21 Kasım 2024 Perşembe

Rojhat Rüzgar yazdı | İşaret fişeği

Ağrı'da ölümsüzleşen MLKP ve HBDH gerillası Ulaş Alankuş (Şafak Kızıldere), partisine ve şehitlere bağlılığını eylemiyle gösterdi. O, devrimci eylemin başarısına kilitlenen genç bir komünistti. Suruç bir dönemeçti onun için. Sınırsızdı ve yaşamda fedaiydi.

Ulaş Alankuş, cesaret ve devrimci coşkusuyla bir adım öne çıkan komünist bir gerillaydı. Devrimci eyleminin her aşamasında "Kararlı, kurallı ve cesur" olma parolasını kendine rehber edinmişti.

Kobanê'de Türk devletinin SİHA saldırısında ölümsüzleşen QSD komutanlarından Berxwedan Kobanê, Dema Baranan belgeselinde komünist savaşçı Emre Aslan'ı (Alişer Dersim) anlatırken; DAİŞ saldırısı karşısında mevzisini terk etmeyip, silahının üzerinde şehit düşmesinin anlamını tartışıyor, an'ın ihtiyaçları için kendi yaşamından vazgeçen fedai duruşun devrim topraklarının savunulmasındaki rolüne işaret ediyordu. Berxwedan Kobanê şöyle diyordu: "Fedailik aslında yaşamda bellidir, o arkadaş yaşamda fedaiydi."

Ulaş Alankuş, parti adıyla Şafak Kızıldere de şehadetiyle Kobanê'nin kurtuluşuna harç olan genç yoldaşı Alişer Dersim gibi yaşamda fedaiydi. İkisi de genç yaşlarında devrim için bedel ödemeyi göze alarak düşmüşlerdi yola. Rojava devrimine katılmadan önce gençlik mücadelesinde yolları belki de hiç kesişmedi. Ancak, direnişçi ruhları, aynı mayadan besleniyordu. Bu ruh, tarihini Türkiye-Kürdistan birleşik devriminin zaferi için ateş altında yazan komünistlerde vücut buldu. 10 Eylül 1994'te Birlik Devrimi ile yeni bir sinerji kazanan devrimcilik anlayışı, devrim için bedel ödemeyi göze alanların, diz çökmeyenlerin ve baş eğmeyenlerin tarihi serüvenini yarattı.

Rojava devriminin komünist önderi şehit Baran Serhat, "kararlı, kurallı ve cesur" parolasıyla yetiştirdiği komutan ve savaşçılara bu ruhu kazandırdı. Çünkü; Baran Serhat'ın gösterdiği yolda "şehitlere bağlılık, değerlere bağlılık, partiye bağlılık somut bir şeydi, lafzi değildi, eylemliydi."

Ulaş Alankuş, Bakurê Kürdistan dağlarına uzanan gerilla mücadelesinde tüm heyecan ve coşkusuyla işte bu eylemin militanı oldu. 33 yoldaşını şehit verdiği Suruç katliamının hesabını sormak için yüzünü özgür dağlara çevirdi. Faşizmin yıkılması ve özgürlüğün inşa edilmesi için silahlı mücadele yolunda yürüdü, devrimin zaferine kadar savaşma sözü verdi.

Medya Savunma Alanları'nda Hüseyin Demircioğlu Akademisi'nde aldığı eğitimle değişti, gelişti, güçlendi. Karadeniz kır gerilla birliğinde yer alacağını öğrendiğinde gözlerinin içi gülüyordu. Önce Serhat dağlarına uzandı. Onlarca eylemin içinde yer almak için gönüllü oldu. Devrimci enerjisiyle düşmanına karşı kararlılığını besledi. Öfkesini, partisinin mücadele hedefleriyle birleştirdi. Birlikte mücadele yürüttüğü yoldaşlarının şehadetleriyle çelikleşti.

Dersim'deki yoldaşlarının ve komutanı Baran Serhat'ın şehadet haberini aldığında hüzne takılı kalmadı, intikam sözüyle harekete geçmeyi kendisine yol seçti. Devrimin feda bölüğünde önemli bir rol alacağı bilinciyle öne çıktı. Sınırsızdı. Bir eylem sonrasında çembere düşen yoldaşlarına yardıma koşmak için yanıp tutuşuyordu, "ilk giden ben olmalıyım" diye kendisini öneren gerillaydı.

Gerilla gücünün kış üstlenmesine çekildiği dönemlerde, olası saldırılara karşı aylar boyunca savunma için dışarıda kalan grup içinde gönüllü olarak yer aldı. Karadeniz dağlarına daha güçlü gitmeye odaklanmıştı.

Ulaş Alankuş, kendinde öyle bir komünist gerilla inşa etti ki; göze alınması gereken riskin büyük olduğu ancak düşmana da güçlü darbe vurulacağının bilindiği bir eylemin planlama aşamasında, olumsuzluklar ağır basarken, eyalet komutanı "Şafak varsa bu eylem olur" diyebilmişti. Çevresine savaşma gücü ve iradesi kazandıran, an'da devrimci eylemin başarısına kilitlenen genç bir komünistti O.

'ALDIĞIMIZ GÖREVE LAYIK OLMAYA ÇALIŞACAĞIM'
Ulaş Alankuş'un Hüseyin Demircioğlu Akademisi'nde eğitim aldığı dönemde; gerilla yaşamının kendisine kazandırdıkları ve devrimci gelişimine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Akademideki adıyla Taylan Alçay, içinde yer aldığı Kır Gerilla Birliği Karadeniz'e doğru yola çıkmadan önce verdiği sicil videosunda, Kürt ve Gürcü bir aileden geldiğini belirtiyor ve şunları dile getiriyor: "Kökenlerimin de dayandığı Karadeniz topraklarına gideceğim. Şimdi hazırlık süreci içerisindeyiz. Yakın zamanda yola çıkacağız. Olabildiğince mücadeleyi daha fazla geliştirme ve aldığımız göreve layık olmaya çalışacağım" diyor.

Hazırlık döneminde en çok ihtiyaç duyduğu iki şeyin; kararlılık ve irade olduğunu belirterek "Bunu kuşanarak gideceğiz. Çok uzun zamandır bunun bilinciyle hareket ediyoruz" ifadelerini kullanıyor.

Alankuş, en büyük güç kaynağı olarak tarif ettiği şehitlere ilişkin de şöyle konuşuyor: "Eylemleriyle bu kararlılığı bize gösteren şehitlerimizdir. Biz onlardan devraldığımız bayrakla savaşmaya çalışacağız, bunu gerçek kılmaya çalışacağız. Onların gücünü yanımızda hissederek bu yola düşeceğiz."

'KARARLILIĞIMI ÇELİKLEŞTİRDİĞİM AN SURUÇ'TUR'
Ulaş Alankuş, gençlik mücadelesinden kır gerillacılığına uzanan devrimci yaşamında iki önemli dönemeç tarifi yapıyor; ilki Suruç katliamı. İkincisi ise Suruç'un hesabını sormak için kimliğini yakarak özgür alanlara geçen Medine Özmez (Roza Rênas) yoldaşının şehadeti. Alankuş, kendisinde büyük bir iz bırakan Suruç katliamı ve sonrasını "Mücadele kararlılığımı çelikleştirdiğim ve öfkemi daha büyük bir mücadele ile gerçekleştirmem gerektiğine karar kıldığım an" olarak tanımlıyor.

Alankuş, Roza Rênas ve Suruç şehitlerine şu sözü veriyor: "Attığım her adımda onların varlığını yanımda hissedeceğim."

ALANKUŞ'UN GENÇLERE ÇAĞRISI
Özgür dağların değiştirici gücüne dikkat çeken Alankuş, gençlere şu çağrıyı yapıyor: "Yüzümü özgür alanlara döndüğüm zaman, nasıl daha güçlü bir devrimcilik çıkarabileceğimizin farkına vardım. Anlatılanlar ve duyulanların dışında gerçekten çok daha fazlasını vadediyor özgür topraklar. Genç devrimcilerin yüzünü buralara dönmesinin mücadeleyi nasıl daha fazla büyütebileceğinin farkına vardım. Tüm yoldaşlara, tüm devrimci gençlere çağrı yapmak istiyorum."

'FAŞİST DÜZENİ YIKMAK İÇİN MÜCADELE EDECEĞİM'
Alankuş, Ağustos 2017'de geçtiği Medya Savunma Alanları'nda parti üslenme çalışması içerisinde yer aldığını belirttiği diğer konuşmasında, devrimci ihtiyaçlara ve yanı başındaki yoldaşlarına emek vermenin değiştirici gücünü tarif ediyor.

Genç bir savaşçı olarak Türkiye ve Kürdistan devrimine hazırlandığını dile getiren Alankuş, ezilenlerin, yoksul halkların mücadelesine omuz vermek ve faşist düzeni yıkmak için mücadele edeceğini belirtiyor.

'GERİLLA YAŞAMININ MUAZZAM GELİŞTİRİCİ OLDUĞUNU GÖRDÜM'
Üçüncü videoda, eğitim süreçlerine ilişkin görüşlerini aktaran Ulaş Alankuş, Ortadoğu devrimi için güçlü bir savaşçı kişilik yaratmayı amaçladığını belirtiyor. Militanlık ve savaşma gücünü arttırmaya odaklandığının altını çiziyor.

Gerilla yaşamının geliştirici ve güçlendirici yanlarına tanık olduğunu kaydeden Alankuş şu ifadeleri kullanıyor: "Gerilla yaşamının, bir kişinin her türlü eksikliğiyle mücadele ettiği ve güçlü yanlarını ileriye taşıdığı, bütün zorluklar, eksiklikleriyle mücadele etmesi bakımdan muazzam geliştiriciliği olduğunu gördüm."

ÜÇ ŞEHADET
Üç şehadetin kendisinde farklı bir anlam kazandığını söyleyen Alankuş, söz ve eylem bütünlüğüyle daha güçlü bir devrimcilik yaratmasında etkili olduğunu belirtiyor. Alankuş şunları ifade ediyor: "Birincisi, Hüseyin Demircioğlu yoldaşın 'İlk ben olmalıyım' sözü ve eylemiydi. Bu manifestoyu yaşamımda bir kültür haline getirmem gerektiğini tetikliyordu. İkincisi, Mahir Çayan'ın 'Biz buraya dönmeye değil, ölmeye geldik' sözüydü. Bir devrimcinin bu kararlılık ve sadelikte ölümü karşılaması, cesaretle ölümü kuşanması gerektiğiydi. Üçüncüsü ise Berçem ve Ekin yoldaşların pratikleriydi. Hapishanede olduğum süreçte yoldaşların şehadetleri gerçekleşmişti. Onların eylemleri, devrimciliğime ve kararlılığıma kılavuzluk eden bir yerde duruyordu."

'FAŞİZME KARŞI SAVAŞI BÜYÜTMEYE ÇALIŞACAĞIM'
Partisinin yeni dönemde daha güçlü mücadele araçlarını kullanmaya yöneldiğini belirten Alankuş, son olarak şunları söylüyor: "Partimiz bu süreç bakımından tüm kadrolarını buna göre tetikliyor. Ben de buradan aldığım güçle, daha güçlü bir devrimcilik ile faşizme, emperyalizme ve kapitalizme karşı olan savaşımımızı daha fazla büyütmeye çalışacağım. Yaşasın partimiz MLKP. Yaşasın devrim ve sosyalizm."