Aile hekimleri 'eziyet yönetmeliği'ne karşı iş bırakacak
TTB Aile Hekimliği Kolu, aile hekimlerinin 'eziyet yönetmeliği' olarak nitelendirdiği yönetmelik değişikliğine ilişkin yaptığı açıklamada, "Sorumluları uyarıyoruz: Bu yönetmelik halkın sağlığını, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının özlük hakları ve çalışma koşullarını iyileştirmek bir yana, yaşanmakta olan sorunları daha da derinleştirecektir. Buna geçit vermemek için tüm gücümüzle mücadele edeceğiz. 5-6-7 Kasım tarihlerinde aile sağlığı merkezleri hizmet vermeyecektir" dedi.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu, "Eziyet yönetmeliğine hayır" demek için Ankara'daki TTB binası önünde basın açıklaması yaptı.
TTB Aile Hekimliği Kol Başkanı Emrah Kırımlı, her yönüyle sağlık sisteminin sorunlar yumağına dönüştüğünü belirterek, "Bunu düzeltilebilmesinin yolu, birinci basamak sağlık hizmetlerinin ve koruyucu hekimlik uygulamalarının güçlendirilmesidir. Ülkemizin hem maddi kaynakları hem de sağlık alanındaki insan kaynağı bunu yapabilecek yeterliliktedir. Burada tek eksik siyasi iradedir. Sağlıkta şiddetten randevu bulunamamasına, ilaç yokluğundan aşı yokluğuna, sağlık çalışanlarının göçünden anayasal hakkımız olan sağlığın ticarileşmesine, sağlıkta performanstan yenidoğan ölümlerine yaşanan tüm sorunların da ana nedeni siyasi iradenin tercihleridir" diye konuştu.
'BAKANIN BİLDİĞİ, CEZA VE AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNİ TİCARİLEŞTİRMEK'
Kırımlı şöyle devam etti: "Aile hekimliğinde aile sağlığı merkezi binası yok, mecburi hizmete gönderdiğiniz doktorlara masa sandalye yok, odalarda pencere yok, koridorlarda bekleme alanı yok, deprem bölgesinde iki yıldır yapılan aile sağlığı merkezi yok, üreme sağlığı malzemeleri yok, dahası binlerce aile hekimliği biriminde ebe, hekim, hemşire yok. Koruyucu hekimliği güçlendirecekler yenidoğanları daha iyi takip edeceklermiş. Elimizde çocukları korumak için aşı yok. Aşısız çocuklar hastalandığında tedavi olabilecekleri çocuk yoğun bakım yatağı yok. Tüm bunlara bakan yok. Ama Sağlık Bakanı yine de bildiğini söylüyor. Bildiği, ceza ve aile sağlığı merkezlerini ticarileştirmek. Bildiği, aile hekimlerinin sözleşmesini feshetmek. Sözleşmesi feshedilecek birileri varsa o bu yönetmeliği yazanlar, yayımlayanlar, algı çalışmaları ile pazarlamaya çalışanlardır. İstifa etmesi gereken biri varsa o 2024 yılında ülkemizi aşısız bırakanlardır."
'SORUNLARI DERİNLEŞTİRECEK'
Mevcut şartlarda aile hekimliği sisteminin ebe ve hemşireler için çalışılabilir olmaktan çıktığını vurgulayan Kırımlı, "Sorumluları uyarıyoruz: Bu yönetmelik halkın sağlığını, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının özlük hakları ve çalışma koşullarını iyileştirmek bir yana, yaşanmakta olan sorunları daha da derinleştirecektir. Buna geçit vermemek için tüm gücümüzle mücadele edeceğiz. Bakanlık, aile sağlığı merkezi binaları yapmalı ve donanımını sağlamalıdır. Halkımıza etkili bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır. Bunun için hekim başına en çok 2 bin nüfus olmalıdır. Yeterli hemşire, ebe, sağlık çalışanı görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Aile hekimlerine ve tüm sağlık çalışanlarına emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir" dedi.
'TALEPLERİMİZ NİTELİKLİ SAĞLIK HİZMETİNİN KORUNMASI İÇİN'
Kırımlı, Bu yönetmelik geri çekilene kadar tüm sağlık meslek örgütleri ile birlikte emeğimizden gelen tüm gücümüzü kullanarak, farklı alanlarda iş yavaşlatma, iş bırakma, aile hekimliğinden çekilme dahil tüm yasal haklarımızı kullanacağımızı bakanlığa, sağlık çalışanlarına ve topluma ilan etmek için buradayız. 5-6-7 Kasım tarihlerinde aile sağlığı merkezleri hizmet vermeyecektir. Taleplerimiz sağlık çalışanlarının emeği ve toplumun hakkı olan erişilebilir, nitelikli sağlık hizmetinin korunması ve geliştirilmesi içindir. Emeğimizi ve toplumun sağlığı için bu taleplerin peşinde olduğumuzu, eziyet yönetmelikleri yerine bütüncül bir iyileştirme sağlayan düzenlemeler hayata geçene kadar kararlı bir şekilde sağlık meslek örgütleri ile birlikte tüm sağlık kurumlarında gerçekleştireceğimiz eylem ve etkinliklerle sağlık otoritesini harekete geçme konusunda zorlamaya devam edeceğimizi tüm kamuoyuna bildiriyoruz" diye konuştu.