26 Aralık 2024 Perşembe

İzmir'de tutuklama saldırılarına karşı basın toplantısı düzenlendi

Didim'de mücadele yürüten Dev-Tekstil Genel Başkan Yardımcısı Alökmen ve sendika üyelerinin tutsak edilmesine ilişkin İzmir'de düzenlenen basın toplantısında, tutuklama saldırılarının mücadele edenleri sindirmek amaçlı olduğu kaydedildi. Dev-Tekstil Genel Başkanı Odabaş, "Bu karanlık baskı rejimine teslim olmayacağız. Tüm emek kamuoyunu işçi sınıfı ve emekçileri demokratik hak ve özgürlükleri savunmaya, sınıfın birleşik mücadelesini örgütlemek için ileri çıkmaya çağırıyoruz" dedi. 

Dev-Tekstil Genel Başkan Yardımcısı Fatma Alökmen, Yücel Memiş ve Serdar Gün, Ege Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü öğrencisi Ruhat Ayas ve misafir olarak bulundukları evin sahibi Emine Turan'ın 29 Aralık'ta tutsak edilmesine ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesinde basın toplantısı düzenlendi. 

"Baskı ve tutuklamalara boyun eğmeyeceğiz" pankartının asıldığı toplantıya, sendika, meslek odası ve siyasi partiler katıldı. Açıklamaya ayrıca Tutuklu Serdar Gür'ün annesi Nesrin Gür, Yücel Memiş'in kardeşi Tanju Memiş de katıldı. 

'TUTUKLAMALARLA MÜCADELE EDENLER SUSTURULMAYA ÇALIŞILIYOR'
Basın metnini okuyan Dev Tekstil Genel Başkanı Öznur Acar Odabaş, AKP-MHP iktidarının kapitalist sömürü düzenini ayakta tutmak için pervasızca saldırılarında sınır tanımadığını söyledi. Odabaş, "Toplum baskı ve zorbalıkla teslim alınmak isteniyor. Sermaye ve siyasal iktidar açlık, yoksulluk ve kölece çalışma koşullarını işçi sınıfı ve emekçilere dayatırken, bunun karşısında direnen, mücadele edenleri ise gözaltı ve tutuklamalarla susturmaya çalışılıyor." dedi.

'TOPLUMUN GENİŞ KESİMLERİNE GÖZDAĞI VERİLMEKTEDİR'
DİSK/Genel-İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan ve Genel-İş Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy'un tutuklanmasını hatırlatan Odabaş, işçi ve gençlik eylemlerinin örgüt üyeliğinden tutuklamaya gerekçe olarak gösterilmesinin tam bir kara mizah olduğunu kaydetti. Odabaş, "İşçilerin ve sendika yöneticilerinin işçi eylemlerine katılmasından, bunları bir fiil örgütlemesinden daha doğal ne olabilir. Tutuklamaya gerekçe gösterilen Sendikamız ve Ege İşçi Birliği eylemleri, 1 Mayıs mitingleri, demokratik hak mücadeleleri, herkesin gözü önünde gerçekleşmiş eylemlerdir. Didim'deki kolluk güçleri ve adli makamları İzmir polisinin bugüne kadar bulamadığı neyi bulmuştur da bu tutuklamalar gerçekleşmiştir. Bu sorular bile kendi başına Didim'de yaşanan olayın vahametini göstermeye yeterlidir. Nedeni ne olursa olsun bu tutuklamalar ülkenin içinde bulunduğu siyasal atmosferden, yaratılmaya çalışılan korku ikliminden, inşa edilen baskı rejiminden bağımsız değerlendirilemez. Hiçbir dayanağı olmayan bu tutuklamalarda amaç işçi sınıfına, emekçilere, gençliğe ve toplumun geniş kesimlerine gözdağı vermektir" ifadelerini kullandı. 

'ÖRGÜTLENMENİN ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALDIRILSIN'
Dev Tekstil'in ve Ege İşçi Birliğinin sürdürdüğü faaliyetlerin suç sayılmasını, gayrimeşru gösterilmesini reddettiklerinin altını çizen Odabaş, "Bunun, milyonlarca emekçinin kölece yaşam ve çalışma koşullarına sürüklendiği bugünün Türkiye'sinde işçi sınıfının örgütlenme hakkına bir saldırı olduğunu biliyoruz. Buna boyun eğmeyeceğiz. Gençliğin özgürlük mücadelesinin yanında olduk yanında olmaya devam edeceğiz. Bu karanlık baskı rejimine teslim olmayacağız. Tüm emek kamuoyunu işçi sınıfı ve emekçileri demokratik hak ve özgürlükleri savunmaya, sınıfın birleşik mücadelesini örgütlemek için ileri çıkmaya çağırıyoruz. Didim tutukluları serbest bırakılsın. Örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılsın. Sınırsız söz, basın, gösteri özgürlüğü" dedi.