Aynur Ege Dicle yazdı | Kasım'ın ışığında adanmış devrimcilik: Ferhat Erebo
Devrim gazisidir. Ayağı yaralıdır; yürümeyi, merdiven çıkmayı, voleybol oynamayı engeli olarak görmez. Ona göre engel, aşılmak için var olan şeydir... Emekçidir. Asla geri durmaz emek vermekten. Bu kişisel bir ilgi olduğu kadar, aynı zamanda politik bir meseledir O'nun için. Kapitalist sistemin insanı hazırcılığa sürüklemesine karşı bir savaştır adeta. Bilir ki, en nihayetinde emek verdiği kolektif yaşam, yoldaşlar ve parti içindir…
Rojava devriminin komünist öncülerinden Ferhat Erebo'nun, 2021 yılının 10 Eylül kutlamasında yaptığı konuşmadaki sözleri, adanmış devrimcilik bakımından derin anlamlar yüklüdür: "Değişimler, kopuşlar, devrimler hep zor süreçlerde yaratılır, inşa edilir ya da oluşur."
O, devrimci yaşam ve görevleriyle de buna göre ilişki kurmuştur. O'nun anlayışında rahat zamanların ve rahat koşulların devrimciliği yoktu.
Dilde zorlanır, bunu aşmak için çaba harcar. Devrim gazisidir. Ayağı yaralıdır; yürümeyi, merdiven çıkmayı, voleybol oynamayı engeli olarak görmez. Ona göre engel, aşılmak için var olan şeydir. Sağlığını riske atan kimi davranışları bazen yanı başındaki yoldaşlarını zorlasa bile, o bir görevi tutkuyla istiyorsa, onu yapmaya odaklanmış demektir.
Okumayla kurduğu ilişkide böyledir. Sistematik okuma konusunda zaman zaman aksamaları olsa da, vazgeçmemiştir. Örgütsel görevlerinde yetkinleşmek ve derinleşmek için de okur. Aktüel bilgisini geliştirmek için de okur. Yetinmez var olan bilgisiyle. Yenik düşmez insanı geriye çeken alışkanlıklara. Kendiyle barışık olduğu kadar mücadelecidir de bu anlamda.
Devrimci iyimserliği O'nun bir başka güçlü yanıdır. Devrimciliğin zorlu zamanlarından geçtiği dönemlerde bile devrimci iyimserliği bırakmaz. Olanakların en sınırlı olduğu zamanlarda bile. İster devrimi savunmak için cephede, ister yaralı yoldaşının tedavisi için hastanede ya da halk içinde toplumsal inşa çalışmalarında, devrimci iyimserlikten vazgeçmemeyi salık vermiştir yoldaşlarına.
Bilir ki; zor zamanlarda yaratılan, kolektif aklın ve gücün eseridir. Bilir ki, devrimler tarihi nice zorlu badireler atlatılarak inşa edilmiştir.
Minbic'i özgürleştirme hamlesinde yaralanan Ferhat Erebo yoldaş, gazi olmayı da devrimci yaşam ve görevlerinin önünde engel haline getirmemiştir. Aşarak zafer kazanılabileceğine inanmış bir yürektir. Engel tanımazlığı, çalışma tarzına ve bakış açısına yansımıştır. Rojava devriminin 'sağlık cephesi'ndeki varlığını, buna göre örgütlemiştir. Sağlık kurumlarını, devrim savaşçılarına daha iyi hizmet verebilecek hale getirebilmek için tüm varlığıyla yoğunlaşmıştır. Olanakların darlığını, yoklukları engel haline getirmemiş, yaşam kurtarmak ve iyileştirmek için en zor şartlarda sağlık hizmetini sürdürmüştür.
Mekanik, teknoloji ve bilişim alanlarına ilgisi tutku düzeyindedir. Yenilikleri takip edebilmek, yaşamı ve mücadeleyi kolaylaştıracak yeni bir şey yapmak ya da bir şeyi tamir etmek, mutlu eder O'nu. Emekçidir. Asla geri durmaz emek vermekten. Bu kişisel bir ilgi olduğu kadar, aynı zamanda politik bir meseledir O'nun için. Kapitalist sistemin insanı hazırcılığa sürüklemesine karşı bir savaştır adeta. Bilir ki, en nihayetinde emek verdiği kolektif yaşam, yoldaşlar ve parti içindir.
Deneyerek, anlamaya çalışarak, araştırarak teknik bilgisini de artırır. Bu yanı, O'nu teknik dünyasının içine hapsedecek düzeye yaklaştığında partisinin iradi müdahalelerini de hoşgörüyle karşılamıştır. O ilgilendiği alanlarda partisinin gereksinimlerini karşılamaya odaklanmıştır.
Devrimci mücadelenin gelişim sorunları karşısında özneleştirme çabasındadır. Kolektivizmin salt kitabi bir söz değil, pratikle uyumlu ilişkisini önemser. Bilir ki, kolektivizmin gücü devrimci öznenin gücüdür. Devrimci gelişiminin sıçramalı bir eğrisi vardır, bu kolektivizme dolaysız yaslanarak gerçekleştirilir.
YAŞAMLA KOPMAZ BAĞLAR KURDU
Adanmış devrimcilerin yolundan yürüyendir O. Yaşama ve devrimci ideallerine tutkuyla bağlı olduğu gibi, partisine, devrime ve zafere de tutkuyla adanmış bir yürektir. Değişim odaklı bakar yaşama, kendini olmakta olan bir devrimci olarak görür. Bilir ki, kendini tamamlanmış saymak değişimi tıkar. Bu düşünüş, O'nu özgür kılar. Kendine dönme halinden çıkarak, kolektiften bakmaya ve kendiyle mücadeleyi güçlendirir.
Ölümsüzler O'nun rehberidir. Kutsiye'nin yaşam direngenliği, engeller karşısındaki mücadele kararlılığı; Sarya'nın devrimci cüreti, Mazlum'un partiye adanmışlığı, kendiyle savaşma gücü, zaferler kuşağının önderlerinden Baran Serhat'ın çok yönlü devrimciliği, emekçiliği ve parti çizgisinde bütünleşmiş devrimcilik tarzını rehber alır. Devrimciliğinin beslendiği kaynaklar olur.
Devrimci olanda ısrar ve süreklilik için ileriye bakmanın önemine inanır. Bunun için kendine emek vermenin zorunluluğunu bilir. Bunu yoldaşlarına ve partisine emek vermekten ayrı düşünmez. Biriktirdiği niteliğin aynı zamanda kolektif niteliğe katkı olduğunu bilir. Partide biriken niteliğe erişmenin çabasındadır aynı zamanda.
Yaşam, O'nun için sadece kendinin merkezde olduğu bir süreç değildir. Milyonlarca insanın mutluluğu, acıları, yoklukları, ezilmişlikleri ve daha birçok faktör yaşamın kendisidir. Devrimciliğini duyguların bütünüyle birlikte ele alır. Acıları derinliğine yaşarken, mutluluğu da aynı yoğunlukta hisseder ve hissettirir. Bilir ki; mutluluk umuttandır ve umut devrimciliğin mayasıdır. Mutluluk üretmek için kendini ikircimsiz ortaya koyar. Yanıbaşındakilerden de bunu bekler. Ferhat Erebo yoldaş, zaferler kuşağının gelenekçilerindendir. O'nun izinden yürürken "Zafere kadar daima" sözüne olan bağlılıkla...