27 Eylül 2024 Cuma

Sivas katliamı sanığının affı Meclis'te tartışıldı

Madımak katliamı sanığının bırakılması Meclis'te de tartışıldı. HDP, 50 tutsağın hapishanelerde yaşamını yitirdiğini belirterek, Erdoğan'ın vicdani değil siyasi karar aldığını kaydetti. CHP de kararın siyasi ayrımcılık olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Madımak katliamının faili olan hükümlü Ahmet Turan Kılıç'ın kalan cezasını kaldırması kararına tepkiler sürüyor. Erdoğan'ın, Kılıç'ı hakkında verdiği af kararı Meclis Genel Kurulu'nda tartışıldı.

ÖZEL: KARAR SİYASİ KAYIRMACILIKTIR
Meclis'te konuşma yapan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, İHD'nin 2019 verilerine göre 50 hasta tutuklunun hapishanelede yaşamını yitirdiğini hatırlatarak, yapılan 7 bin başvurunun da yanıtsız kaldığını aktardı. Özel, şunları söyledi: "Madımak'taki ateş hala yüreklerimizde yanarken, Madımak'taki kurum bu ülkenin adaletinin üstünü karalamışken bugün gelinen noktada, bu kişinin evine gidenler ellerinden öptükleri fotoğrafları sosyal medyada paylaşarak acıları tazelemekte, yürekleri yakmakta ve maalesef verilen bu af kararının siyasi olduğu konusundaki tüm endişeleri haklı çıkarır bir tutum takınmaktadır. Adli Tıp Kurumu'ndan verilmiş 'Hastanede tedavi edilmelidir, cezaevinde kalamaz' raporları Cumhurbaşkanının önünde dururken, 50 kişi cezaevinde ölmüşken Sivas'ın katiline, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını almış olan kişiye bu affın uygulanması ve bu affın uygulandığı yerin herhangi bir suç değil, insanlığa karşı işlenmiş bir suç, bir katliam olduğu düşünülürse Cumhurbaşkanının verdiği karar, Adalet ve Kalkınma Partisinin verdiği karar siyasi kayırmacılık, orada hayatlarını kaybetmiş olanların hatıralarına saygısızlık, ailelerine ve onların acısını yüreklerinde hissedenlere karşı vicdansızlıktır."

AKP'Lİ AKBAŞOĞLU: ANAYASAL YETKİ
Özel'in açıklamalarına karşı konuşan AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Anayasa'nın Cumhurbaşkanına çeşitli yetkileri kullanma hakkı tanıdığını belirterek, "Bunlardan bir tanesi de 104. maddenin 16. fıkrasında sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebiyle kişilerin cezalarının hafifletilmesi veya kaldırılması hadisesidir. Bu da Adli Tıp Kurumundan alınan, ihtisas kurullarınca verilen sağlık raporları çerçevesinde sayın cumhurbaşkanlarınca bugüne kadar takdir edilmiş ve ortaya konmuştur" dedi. Akbaşoğlu, bazıları ölüm sınırında olan diğer hasta tutsakların tahliyesi yönünde yapılan başvurulara neden yanıt verilmediğine ilişkin ise açıklama yapmadı.

OLUÇ: CUMHURBAŞKANI VİCDANİ DEĞİL, SİYASİ KARAR VERİYOR
HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç da, hasta tutsakları her fırsatta ve her yerde gündeme taşıdıklarını belirtti. 

İHD'nin verilerine göre şu an bin 334 hasta tutuklu ve hükümlünün bulunduğunu hatırlatan Oluç, şöyle devam etti: "Bunun 457'si ağır hastadır ve son üç yılda 50 kişi cezaevlerinde hayatını kaybetmiştir yani 50 kişi ailelerini bile göremeden hayatlarını kaybetmişlerdir, bazıları hastanede, bazıları cezaevinde. Şimdi, Cumhurbaşkanı'nın Anayasa'nın 104. maddesine göre bir yetkisi vardır ama Cumhurbaşkanı bunu tamamen siyasi tercihlerine göre kullanmaktadır. Yani Cumhurbaşkanı insani ve vicdani davranmamaktadır, siyasi davranmaktadır. En son icraatı bunu göstermektedir. Biz bir kez daha bunu söyleyelim, söylemeye devam edeceğiz. Bizim derdimiz, cezaevindeki hasta tutuklu ve hükümlülerle ilgili tamamen insanidir, vicdanidir. Meselenin siyasi tartışma ve polemik konusu olması yanlıştır. Bir kez daha vurgulayalım: 457 ağır hasta vardır, bunların içinde acilen salınması gereken insanlar vardır. Bu konuda Cumhurbaşkanı eğer vicdani ve insani davrandığını iddia ediyorsa, samimi olduğunu iddia ediyorsa mutlaka buna el atması gerekir ama bizim kanaatimiz odur ki siyasi tercihlerine göre karar almaktadır."