HBDH İzmir'de iki bekçiye silahlı eylem düzenledi
HBDH milisleri, İzmir'de Balıköyü mahallesinde devriye gezen iki bekçiye silahlı eylem düzenledi.
Halkların Birleşik Devrim Haraketi (HBDH) Deniz Poyraz Milisleri, 8 Ekim gecesi İzmir Balıköyü mahallesinde devriye gezen bekçilere silahlı eylem düzenledi.
Eyleme ilişkin açıklama yapan HBDH milisleri, PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik 9 Ekim komplosunun 23. yılına girdiğini hatırlatarak, "Bugün halen NATO konsepti ile Kürt özgürlük hareketini tasfiye etmek isteyen aynı güçlerin ağır saldırısı sürmektedir. Ancak 23 yılın sonunda 'çöktürme' diye başladıkları sürecin sonuna yaklaşırken, direnişimiz ve birleşik devrim mücadelemiz karşısında 'çöken' sömürgeci kapitalizm olmuştur. NATO'nun tüm askeri siyasal desteğine rağmen çöken AKP-MHP faşizmi olmuştur" diye belirtti.
'TARİHİ DİRENENLER VE SAVAŞANLAR YAZIYOR'
Kürt halkını ve önderliğini "yalnızlaştırmak, tecrit etmek, parçalamak, imha etmek" için bin bir türlü saldırı metodu denendiği kaydedilen açıklamada, "Sömürgeci güçler her defasında daha büyük birleşik bir direnişle karşılaşmışlar ve bugün ise Türkiye ve Kürdistan topraklarında HBDH gerçekliği ile tanışmıştır" ifadelerine yer verildi.
12 Eylül askeri faşist darbesi sonrası 8 Ekim'de idam edilen ilk devrimci olan Necdet Adalı'nın anıldığı açıklamada, Adalı'nın "Yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği, kahrolsun faşizm" sloganını attığı hatırlatıldı.
12 Eylül'ün teslim alamadığı devrimci direnişi karşısında 90'larda "faili devlet" olan yargısız infazların devreye girdiği belirtilen açıklamada, 7 Ekim'de Tuzla Köprüsünde dört devrimci İsmail Hakkı Adalı, Reha Şen, Kemal Soğukpınar, Fevzi Yalçın'ın katledildiği kaydedildi.
'KATLİAM GELENEĞİNİ AKP-MHP FAŞİZMİ SÜRDÜRÜYOR'
Devlet katliamı geleneğinin AKP-MHP faşizmi tarafından devam ettirildiğine dikkat çekilen HBDH açıklamasında şu ifadelere yer verildi: "100 yıllık sömürgecilik ve sömürü üzerine kurulu iktidar birbirine aktarılan direniş mirası karşısında tel tel dökülmekte kendi karanlığında boğulmaktadır. Bütün bu direniş ve devrimci savaş geleneğini saflarında birleştiren HBDH Türkiye metropollerinden, Kürdistan dağlarına hesap sormaya, birleşik devrimin zaferine yürümektedir.
"Türkiye ve Kürdistan devrimci gençliği bu zaferi yakınlaştırmak üzere her yerde eyleme geçerek, bekçisinden, polisine, işbirlikçisinden, ekonomik altyapısına faşizmi hedeflemek üzere harekete geçmelidir. Artık hiçbir sokakta saray faşizmine hizmet eden hiç kimse arkasına bakmadan yürüyemeyecektir. Çünkü HBDH'ın nefesi, halk düşmanlarının ensesindedir."