Akburak, açlık grevinin 8. gününde: 15 milyon canlının yaşamı tehlikede
Hayvan haklarına ilişkin yıllardır verilen sözlerin artık tutulması için açlık grevine başlayan Muharrem Akburak'ın eylemi 8. gününde. 11 Mart'ta Erdoğan'ın da katılımıyla hayvan hakları yasasına ilişkin yapılacak toplantıya dikkat çeken Akburak, talepleri karşılanmadığı takdirde eylemini sürdüreceğini kaydetti.
Hayvanları Koruma Kurtarma ve Yaşatma Derneği (HAYKURDER), hayvan hakları aktivisti ve yaşam hakkı savunucusu Muharrem Akburak'ın bir türlü Meclis'te çıkarılmayan Hayvan Hakları Yasa Tasarısı'na karşı başlattığı açlık grevi sürüyor.
HAYKURDER aktivisti Kadriye Tahsin ve Muharrem Akburak 24 Şubat 2021 günü açlık grevine başlamıştı. Kadriye Tahsin sağlık sorunları nedeniyle açlık grevi eylemini sona erdirirken, Muharrem Akburak bugün direnişinin 8. gününde.
Hayvanseverler 15 yıldır hayvanları koruyan ve hayvana yönelik şiddet ve istismarda bulunan faillerin yargılanmasını sağlayacak bir yasa için mücadele ediyor. Kendilerine defalarca vaat verildi ancak hiçbiri tutulmadı. 5199 Sayılı Kanun'da hayvanlar "hissedilebilir canlı" olarak değil "mal" olarak görüldüğü için de onlara yönelik saldırılar "Kabahatlar Kanunu" kapsamında değerlendiriliyor. Failler, cezasızlık politikalarıyla korunuyor.
'15 MİLYONA YAKIN CANLININ YAŞAM HAKKI TEHLİKEDE'
Açlık grevini sürdüren Muharrem Akburak ile direnişini konuştuk. Akburak, "Hayvanlar için ciddi anlamda yaşanacak felakete karşı bu greve başladım, çünkü 15 milyona yakın bir canlının yaşam hakkı tehlikede" sözleriyle eyleme neden başladığını vurguladı. Yaşı itibariyle zaman zaman sıkıntılar yaşadığını belirten Akburak, sonuç alana kadar eyleme devam edeceğini de kaydetti.
5199 Sayılı yasada yer alan eksikliklere dikkat çeken Akburak, "İnsanlar evcilleştirerek 5 bin yıldır kendileriyle iç içe yaşayan hayvanlara karşı kıyım ve vahşet uygulamışlar. Yasadan önce de sonra da bu vahşet, tecavüz ve her türlü hak ihlali almış başını gitmiş" dedi.
'SOKAKLARDA KÖPEK KALMAYACAK'
Olaylara bilimsel yaklaşmaya çalıştığına dikkat çeken Akburak, "Bakın tecavüz edenlerin, suç işleyenlerin ya da şiddete meyilli insanların geçmişine giderseniz altında yatanın hayvana yönelik şiddet, hayvan düşmanlığı olduğu görülüyor. Yönetenlerin buna karşı tedbir alması gerek, sorunların kaynağını öğrenip, çözmesi gerek. Söz konusu yasayı özellikle belediyeler çok kötü kullandı. Ellerine adeta bir fırsat geçti yasayla. Çünkü hayvana yönelik uygulanan suçlarda bir yargılama yok yasada. Belediyeler de yargıya kafa tutuyor, uygulamak zorunda değil gibi davranıyorlar. 5199 Sayılı yasa ile sokaklarda köpek kalmayacak, belediyeler işledikleri suçlarda ceza kapsamına alınmamakta. Hayvanların felaketi olacak" diye konuştu.
TALEPLERİ KARŞILANANA KADAR EYLEME DEVAM EDECEK
11 Mart 2021 günü Erdoğan'ın katılımıyla Meclis'te hayvan hakları yasasının tartışılacağını söyleyen Akburak, "Eğer taleplerim karşılanmazsa eylemimi sürdüreceğim, süresiz açlık grevine devam edeceğim" ifadelerini kullandı.
PAÇALI: CEZASIZ BIRAKILIYOR OLMASI UTANÇ VERİCİ
HAYKURDER Başkanı Erman Paçalı da çok uzun yıllardır hayvan hakları yasası için verilen vaatler olduğun ancak sürekli vazgeçildiğini belirtti. Paçalı, "Bugün gelinen noktada hayvanlara yönelik şiddet, istismar, tecavüz vakaları ivme kazandı. Buna karşı 2021 Türkiyesi'nde sokak hayvanları ile sorunlarını konuşuyor ve eylemlerin cezasız bırakılıyor olması utanç verici" diye konuştu.
'TEMENNİMİZ 11 MART'TA SONUÇ ELDE EDİLMESİ'
Siyasi partilerin hayvan haklarına yönelik verdikleri sözü tutmamasından kaynaklı hayvanseverlerin açlık grevine başladığını hatırlatan Paçalı, "Hayvanların yaşamlarının garanti altına alınması için bedenlerini, yaşamlarını ortaya koydular. Muharrem Bey, 11 Mart'ta talepleri karşılanmazsa da açlık grevine devam edeceğini söyledi. Temennimiz 11 Mart'ta sonuç elde edilmesi" dedi.
Hayvanseverlerin, hayvanların maruz kaldığı şiddetten kaynaklı artık öfkesinin taşma noktasına geldiğini söyleyen Paçalı, hayvana yönelik şiddet uygulayan bir kişiye yönelik İzmir'de linç girişimi yaşandığını hatırlattı. Paçalı, "Çünkü hayvanseverlerin, yaşam hakkı savunucuların yaşananlar karşısında dayanma, direnme gücü kalmadı" vurgusu yaptı.