29 Eylül 2024 Pazar

TKŞ: Tüm politik tutukluların özgürleşmelerini istiyoruz

Kobanê'de TKŞ üyeleri hapishanelerde yaşanan işkence ve katliamlara karşı basın açıklaması yaptı. Açıklamada, "Bu devlet cinayetini kınıyor ve suçluların hesap vermesini istiyoruz" dedi.

Komünist Devrimci Hareket (TKŞ) üyeleri Kobanê'de hapishanelerde yaşanan işkencelere ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi. SYPG binası önünde yapılan açıklamayı okuyan Bahar Mistefa dünyanın her yerinde işçilerin, kadınların ve ezilen halkların öncülerine yönelik saldırıların sürdüğünü kaydetti.

Hapishanelerde her gün siyasi tutsakların katledildiğini kaydeden Bahar Mistefa, "İşkence altında öldürme, hasta tutsakların tedavisini engelleme, özel savaş yöntemleri ile vb. katletme politikası yürütülüyor. Ağır tecrit koşulları altında siyasi tutsakların dışarı ile bütün bağları kopartılıyor, bu sayede içeride her türlü adaletsizlik, zulüm ve katliam gerçekleştiriliyor. Türk hapishaneleri idam cezasını bu yöntemlerle işletiyor" dedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'dan 18 aydır haber alınamadığı hatırlatılan açıklamada, "Türkiye zindanlarından her gün hasta tutsakların cenazeleri çıkıyor. İdam cezasını yasadan kaldırdı ama Türk devleti dünyanın gözü önünde hapishanelerde farklı yöntemlerle cinayet işlemeye devam ediyor. Türkiye ve Kuzey Kürdistan zindanları bu katletme politikasına onurlu direnişlerle cevap veriyor" ifadeleri kullanıldı.

Politik tutsakların direnişini desteklediklerini belirten Bahar Mistefa şunları kaydetti: "Sömürgeci Türk devletinin işkence, tecrit, tedavileri engelleme, hasta tutsakları serbest bırakmama, hüküm uzatma gibi faşist saldırı yöntemlerini kınıyor ve lanetliyoruz."

'ADALETSİZLİĞE KARŞI EZİLEN HALKLARIN DİRENİŞİ DE KUŞKUSUZ DEVAM EDİYOR'
Hapishanelerde yaşanılan saldırıların sadece Türkiye ile sınırlı olmadığı vurgulanan açıklamada, "Hindistan gerici devleti de insansız hava uçakları ile devrimci öncülere karşı saldırılar gerçekleştiriyor. Hindistan ordusu özgürlük ve adalet için mücadele eden işçilere, kadınlara ve ezilen halklara azgınca saldırıyor. Hindistan bir halklar hapishanesidir, hindu olmayanın hiçbir politik hakkı yoktur. Hindistan toplumu dünyanın en adaletsiz ve en eski gelenekleri ile baskı altına alınmış durumdadır. Bu adaletsizliğe karşı ezilen halkların direnişi de kuşkusuz devam ediyor" denildi.

Rojavalı komünistler olarak Hindistan'da direnen halkların yanında olduklarını belirten Bahar Mistefa şunları vurguladı: "Faşist Türk devleti gibi Hint devleti de hapishanelerde devrimcileri katlediyor. En son Hindistan Komünist Partisi (Maoist) üyesi Pandu Naroti tedavisi engellenerek katledildi. Şehit Pando Naroti 2013 yılında tutsak düştü ve müebbet hapis cezası aldı. 9 yıldır tutsak olan Pando Naroti hastalandı ve tedavi edilmeyerek katledildi. Pando Naroti'nin şehadetinden Hindistan devleti sorumludur. Biz bu devlet cinayetini kınıyor ve suçluların hesap vermesini istiyoruz."

'TÜM POLİTİK TUTUKLULARIN ÖZGÜRLEŞMELERİNİ İSTİYORUZ'
Hapishanelerin politik özgürlük mücadelesinin en sert sürdüğü alanlardan olduğunu ifade eden Bahar Mistefa, "Biz Rojavalı komünistler Suriye zindanlarını tanıdığımız gibi, Türkiye-Kuzey Kürdistan, İran ve KDP zindanlarını da iyi tanıyoruz. Şehit Pando Naroti ile birlikte Hindistan zindanlarını da tanımaya başladık. Başta Kürt halk önderi Abdullah Öcalan olmak üzere Türkiye ve Kuzey Kürdistan hapishanelerindeki özgür tutsakların serbest bırakılmalarını istiyoruz. Yine KDP zindanları ve Suriye, İran, Hindistan zindanlarında tutuklu olan tüm politik tutukluların özgürleşmelerini istiyoruz" dedi.