27 Eylül 2024 Cuma

TTB: Kadın sağlığını koruyucu hizmetler geliştirilmelidir

TTB, deprem sonrası birinci basamak sağlık hizmetlerinde yaşanan sorunlara işaret etti, tuvaletlerin olmamasının kadın sağlığı bakımından yarattığı sorunlara değindi. Alınması gereken önlemleri sıralayan TTB, yardımlar ulaştırılırken toplumsal cinsiyet dinamiklerinin gözönünde bulundurulmasını, güvenli doğum ve gebelik takibi için düzenleme yapılması gerektiğini söyledi.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Deprem Kriz Masası'nın basın toplantısında konuşan Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, hazırlanan raporu açıkladı. Maraş'ta birinci basamak sağlık hizmetinde yaşanan sorunları dile getiren Fincancı, tabip odalarının bölgede yürüttüğü çalışmalar hakkında bulgu verdi. Fincancı, deprem bölgesinde ısınma kaynağına erişimde yaşanan zorluklar nedeniyle tenekeler içinde tahta parçaları kullanılmasının karbonmonoksit zehirlenmelerine neden olduğunu söyledi.

KARAKOÇ: YARDIMLARDA TOPLUMSAL CİNSİYET GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULMALI
TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu üyesi Dr. Güleser Karakoç da deprem bölgelerinde kadın sağlığı konusunda alınması gereken önlemlere değindi. Yardımların ulaştırılmasında toplumsal cinsiyet dinamikleri göz önünde bulundurulması gerektiğine işaret eden Karakoç, güvenli doğum için gerekli düzenlemelerin yapılması, temiz doğum kiti ve aşıların ulaştırılması, gebelik takiplerinin düzenli yapılması gerektiğine dikkat çekti.

'KADINA YÖNELİK ŞİDDET VAKALARI ARTTI'
Karakoç, deprem ve sonrası yaşanan travmaların kadına yönelik şiddet vakalarını artırdığını belirterek, buna karşı önlemlerin hızla alınması çağrısında bulundu. Deprem sonrası bakım emeği ve duygusal yükün daha çok kadın ve kız çocuklarına yüklendiğine de işaret ederek psikososyal destek verilmesi gerektiğini söyleyen Karakoç, tuvalet ve hijyen yetersizliğinin kadın sağlığıyla ilgili ciddi sorunlar yaratacağına dikkat çekti. Karakoç, buradaki ihtiyaçların acilen giderilmesi gerektiğini vurguladı.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Sıddık Akın ise toplu yaşam koşullarının hala uygun olmadığını söyleyerek bölge için uzun erimli bir çalışma başlattıklarını kaydetti.

BAKANLIK HASAR TESPİTİNDE TMMOB İLE İŞBİRLİĞİ YAPMIYOR
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Genel Sekreteri Dersim Gül de hasar tespit çalışmalarının her kentte farklı ilerlediğini söyledi, bakanlığın bu konuda TMMOB ile işbirliği yapmadığı bilgisini paylaştı. Bölgede bilirkişilik çalışmalarına katıldıklarını, savcılık işlemi yapılmadan enkaz kaldırma faaliyetlerine müdahale ettiklerini aktaran Gül, geçici barınma alanları için önerileri olduğunu ancak bunların dikkate almadığını vurguladı.

TTB Merkez Konseyi 2. Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten, TTB Merkez Konseyi üyeleri Dr. Onur Naci Karahancı ve Dr. Aydın Şirin, Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Elif Turan ve Antep-Kilis Tabip Odası Başkanı Dr. Mehmet Yılmaz deprem bölgesinden bilgileri aktararak şu noktalara işaret etti:
♦ Toplu yaşam alanlarında karbonmonoksit zehirlenmeleri yaşanmaktadır.
♦ Temel ihtiyaçların karşılanmaması bulaşıcı hastalıkların yayılmasına neden olmaktadır.
♦ Deprem bölgelerinde koruyucu sağlık hizmetleri hala yeterli düzeyde değildir.
♦ Çadır kentlerde yaşanan sorunlara dair önlem alınmamaktadır.
♦ Göçmenlere yönelik ırkçı söylem ve eylemlerin sürmesi endişe vericidir.

ENKAZ KALDIRMA ÇALIŞMALARI ÖNERİLERİ
TTB ayrıca yaptığı açıklamada, enkaz kaldırma çalışmalarında ortaya çıkan sorunlara işaret etti. Deprem öncesi zaten yoğun olan hava kirliliğinin enkaz kaldırma çalışmaları ile artacağına işaret eden TTB, bölgeye elektrik ve doğalgaz verilememesi nedeniyle odun ve kömür yakılması sonucu kirliliğin arttığını kaydetti. Kalp ve solunum sistemi hastalıkları başta olmak üzere çok sayıda sağlık sorununa neden olabilecek hava kirliliğini azaltmak için önlem alınması çağrısında bulunan TTB, enkaz kaldırma çalışmalarının enkazlar ıslatıldıktan sonra yapılması gerektiğini belirterek, asbest konusunda uyardı. TTB önerilerini şu şekilde sıraladı:
♦ Çadır kentlere acil olarak elektrik sağlanarak özellikle kapalı alanların ısınma sorunu elektrikli ısıtıcılarla çözülmelidir.
♦ Enkaz kaldırma çalışmaları su sağlanıp enkazlar ıslatıldıktan sonra yapılmalıdır. Böylece havadaki toz miktarı önemli ölçüde azaltılabilir.
♦ Çadır kentler ve diğer geçici yerleşim yerleri bölgelerin meteorolojik koşulları da göz önüne alınarak nispeten hava kirliliğinden etkilenmeyen noktalara kurulmalıdır.
♦ Karbonmonoksit zehirlenmelerinin önüne geçebilmek için çadırlar elektrikli ısıtıcılarla ısıtılmalıdır.
♦ Eğer elektrik ve elektrikli ısıtıcılar sağlanamıyorsa sobalar usulüne uygun olarak baca ile dış ortama bağlanmalıdır. Soba boruları fazla dirsek kullanılmadan dış ortama bağlanmalıdır. Bacaların ağzına rüzgar yönüne göre yön değiştiren baca kapakları takılmalıdır.
♦ Çadırlar sık sık havalandırılmalıdır.