Doğan: Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları görevlerinin başında
Partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenleyen DEM Parti Sözcüsü Doğan, Van'a kayyum darbesiyle göz dikenlere seslendi ve "Buradan bir kayyum gerekçesi çıkaramazsınız, çıkaramayacaksanız" dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, partisinin genel merkezinde gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Doğan, Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Neslihan Şedal ve Abdullah Zeydan'ın olması gerektiği gibi görevinin başında olduğunu söyledi.
Türkiye destekli cihatçı çetelerin Rojava-Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırılarına ilişkin konuşan Doğan, "Türkiye'nin bugüne kadar Suriye'ye ilişkin yürüttüğü politika, neresinden bakarsanız bakın tutarsız bir politika. İçeride ve dışarıda, yani her yerde barış deyip Suriye'de böyle bir politika yürütmek ancak tutarsızlık olabilir" dedi.
'İNSANLARIN SİYASİ İRADELERİNE SAYGI DUYMALISINIZ'
Suriye'de savaşın yıllardır sürdüğünü hatırlatan Doğan, "BM'nin verilerine göre -ki bu veriler de eksik veriler olabilir- savaştan önce 22 milyonluk bir nüfustan bahsediliyor. Yarısından fazlası evlerini terk etmek zorunda kaldı. Yaklaşık 7 milyon insan ülke içinde yer değiştirdi, 2 milyon kişi kamplara yerleşti. 6 milyon kişi Suriye'den kaçıp Lübnan, Ürdün ve Türkiye başta olmak üzere çevre ülkelere göç etmek zorunda kaldı. Yüz binlerce insanın ölümüne neden olan bir savaştan bahsediyoruz. Başta Türkiye olmak üzere, çevre ülkelere düşen, Suriye savaşı üzerinden güç tahkimi sağlamak değil, Suriye'de yaşanan bu gelişmelere diplomatik çabayla çare bulmaktır. Tüm kesimlerin iradesini yansıtan siyasi bir çözümün bulunmasını sağlamaktır. Türkiye'nin meşru çıkarlarının yattığı yer ancak burası olabilir. Türkiye'nin meşru çıkarları komşu ülkede demokratik ve eşit bir rejimin kurulmasından geçer. Tüm politik, etnik ve dini kesimlerin iradesini tanıyan bir siyasi çözümle bu ancak mümkün olabilir. Yoksa Türkiye'nin meşru çıkarları, yanı başında yaşayan insanların siyasi iradelerine ve tercihlerine saygı duymamak olamaz, olmamalıdır" ifadelerini kullandı.
'YÜZBİNLERCE İNSANIN OYUNU YOK SAYIYORSUNUZ'
Kayyum darbesine ilişkin de konuşan Doğan, kayyumun yıkım olduğunun altını çizdi. Kürtlere, "Biz size Şark Islahat Planını, umumi müfettişlikleri hatırlatırız" denildiğine dikkat çeken Doğan, "Bahçesaray'a en son kayyum atandı. Hem yüz binlerce insanın oyunu yok sayıyorsunuz hem de seçim ve sandık hukukunu tartışmalı hale getiriyorsunuz. En çok yaslandığınız iradeyi tartışmalı hale getiriyorsunuz. Bugün Türkiye'de toplumsal ve siyasal muhalefet hiç olmadığı kadar büyük bir konsensüsle buna karşı olduğunu söylüyor. Yapılması gereken, kayyum atamanın dayandırıldığı, olağanüstü hal döneminde çıkarılmış olan Anayasaya aykırı bu düzenlemeyi artık kayyıma gerekçe yapmaktan vazgeçmektir. Adı kayyum olan uygulama, tarihsel referansla birlikte Kürt sorununun tanımına dönüştü neredeyse. Peki, ne yapmak mümkün? Yeni bir dönemden, yeni bir sayfadan bahsediliyor. İçeride ve dışarıda bir barış arayışından bahsediliyor. Bu, hakiki bir barışla olur. Geleneksel devlet politikalarında tarihsel bir süreklilikle yeni bir hayat kurmak imkansızdır. O yüzden bu devlet politikalarındaki sürekliliği çağrıştıran uygulamalardan vazgeçmek gerekiyor. Yok sayarak, hak gasp ederek, özel hukuk uygulayarak, yasaklayarak, tutuklayarak olmaz bu. Tehdit, şantaj ve zorla olmaz" ifadelerini kullandı.
'ZEYDAN'I SEÇEN İRADEYİ YOK SAYMAYA ÇALIŞIYORLAR'
Van'da 2 Nisan'dan bu yana bir tartışma sürdüğüne dikkat çeken Doğan, "Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanımız Abdullah Zeydan'la ilgili yaşanan durum tam olarak budur. Van'da 14-0 yaptık. Van bütün ilçeleriyle birlikte DEM Parti dedi. İktidar bloku da bunu hazmedemediği için o günden bu yana Van'da bir arayış içinde. Abdullah Zeydan daha önce milletvekilliği yapmıştı. Yine antidemokratik bir şekilde, Anayasaya aykırı bir şekilde dokunulmazlığı kaldırılmıştı. Buna bir kılıf uydurulması için bir düzenleme yapılmıştı, biliyorsunuz. Dokunulmazlığı kaldırılmış, hapis yatmış, sonrasında memnu hakları iade edilmiş. Bununla ilgili avukatları başvuru yapmış. Memnun haklarının iadesi kararından sonra bunun bir tartışma yaratıp yaratmayacağına, Anayasada bu konuda bir boşluk olup olmadığına dair avukatların yaptığı başvuruda da mahkeme yeni bir karara ihtiyaç duymamış. Ancak iktidar bloku 31 Mart gecesi girmişti bir arayışa. Bizzat Adalet Bakanlığı müdahil olmaya çalışmıştı. Ne yapmaya çalışıyorlar? Abdullah Zeydan'ı seçen iradeyi yok saymaya çalışıyorlar. Buna Van halkı izin vermedi, Kürtler izin vermedi, demokrasi güçleri izin vermedi, siyasal ve toplumsal muhalefet izin vermedi. Bundan sonra da izin vermeyecektir. Çünkü demokratik ve meşru olan, seçme ve seçilme hakkını tanımaktır; gasp etmek değildir" dedi.
'VAN'DA KAYYUM GEREKÇESİ ÇIKARAMAZSINIZ'
Van'dan bir kayyum gerekçesinin çıkarılamayacağının altını çizen Doğan, "Van'da hukuken izah edilebilecek hiçbir şey yok. Bu mahkeme kararı, Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanlarımızın görevlerini yapmalarına engel teşkil edecek bir karar değil. Daha yerel mahkeme değerlendirecek. Biz de bunu takip edeceğiz. Ama karar her ne olursa olsun, Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanımızın görevini yapmasına engel olamaz. Yüksek Seçim Kurulu bir karar vermiş, Van İl Seçim Kurulu adaylığına ilişkin bir karar vermiş ve neticede 8 aydır belediye eşbaşkanlığı yapıyor. O yüzden Van'a göz dikenlere, Bahçesaray ile başlayıp Van'a uzanabileceklerini zannedenlere tekrar hatırlatalım. Buradan bir kayyum gerekçesi çıkaramazsınız, çıkaramayacaksanız. Asıl tanınması gereken şey, halkın iradesidir, halkın tercihidir ve demokratik değerleri sahip çıkmaktan vazgeçmeyişidir. Buna saygı duymaya tekrar davet ediyorum iktidar blokunu" ifadelerini kullandı.