Londra'da insan hakları ve tecrit paneli
TSP, Kürt Halk Meclisi ve UPOTUDAK, Londra'da "İnsan hakları ihlalleri, tutsaklık ve tecrit" konulu panel düzenledi.
İngiltere'nin başkenti Londra'da Tutsakların Sesi Platformu (TSP), Kürt Halk Meclisi ve Uluslararası Politik Tutsaklarla Dayanışma Komitesi (UPOTUDAK) tarafından "İnsan hakları ihlalleri, tutsaklık ve tecrit" konulu panel düzenledi.
Panelde TSP temsilcisi, siyasetçi Osman Baydemir ve Kürt Halk Meclisi temsilcisi Doğan Genç birer konuşma yaptı.
Çok sayıda kişinin katıldığı panelde ilk sözü alan TSP temsilcisi yaptığı konuşmada tutukluluk ve tutsaklık arasındaki farklılıklara değinerek, siyasi tutsakların karşı karşıya kaldığı tecrit işkencesine karşı mücadelenin önemine değindi.
Ardından söz alan Kürt Halk Meclisi Temsilcisi Doğan Genç, "Tutsaklara saldırıların ve uygulanan tecridin dışarıdaki muhalefete yapılan saldırılardan bağımsız ele alınmamalıdır" dedi.
27 Kasım tarihinde Britanya devletinin Kürt Halk Meclisine ve Kürt siyasetçilere dönük saldırılarının da muhalefeti susturmaktan bağımsız ele alınamayacağını belirten Genç, hem içerideki tecride ve işkenceye hem de dışarodaki baskılara karşı mücadele çağrısı yaptı.
BAYDEMİR: TUTSAK EDİLENLER BOYUN EĞMEDİKLERİ İÇİN ZİNDANDA
Panelde söz alan Kürt siyasetçi Osman Baydemir ise "Bugün tutsak edilenler İradelerini teslim etmedikleri için zindanlardalar. İşte tecrit nedir, tecrit işkencedir, tecrit insan doğasına ve fıtratına yapılan bir saldırıdır. Başta yoldaşlarımız Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş olmak üzere demokratik siyasetçilere yapılan saldırı Türkiye'nin demokrasi yolunda bir arpa boyu yol almadığının göstergesidir" vurgusunu yaptı. "Ele geçirilemeyenlerin yoldaşı olmaktan gurur ve onur duyuyorum" diyen Baydemir, ülkede ifade özgürlüğünün tamamen rafa kaldırıldığını belirtti. "1924 anayasası Kürdün yok sayılması anayasasıdır" diye vurgulayan Baydemir, "Bir halkın varlığının yok edilmesi üzerine bir Cumhuriyet inşa edildi. O gün bugündür hayatın her alanında zulüm ve baskı devam ediyor" dedi.
"Sadece hak ihlalleri raporları yazmak ve paylaşmak yeterli değildir, insan hakları ihlallerinin karanlıkta kalmaması ve cezasız kalmaması için verilecek mücadele yeni insan hakları ihlallerinin yaşanmamasının temelidir" diyen Baydemir, "İhlali yapanın yanına kar kalmayacak bir ortam yaratılırsa o zaman caydırıcı olma zeminini hazırlamış oluruz" ifadelerini kullandı.
Panel soru ve cevapların ardında son buldu.