27 Eylül 2024 Cuma

Van Barosu ve ÖHD'li avukatlar: Ölümlerden devlet sorumlu

Van Barosu ve ÖHD Van Şubesi üyesi avukatlar, depremin etkilediği kentlere ilişkin hazırladıkları raporu açıkladı. Raporda, enkaz altında kalan insanların donarak öldüğü, deprem bölgesindeki can ve mal kayıplarından devletin sorumlu olduğu vurgulandı.

Van Barosu ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Van Şubesi, Maraş merkezli depremlerden etkilenen illerde yaptıkları gözlem ve tespitlere dair hazırladıkları raporu Van Barosu Tahir Elçi Salonu'nda açıkladı.

Rapora ilişkin yapılan açıklamayı ÖHD Van Şube Eşbaşkanı Murat Özçiçek ve Van Barosu İnsan Hakları Merkezi Eş Sözcüsü Burcu Şeber okudu.

'İNSANLAR ENKAZ ALTINDA DONARAK ÖLDÜ'
Arama kurtarma faaliyetlerinin yetersiz olduğu, mevsim koşullarının kış olması sebebiyle enkaz altında kalan birçok kişinin soğuktan donarak yaşamını yitirdiği belirtilen raporda, ölümlere ilişkin açıklanan resmi rakamların gerçeği yansıtmadığı vurgulandı.

Depremde yaşamını yitirenler toplu olarak gömüldüğü, yeterli sayıda savcı bulunmadığı için ölenlerin kimliklerinin tespitine ilişkin çalışmanın yetersizkaldığı, acil sağlık hizmetlerinin ciddi aksamalar yaşandığı kaydedilen raporda, "Bazı bölgelere etnik yapı, siyasi ve mezhepsel görüş ayrılıklarından dolayı devlet kurumlarınca yardımların götürülmediği veya çok geç götürüldüğü yönünde yurttaşların yakındığı" belirtildi.

HDP'nin Maraş'ın Pazarcık ilçesindeki koordinasyon merkezine kayyum atandığı, yardım malzemelerine el konulduğu hatırlatılan raporda, seyyar tuvalet ile banyo yokluğundan hijyenik bir ortam sağlanmaması nedeniyle salgın hastalık riskinin arttığına dikkat çekildi.

Raporda ayrıca, "Deprem felaketinin yaşandığı illerde elektrik, su ve doğalgaz verilmediği gibi güvenlik, sağlık, ulaşım, alt yapı ve belediye hizmetleri gibi kamusal faaliyetlerin sağlanamadığı aktarılmış gözlemlenmiş ve tespit edilmiştir" dedi.

SORUMLULAR YARGILANMALI
Hak ihlallerine de değinilen açıklamada, depremde yaşanan ölümlerden ve zarardan devletin sorumlu olduğu vurgulanırken, "Konutlar için ruhsat verme, yaşanabilir bir çevre kurma, tesisleri risklerden arındırarak işletme, yapıların ve çevrenin güvenliğini sağlama ve çevreyi gözetim altında tutma, imara aykırı yapıları yıkma ve depreme dayanıklı yapıların yapılması gibi çevreyi mutlaka koruma gibi düzenlemeler ihmal edilemez" denildi.

İmar aflarıyla yaşam hakkının ihlal edildiği kaydedilen açıklamada, yaşanan ihlallerde sorumluluğu olanların yargılanması gerektiği vurgulandı, aynı felaketin yaşanmaması için gerekli tedbirlerin ivedilikle yerine getirilmesi çağrısında bulunuldu.