29 Eylül 2024 Pazar

Şırnak'taki ekolojik kırıma karşı Cudi yürüyüşüne destek çağrısı

HDP ve HDK, İstanbul'da düzenledikleri basın toplantısıyla tüm doğa savunucularını Cudi yürüyüşüne katılmaya davet etti. Basın toplantısında, iktidarın güvenlikçi, sermayeden yana savaş politikalarına karşı bölge halkını ve canlı yaşamını savunmanın önemine dikkat çekildi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK), İstanbul'da düzenledikleri basın açıklamasıyla 17 Eylül'de Kürdistan'a doğa talanına karşı gerçekleştirecekleri Cudi yürüyüşüne katılım çağrısı yaptı. Beyoğlu'nda bulunan HDP İstanbul İl Örgütü binasında gerçekleştirilen basın açıklamasına, HDP İstanbul İl Eşbaşkanları İlknur Birol ve Ferhat Encu, HDP İstanbul Ekoloji Komisyonu Eşsözcüsü Volkan Bulut, HDK İstanbul Kadın Meclisi Sözcüsü Didem Acabey katıldı.

BULUT: DOĞAYI TALAN EDENLER SAVAŞTAN NEMALANIYOR
İlk sözü alan Volkan Bulut, uluslararası sermayenin dünyanın her yerinde yerli işbirlikçileriyle hareket ederek doğa talanları gerçekleştirdiğini söyledi. Türkiye'de yerin altı ve üstündeki canlı cansız pek çok doğal varlığın sermayeye dönüştürülmeye çalışıldığına dikkat çeken Bulut, bölgede yaşayan yerli halklara bu talan konusunda söz verilmediğini kaydetti. Kürdistan coğrafyasında ise talanın katmerlendiğini vurgulayan Bulut, Kürdistan coğrafyasında doğa talanını icra edenlerin savaştan nemalandığını dile getirdi. Bulut, "Bölgenin kültürünü yok etmeye çalışanlar yaşam alanlarına da göz dikmiş durumdadır. Buna dur diyebilmek için Şırnak'taki yürüyüşe herkesi bekliyoruz" dedi.

ACABEY: İNSANSIZLAŞTIRMA POLİTİKALARINA KARŞI YAŞAMI SAVUNACAĞIZ
Didem Acabey, iktidarın Kürdistan'da yürüttüğü özel savaş politikalarıyla bölgeyi insansızlaştırma ve hafızasızlaştırma çabalarının yıllardır sistematik bir şekilde sürdüğünü ifade etti. İktidarın 80'lerde ve 90'larda köy yakmalarla başlattığı sürecin bugün ekolojik tahribatla, bölgeyi tarım yapılamaz, hayvancılık yapılamaz, suya erişilemez hale getirmesiyle devam ettiğini belirten Acabey, halkın oradan yeniden zorunlu göçünü hedefleyen bir politika yürütüldüğünü söyledi. "Güvenlik" gerekçesiyle yapılan ekolojik kırıma karşı tüm ekoloji örgütleriyle bir araya geldiklerini ifade eden Acabey, "Tek tek tüm ağaçları savunacağız. Bu düşman politikalarına karşı oradaki yaşamı savunacağız. Yerel halkla birlikte bu kıyıma karşı mücadele edeceğiz" dedi.

ENCÜ: SAVAŞ VE TALANA KARŞI HEP BİRLİKTE SESİMİZİ YÜKSELTELİM
Ferhat Encü, Cudi Dağı'ndaki ekolojik kırımın en üst seviyeye geldiğini dile getirdi ve doğaya muhtaç olduklarını vurguladı. Yürüyüşle talan ve savaş politikalarına itiraz edeceklerini söyleyen Encü, Kürdistan'daki ekolojik kırımın yıllardır sürdüğüne işaret etti. Konu Kürdistan olduğunda sessiz kalınmasını eleştiren Encü, tüm doğa savunucularına çağrı yaparak, "Savaş ve talana karşı olduğumuzu bir kere daha dile getiriyoruz. Hep birlikte bir arada orada sesimizi, sözümüzü yükseltelim" ifadelerini kullandı.

BİROL: GÜVENLİKÇİ VE KAR HIRSINDAKİ İKTİDARA KARŞI DAYANIŞMAYA
Savaş ve çatışma siyasetinin sermayenin azgın kar hırsını örten bir örtü haline geldiğini dile getiren İlknur Birol, "İnsanın yaşadığı yere, yaşadığı topraklara, binlerce yıldır sürdürdüğü hayata, oluşturduğu kültüre ve ekolojik dengeye zerre saygısı olmayan bu azgın güvenlikçi ve sadece kar etmek üzerine kurulu mekanizmayı bir kez daha göstermek üzere Cudi'de düzenlenecek yürüyüşü destekliyoruz" dedi.

Ülkenin pek çok bölgesinde süregelen talan Kürdistan'da gerçekleştirildiğinde sessiz kalındığını dile getiren Birol, şöyle devam etti: "Şimdi bu perdeyi kaldırma zamanıdır. Bu perdeyi kaldırıp hem savaş gerçeğini, çatışma gerçeğini, hem de bu duruma yaslanarak hunharca bir ekolojik talana izin verildiği gerçeğini bir kez daha dile getirmek ve bölgedeki ağaç, orman kırımını durdurmak için herkesi dayanışmaya davet ediyoruz."