26 Aralık 2024 Perşembe

Cumartesi Anneleri: Hüseyin Taşkaya nerede?

Eylemlerinin 1028. haftasında Galatasaray Meydanında yan yana gelen Cumartesi Anneleri, 6 Aralık 1993'te Siverek'te gözaltına alındıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan Hüseyin Taşkaya'nın akıbetini sordu.

Cumartesi Anneleri, eylemlerinin 1028. haftasında Galatasaray Meydanını çevreleyen polis bariyerleri önünde yan yana geldi. Eylemde, gözaltında kaybedilenlerin fotoğrafları ve karanfiller taşındı. Ayşe Taşkaya, 31 yıldır akıbeti karanlıkta bırakılarak failleri cezasızlıkla korunan Hüseyin Taşkaya dosyasını kamuoyuyla paylaştı.

42 yaşındaki Hüseyin Taşkaya'nın Siverek'te yaşadığını ifade eden Ayşe Taşkaya, "90'lı yıllarda, tamamen Bucak aşiretinin hakimiyetinde olan Siverek'te ağır hak ihlalleri yaşanıyordu. Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından hazırlanan 13.08.1997 tarihli Susurluk Raporu'nda, güvenlik güçlerinin bölgedeki operasyonları tamamen Bucak aşiretine devretme eğiliminde olduğu ve aşiretin silahlı mensuplarının 'devlet içinde devlet' görünümünde oldukları belirtilmişti" dedi.

Yaşanan ihlalleri eleştiren Hüseyin Taşkaya'nın hem güvenlik güçlerinin hem de Bucak aşiretinin hedefi haline geldiğini belirten Ayşe Taşkaya, baskı ve tehditlerin yoğunlaşmasıyla Taşkaya'nın ailesini İstanbul'a taşıdığını, kendisinin de Siverek'te amcasının evinde kaldığını aktardı.

Taşkaya, şöyle devam etti: "6 Aralık 1993 tarihinde, amcasının Siverek/Bağlar Mahallesindeki evine 30 araçlık bir konvoyla gelen askerler, polisler ve Bucak aşiretine mensup korucular Hüseyin Taşkaya'yı gözaltına aldı. Onu askeri araca bindirerek götürdü. Ailesi, Hüseyin Taşkaya'yı sormak için jandarmaya, emniyete, savcılığa ve valiliğe başvurdu. Askeri yetkililer gözaltından kısa bir süre sonra Taşkaya'nın polise teslim edildiğini iddia etti. Emniyet ise 'Bizde yok, Sedat Bucak'a sorun' diyerek sorumluluktan kaçındı. Dönemin DYP milletvekili, aşiret reisi ve  korucubaşı Sedat Bucak, 'Bizim ekip almış fakat devlete teslim etmiş; bundan sonra haberimiz yoktur, devlet biliyor' dedi. Ailenin tüm girişimleri sonuçsuz kaldı, Hüseyin Taşkaya'dan bir daha haber alınamadı."

DOSYA TAKİPSİZLİK KARARIYLA KAPATILDI
Siverek Cumhuriyet Başsavcılığının olayın soruşturulması ve suçluların cezalandırılması yönündeki görevini yerine getirmediğini vurgulayan Ayşe Taşkaya, dosyanın takipsizlik kararıyla kapatıldığını belirtti.

Taşkaya, şu ifadeleri kullandı: "Gözaltında kaybedilişinin 31.yılında bir kez daha hatırlatıyoruz: Hüseyin Taşkaya'nın gözaltına alındığı kayıtlara geçirilmedi. Bugüne kadar akıbeti ve nerede olduğu konusunda hiçbir bilgi verilmedi. Taşkaya'yı kaybedenlere suçlarını gizleme, izlerini örtme ve sorumluluktan kaçma imkanı tanındı. 1028. haftamızda bir kez daha yargı makamlarına sesleniyoruz: Hüseyin Taşkaya'nın gözaltında kaybedilmesi ile ilgili gerçeği ortaya çıkarmak, suçtan sorumlu kişi ve kuruluşları tespit etmek ve cezalandırmak sizlerin görevidir. Bu görevinizi yerine getirin."

Eylem, meydana karanfillerin bırakılmasıyla son buldu.

İZMİR
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi ve kayıp yakınları da Konak eski Sümerbank önünde Hüseyin Taşkaya'nın akıbetini sormak için yan yana geldi. Çok sayıda kişinin katıldığı eylemde, "Kayıplar vicdandır, sahip çık" ve "Failler belli kayıplar nerede" pankartları açıldı.

İHD İzmir Şubesi Eşbaşkanı Ali Aydın, Hüseyin Taşkaya'nın hikayesini kamuoyuyla paylaşarak, Taşkaya ve tüm kayıpların akıbetinin açıklanmasını, faillerin yargılanmasını istedi.