" patlamalar gerçekleştirdi.

CENİN'DE EMPERYALİST SUÇLARI
Bu saldırganlığa bir son verilmesi talebiyle dünyanın dört bir yanındaki şehir ve kasabalarda acil eylemler düzenleniyor. Bu arada, emperyalist güçlerin -özellikle ABD'nin- Cenin'e yönelik saldırıda tam bir suç ortağı ve müdahil olduğu belki de en iyi şekilde, işgal altındaki Kudüs'teki ABD büyükelçiliğinde 4 Temmuz kutlamalarında konuşan siyonist başbakan Benjamin Netanyahu tarafından bugün açıklığa kavuşturuldu, şöyle diyordu: "Amerika, tek Yahudi devleti olan bizi yok etmeye çalışanlara karşı İsrail'e ahlaki ve siyasi destek sağladı. Güvenlik işbirliği hiç bu kadar iyi olmamıştı, istihbarat paylaşımı hiç bu kadar derin olmamıştı."

Cenin'e ve sivil mülteci nüfusuna yönelik saldırıyla övünüyordu: "Ben konuşurken, askerlerimiz teröristlerle savaşıyor... Teröristler için sığınak yok – ne Gazze'de, ne Yahudiye ve Samiriye'de, hiçbir yerde."

ABD, İsrail rejimine yılda 4 milyar doların üzerinde askeri yardım sağlıyor ve bu ekonomik, askeri, diplomatik ve siyasi yardıma Birleşik Krallık, Avrupa Birliği ülkeleri, Kanada, Avustralya ve diğer yerlerdeki emperyalist yandaşları da katılıyor. Kendi ülkelerinde Filistin'e adalet için örgütlenmeyi bastırırken işgalcilerle ticari ayrıcalıkları ve askeri ittifakları korumaya devam ediyorlar.

TUTSAKLAR HAREKETİ: DEVRİMCİ BAĞLAR
Her zaman olduğu gibi, tutsaklar hareketi direnişin merkezinde yer alıyor. Cenin, Filistin'in kurtuluşu için büyük fedakarlıklar yapan ve bunu her gün yapmaya devam eden birçok şehidin ve tutsağın yuvasıdır. Cenin, Özgürlük Tüneli operasyonuyla 2021'de işgalcilerin yüksek güvenlikli Gilboa hapishanesinden kendilerini kurtaran altı Filistinli tutsağın evidir elbette. Bu tutsakların kendilerini özgürleştirmeleri, her ikisine de uyan "Cenin Tugayı" adıyla süregiden direnişle derinden bağlantılı. Diğer hedeflerin yanı sıra işgal güçleri, Özgürlük Tünelinin altı savaşçısından biri olan Zakaria Zubeidi'nin evini işgal etti. Zakaria Zubeidi'nin evine saldırı ve ev işgali, Filistinli tutsaklara kasıtlı bir saldırı ve direnişin moralini bozma girişimidir.

86 günlük açlık grevinin ardından 2 Mayıs 2023'te yaşamına son verilen Ceninli Filistin tutsak hareketi şehidi Kadir Adnan'ın dul eşi Randa Musa: "Cenin'de babalarının intikamını almak isteyen bir nesil var; bunlar 2002'de babaları işgalciler tarafından öldürülen, artık büyümüş çocuklar."

Randa, Cenin'deki direnişe destek vermenin önemine vurgu yaparak, direniş içindeki halkın yenilmeyeceğini ve son derece kahramanca bir savaşa giriştiklerini vurguladı: "Yaşananlar, Batı Şeria'daki tüm insanlarımız için bir sınavdır."

Eski Filistinli tutsak ve Özgürlük Tiyatrosunun yöneticisi Mustafa Şeta şu duyguyu yineledi: "Binalar yerle bir olabilir, arabalar enkaz haline gelebilir ve sayısız kişi gözaltına alınabilir, yaralanabilir ve hatta şehit edilebilir. Ancak bu eylemler, bugün olduğu gibi, gelecekte de çocuklarımızın taşıyacağı gibi, kendilerinden önce gelenlerin direniş meşalesini taşıyacak yeni bir neslin yetişmesine hizmet edecektir. Bu, toprağımızı geri alma ve her insanın onurunu geri kazanma arzusuyla yönlendirilen amansız bir arayıştır."

SİYONİST KRİZ VE FİLİSTİN YÖNETİMİNİN SUÇ ORTAKLIĞI
İsrail rejimi, katliamlar ve sömürgeci şiddet yoluyla Filistin direnişini ve onun Cenin'deki geniş, gelişen halk desteğini parçalamaya çalıştı. Direniş büyüdükçe, geliştikçe ve halklarını savunma ve özgürlük için mücadele etme kapasitelerini artırdıkça, Cenin ve tüm kuzey Batı Şeria üzerindeki hakimiyetini kaybettiği gerçeğiyle sarsıldı. Dahası, Netanyahu, Bezalel Smotrich ve Itamar Ben Gvir çevresindeki faşist güçler, Siyonist projenin süregelen iç krizini Filistin halkına yönelik yeni bir vahşi saldırıya dönüştürmeye çalışıyor.

Siyonist saldırı ve rejimin faşist liderliği emperyalist güçler tarafından desteklenirken, Filistin Yönetimi (FY) buna boyun eğdi, kınama açıklamaları yaparken güvenlik güçlerini kenara çekilmeye ve işgal güçlerinin Cenin'i işgal etmesine ve saldırmasına izin vermeye yönlendirdi. FY güçleri Murad Malaysheh'i ve direnişi desteklemek için Cenin'e gitmeye çalışan Kudüs Tugayları liderleri Muhammed Brahmeh'i bile tutukladı; FY'nin Malaysheh'i koruduğuna dair iddialarına rağmen Malaysheh tutuklamayı kabul etmediğini açıkladı ve serbest bırakılması için açlık grevine başladı. FY, Oslo anlaşmalarında Filistin halkını temsil etmek veya savunmak için değil, işgal için bir vekil olarak hizmet etmek ve güvenlik koordinasyonuna dahil olmak için kuruldu. Ve bu yaşananlar, bu gerçeği olağanüstü bir netlikle ortaya koyuyor.

CENİN'İ SAVUN DİRENİŞİN YANINDA OL!
İşgal, Batı Şeria'da büyüyen Filistin direnişinin atan kalbi Cenin'e ve özellikle de Cenin mülteci kampına saldırmaya çalışıyor. 75 yıldır devam eden Nakba'nın Filistin direnişinin ruhunu kırmada veya iradesini fethetmede başarısız olduğu açıktır ve bugün de aynısı geçerlidir. Direniş bu katliamlara göğüs germe, karşılık verme ve kurtuluşa doğru ilerleme kapasitesine sahiptir; aslında bugün Cenin'de mevzilerini tutan savaşçılar, insanlık için gerçek bir umudu ve adaletin zalime ve sömürücüye galip gelebileceğini temsil ediyor.

Şu anda, bu askeri sömürgecilik ve işgal makinesine karşı cesur Cenin ve Filistin halkını yalnız bırakmamalıyız. Siyonist rejim, Filistin halkına saldırmaya devam etmek için emperyalist suç ortaklarına güvendikçe, Arap ulusunun ve bölgedeki tüm ulusların egemenliğini ve kendi kaderini tayin hakkını inkar etmek için yine onlara güvenmeye devam ettikçe Filistin'deki direniş de bölgesel güçlerde ve direniş ittifakında ve uluslararası direniş ve devrim kampında destek buluyor.

Emperyal merkezlerde, halk hareketlerimiz örgütlenmeli, sokaklara çıkmalı, acil durum eylemleri düzenlemeli ve işgal rejimini boykot edip tecrit edebilecek ve Filistin halkını hedef alan askeri işbirliği, diplomatik ittifak ve güvenlik işbirliği bağlarını kırabilecek gücü inşa etmelidir.

İsrail'in Almanya Büyükelçisinin kınama ve suçlu ilan etme taleplerini ateşleyen Berlin sokaklarındaki direniş posterlerinden İsrail'in savaş vurguncusu Elbit Systems şirketinin İngiltere'deki iki tesisini kapatan Filistin Eyleminin doğrudan eylemlerine kadar Cenin'i savunmak, Filistin'i savunmak ve nehirden denize özgür bir Filistin için savaşırken Filistin halkının ve onların cesur direnişinin yanında durmak için örgütlenmeli ve eyleme geçmeliyiz.

*Samidoun Filistinli Tutsaklar Dayanışma Ağının 3 Temmuz 2023 tarihli yazısı ETHA Çeviri Grubu tarafından Türkçe'ye çevrilmiştir. Yazının aslına buradan ulaşabilirsiniz.